Kılıçdaroğlu'na yumruk atan Sarıgün'den pişkin savunma "mağdurum"
Sözcü gazetesinden Saygı Öztürk’e konuşan Sarıgün, haftada iki gün jandarmaya giderek imza attığını belirtirken şunları söyledi:
"12 Eylül 2019'a kadar imza atacağım söylenmişti. Sürem doldu. Şimdi de 22 Ocak'a kadar imza atma zorunluluğu getirildiği söylendi."
Olayla ilgili hâlâ dava açılmaması konusunda Sarıgün şu ifadeleri kullandı:
Beni daha savcılıktan veya başka bir yerden çağırmadılar. Vallaha bilmiyorum niye çağırmadıklarını. Ben de bu duruma şaşırıyorum.
“Korumaya yumruk attım, bir daha vurmak istedim, eyvah”
Osman Sarıgün, pişman olup olmadığına yönelik soruya da “çalışamadığı için mağdur olduğunu” iddia ederek cevap verdi:
Pazartesi-Perşembe günleri imza olunca bir yere çalışmaya gidemiyorum. Alnımın emeğiyle çalışıp yiyen insanım. Kimseden para istemiyorum ama çalışamadığım için de mağdurum. Savcılıkta verdiğim ifadede pişman olduğumu, üzgün olduğumu belirtip özür de dilemiştim. Yalnız ben değil, köyden 58 kişi haftada iki gün imza vermeye gidiyor. Çubuk'un içinde de aynı durumda olanlar var. Böyle bir olaya sebebiyet verdiğim için bana kızan da var, kızmayan da var. Bazıları ‘Başımıza gelen hep senin yüzünden oldu' diyor. Sohbetlerimizde kimileri de ‘Yapmamalıydın' diyor. Aslında başta bana koruma vurdu. Ben de ona vurdum gözlüğünü kırdım. Korumaya bir daha vurmak istedim. O gözlüğünü almak için eğilince ‘Eyvahh' dedim. Kılıçdaroğlu'nu karşımda gördüm. O anda iş işten geçti.
“Siyasetçi olarak, Kılıçdaroğlu'nu sevip sevmediği” sorusunu da yanıtlayan Sarıgün, şöyle konuştu:
Devlet adamı, bir parti lideri. Benim neyime gidip ona vurmak? Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminde de oyumu CHP adayına vermiştim. Bir kızgınlık anında vurmuş oldum. Kendisine kastım, garezim yok. Ama biz yanlış yaptık. Sizin de elinizden geliyorsa jandarmaya gidip imza verme zorunluluğumun kaldırılması için bana yardımcı olun