Kılıçdaroğlu'ndan Bahçeli'ye ilk yanıt

Kılıçdaroğlu'ndan Bahçeli'ye ilk yanıt
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, bir belgeselde HDP'ye yönelik kullandığı ifadelere dair konuşan MHP lideri Devlet Bahçeli'ye yanıt verdi. Kılıçdaroğlu, "HDP'nin TBMM Başkanvekilliği yaptığı zaman el kaldırıp söz istemesinler. El kaldırıp söz istiyorlarsa nasıl istiyorlar? Biraz mantık olur. Söylediğiniz şeylerin mantığı olur" dedi.

Gazeteci ve belgesel yapımcısı Günel Cantak’ın "Bay Kemal ve İttifakları" belgeselinin ilk bölümünde konuşan Kılıçdaroğlu, "Devlet dediğiniz kurum gayrimeşru bir organla muhatap olmaz. Erdoğan bunu yaptı. Devleti, İmralı ile muhatap kıldı. Mesela İmralı meşru bir organ değil. Meşru organ kimdir? HDP'yi meşru organ olarak görebiliriz. Eğer bu sorun çözülecekse meşru bir organla çözebiliriz" ifadelerini kullanmış, yeni bir tartışma başlamıştı.

HDP'li Sezai Temelli, Kılıçdaroğlu'nun "Kürt sorunu çözmek için meşru bir organa ihtiyacımız var. HDP'yi meşru organ olarak görebiliriz" açıklamasına yanıt verirken, "Çözümün adresi ve asıl muhatabı İmralı'dır" diye konuşmuştu.

Bahçeli de tartışmaya dahil olarak, "HDP’yi meşru organ görmek demek, PKK’yı muhatap almak demektir. CHP yönetimi siyasi ikbal ve istikbalinin çürük şifrelerini Kandil mağaralarının pespaye karanlığında bulmak üzere harekete geçmiştir" demişti.

Kılıçdaroğlu'ndan ilk yanıt

Ankara'da Gaziler Haftası Buluşması'na katılan Kılıçdaroğlu, buluşma sonrası konuya ilişkin kendisine yöneltilen soruya şu yanıtı verdi:

HDP'nin TBMM Başkanvekilliği yaptığı zaman el kaldırıp söz istemesinler. El kaldırıp söz istiyorlarsa nasıl istiyorlar? Biraz mantık olur. Söylediğiniz şeylerin mantığı olur. O mantık içinde hareket edersiniz. Kimseyi ötekileştirmek gibi bir niyetimiz yok. Bu ülkede 83 milyon huzur içinde yaşasın istiyoruz.

'Bu kadar dert varken başka dertleri mi yok?'

Onu düşmanlaştır, bunu düşmanlaştır, kamplaştır... Bu kadar dert varken bunların başka derdi mi yok? O kadar çocuk yatağa aç giriyor. Sen 20 yıldır Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni yönetiyorsun yurt sorununu çözemiyorsun. Şimdi kalkıp bana laf ediyorsun, istedikleri lafı etsinler. Yine söz veriyorum, bu ülkenin bütün sorunlarını dostlarımız ile birlikte çözeceğiz. Sorunlar ile boğuşan değil nefes alan bir Türkiye'ye ihtiyacımız var.