Erdoğan: Eski eğitim öğretim mantalitesini rafa kaldırdık
Erdoğan, İstanbul'da bulunan Kabataş Lisesi'nde yeni eğitim-öğretim yılı vesiyle yaptığı konuşmasına "İnşallah 2018-2019 eğitim öğretim yılı, yeni bir doğuşun, şahlanışın arefesinde bulunan ülkemizin daha büyük atılımlara imza atmasına vesile olacaktır" diye başladı.
Bu yılı altın bir fırsat olarak gördüklerini belirten Erdoğan, Kabataş Lisesi öğrencilerinin başarılarına dikkati çekerek "Ben de ileride tek tek bakacağım. Konuştuğum günden sonra mezun olanlar arasında bakanlar, vekiller, cumhurbaşkanları var mı diye arayacağım" dedi.
Erdoğan, "Eğitim sistemimizin eksikliklerini gidermek, çağın gerektirdiği bir yapıya kavuşmasını sağlamak, birikmiş sorunlarına çözüm bulmak için son 16 yılda büyük adımlar attık" ifadesini kullandı.
"Tek tipçi, yasakçı, öğrencinin tekamülü yerine formatlanmasını esas alan eski eğitim öğretim mantalitesini bir daha geri gelmemek üzere rafa kaldırdık" diyen Erdoğan, büyük Türkiye'nin imarında öğrencilerin bir mimar olarak görev edineceğini söyledi.
'PROVOKE ETTİLER'
Erdoğan, ücretsiz ders kitaplarıyla ilgili olarak da kimi yayıncıların basmayı reddettiğini söyledi.
"Ders kitaplarının ücretsiz dağıtımını provoke ettiler" diyen Erdoğan, "Geldiler, 'Basmıyoruz' dediler. Çok şükür bu sorunu da hallettik" ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
>> Biz her eğitim öğretim döneminde olduğu gibi yeni bir başlangıç, altın bir fırsat olarak görüyoruz. İktidara geldiğimiz ilk günden beri eğitim ve öğretime öncelik veriyoruz. Sadece eğitim ya da sadece öğretim yeterli değil. Biz ikisini birleştirerek geleceğe yürüyeceğiz. Teori ile pratiği birleştirmeyle geleceğe yürümemiz lazım.
'DİRENÇLE KARŞILAŞTIK'
>> 2002'de göreve geldiğimizde eğitim, sağlık, adalet, emniyet demiştik. Kimi güç odaklarının hışmını üzerimize çekme pahasına bu alanda köklü reformlar gerçekleştirdik. Tek tipçi eski eğitim-öğretim mantalitesini rafa kaldırdık. Çok daha özgürlükçü, demokratik, sorgulayıcı yapıya kavuşturduk. Eğitim-öğretim altyapısının güçlendirilmesi için ciddi çabalar harcadık. Fatih Projesinden seçmeli derslere, imam hatiplerden 4+4+4'e kadar attığımız adımlar dirençle karşılaştık. Bu direnç eğitim-öğretim konusunu ideolojik çekişmelerinin aracı haline getirenlerden geldi. Dün olduğu gibi bu gün de çağ dışı tepkilerle karşılaşıyoruz.
>> Hiçbir başarıya zahmetsiz ulaşılmaz. Önüne çıkan engellere bakıp yılan, vazgeçen hedefe ulaşamaz. Biz eğitim konusunda da engellere aldırmadık. Meseleye at gözlüğüyle bakanlara prim vermeden reform çalışmalarımızı devam ettirdik. Verdiğimiz sözlerin tamamını yerine getirdiğimizi görüyoruz.
'ARTIK SPOR SALONLARIMIZIN OLMASI LAZIM'
>> 16 yılda 605 bin öğretmen ataması yaparak 920 binin üzerine çıkardık. Öğretmen olmadan vasıflı gençlik yetiştiremezsiniz. Tüm Türkiye'de elinde satırla dolaşan gençlik değil, kitabıyla kalemiyle dolaşan bir gençlik görüyorum. 81 ilde 16 yılda 288 bin adet yeni derslik inşa ederek, toplam derslik sayımızı 577 binin üzerine çıkardık. Fatih Projesiyle 433 bin sınıfın tamamına etkileşimli tahta yerleştirildi. Bilim ve sanat merkezi sayımızı 135'e yükselttik. Bizim okullarımızda da beden eğitimi derslerini yaptığımız yerler vardı, şu anki sınıflar gibiydi. Artık spor salonlarımız olması lazım. Laboratuvar sayımızı 37 bine taşıdık. 58 fen lisesi sayısı 310'a yükseldi. Kat sayısı engelini kaldırık.
>> Bizim ortaöğretim dönemimizde sınıfımda 75 öğrenci vardı. Burada 30 öğrenci. Burası Kabataş Lisesi. Anadolu'da 100'ün üzerinde öğrencinin okuduğu sınıflar vardı. Bu sınıflarda kalite ne kadar olabilir? Öğrenci sayısı ne kadar azalırsa, bilgi alışverişi o kadar güçlü olacaktır. Bunları mümkün olduğunca tüm okullarımızda hakim kılmanın derdindeyiz. Biz kırtasiyeci dükkanlarında sırada beklerdik. Biz bunu aşacağız dedik. Biz sıraların üzerine kitapları koyacağız, eğitim-öğretim başladığı anda öğrencilerimiz kitaplarını sıralarda bulacak. Gençler siz teksir notunu bilir misiniz? Biz teksir kağıtlarıyla ders çalıştık. Bu şartlarda okuduk. Öğrencilerimizin bunları yaşamasını istemiyoruz.
>> Türkiye artık ilim noktasında bir yokluklar ülkesi olmayacak. Kaliteyi de teknolojiyi de yakalayan bir ülke Türkiye. Öğretmenlerimiz başka sıkınıtılarla cebelleşme durumunda kalmıyor. Bugün itibariyle Türkiye eğitim-öğretim alanında sıçrama yapacak konuma ulaşmıştır. Hayat her gün yenilenen dinamik bir süreçtir. Değişim ve yenilik insan hayatının ayrılmaz bir parçasıdır. Bugün okul sıralarında oturan evlatlarımız geçmişle karşılaştırılamayacak bir iklimde eğitimlerine başlıyor.
Kaynak: BirGün