Kemal Kılıçdaroğlu: Bunu diktatörler yapar
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Biz ikinci üçüncü sınıf insan mıyız? Neden bizim çocuklarımız niteliksiz okullara gidiyor. Üç gün badem sütü ile besleneceğine bir gün ekmek yesin, bir elin yağda bir elin balda. Sonra kalkacaksın fakir edebiyatı yapacaksın. Meclis’in önüne gelip kendini yakan işçinin haberini medya korkudan haber yapamadı. Hepimiz normal telefonları ve cep telefonları dinleniyor. Bir istihbarat devletine dönmüş durumdayız. Bunu diktatörler yapar. " diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Emek Ve Meslek Örgütleri Temsilcileri Buluşmasında konuştu. Kılıçdaroğlu şunları keydetti;
‘TATİL ŞU BU DEĞİL GİDİP OY KULLANACAĞIZ’
“Sandıkların güvencesi konusunda hiç kimsenin endişesi olmasın. Bize düşen gidip oy kullanmak. Tatil şu bu değil, gidip oy kullanacağız.İki tercih var. Birinci tercih demokrasiden yana. İkinci tercih dikta yönetiminden yana. Adına ‘Cumhur İttifakı’ diyorlar. Cumhurla uzaktan yakından ilgisi olmayan bir ittifak. Demokrasiden yana olan bütün vatandaşların gidip oylarını kullanması gerekiyor.
12 Eylül darbe hukukundan arınmamış bir hukuk mevzuatı bizi geleceğe götürmez. 12 Eylül darbe hukukunun inşa ettiği bir parlamenter sistem eski sistemdir . Yüzde 10 seçim barajının olduğu bir parlamenter sistem olmaz, yıllardır itiraz ediyoruz. Dün darbe hukukunun yanında olanlar bugün bize ders vermeye kalkıyorlar.
Bir kişinin iradesine bağlı bir rejim istemiyoruz. Gelişmiş bir ülkede hangi demokratik standartlar varsa tamamının Türkiye’ye gelmesini istiyoruz.
DARBE HUKUKUNU SAVUNANLARIN DARBECİLERDEN NE FARKI VAR
Hiç kimsenin can ve mal güvenliği yok. Can ve mal güvenliğinin talimatı yargı bağımsızlığıdır. Ber kişi talimat veriyor hakim bekliyor Saray’dan nasil talimat gelecek öyle karar vereceğim diye. Bir yerlerden talimat alan hakimi hakim, bir yerlerden talimat alan savcıyı savcı olarak kabul etmiyoruz. Darbe hukukunu savunanların darbecilerden ne farkı var?
Örgütlenmenin önündeki bütün engellerin kaldırılmasını istiyoruz.
16 yıldır iktidardaydılar çağdaş köleliği bu ülkeye getirdiler. Taşeron işçilere kadro dedik sonra biz de taşeron işçilere biz de kadro vereceğiz dediler. 500 bin taşeron işçiye kadro vermek bizim boynumuzun borcudur.
PARANIN DOLAŞIM YOLLARINI DEĞİŞTİRECEĞİZ
Paranın dolaşım yollarını değiştireceğiz. 1 Ocak 2019’da asgari ücret net 2 bin 200 lira olacak ve vergi alınmayacak. Türkiye önemli bir süreçte. 1 milyon 644 bin emekli 1500 liranın altında emekli aylığı alıyor. Hükümet olanlarda vicdan yoktur. Saray’da badem sütü ile beslenir emekliye 250 lira verir. Emekli aylığına alt sınır getireceğiz, 1500 liranın altında emekli aylığı alan kalmayacak.
Beni Ey Kılıçdaroğlu sen SSK’yi batırdın diye suçluyorlardı rakamları verdim ağızlarına bant çektiler. 34 milyar liralık açık nereden geliyor? bu açık nereden çıktı? Yaşı büyüttün, prim ödeme gün sayısını artındın. 7200 gün asgari ücret üzerinden emekli olacak bir kişiye 718 lira 68 kuruş emekli aylığı bağlanacak. 1 Ekim 2008’den önce emekli olsaydı yani Ak Parti’nin yaptığı reformdan önce emekli olsaydı 1800 lira emekli maaşı alacaktı. Aylığından 1000 lira kesinti var.
BATIDA BÖYLE BİR ŞEY OLSA KIYAMET KOPAR
Kimin sırtından, kimin boğazından keserek reform yaptılar. Bir esnafın bir çiftçinin emekli aylığına bile göz diktiler. Batıda böyle bir şey olsa kıyamet kopar. Ve milli gelir artışından da pay vermediler. Karşınızdaki insanı insan olarak görmediğiniz için ona büyümeden pay vermiyorlar. Peki kime veriliyor? Her şeyih vergisi var bu vergiler nereye gidiyor? Rantiye sınıfına. Kendisini yakan işçi, çiftçi var. Hiç kendisini yakan rantiyeci gördünüz mü? Yakayı tefecilere kaptırmışlar.
BİZ ÜÇÜNCÜ SINIF İNSAN MIYIZ
Bu ülkenin çocuklarının yüzde 90’ı niteliksiz okullara gidiyor. Benim sizin verginizle. Biz ikinci üçüncü sınıf insan mıyız? Neden bizim çocuklarımız niteliksiz okullara gidiyor. Üç gün badem sütü ile besleneceğine bir gün ekmek yesin, bir elin yağda bir elin balda. Sonra kalkacaksın fakir edebiyatı yapacaksın. Meclis’in önüne gelip kendini yakan işçinin haberini medya korkudan haber yapamadı. Hepimiz normal telefonları ve cep telefonları dinleniyor. Bir istihbarat devletine dönmüş durumdayız. Bunu diktatörler yapar. Diktatörler ülkeyi baskı ile yönetir. FETÖ kalmadı diyorlar o zaman OHAL niçin var? Bir KHK ile şu salonda bulunanların hapsinin tutuklanması mümkün. Bunu da dışarıya demokrasi olarak satıyorlar. Sanki bizde akıl yok. Bir kişinin iradesi Türkiye’ye esir almak istiyor.
AİLE SİGORTASINI İSTEYİN
1974 yılında Türkiye sosyal güvenliğin asgari normları sözleşmesini imzaladı. Aile sigortasını isteyin. 102 sayılı sözleşmenin gereğini yerine getirin deyin. 60 yaşında patron işinizi sonlandırdı. Nasıl geçineceksiniz. 102 sayılı sözleşme ile aile sigortası devreye girer. Bunu getirmek istemiyorlar çünkü siyasi iktidar yoksulluğu oya çevirmek istiyor. Biz söyledim aile sigortasını getireceğiz geliri olmayan aile işçi gibi memur gibi maaşını çekecek, gidecek aylığını alacak ne istiyorsa satın alacak.”