Zonguldak'ta yaşanan olayda, evini terk eden bir adamın başka bir kadınla birlikte yaşamaya başladığı ortaya çıktı. Bu adam, eşiyle birlikte yaşarken aldığı evi ve kadının 98 bin avro kredi çekerek satın aldığı arsayı satışa çıkardı. Ancak beklenmedik bir hamleyle karşılaştı.

KADIN SINIRLAMA İSTEDİ

Kadın, 2 yıl önce evden ayrılan kocasının ailenin ekonomik varlığını tehlikeye attığı gerekçesiyle satış girişimine sınırlama getirilmesini talep etti.

Davayla ilgilenen Zonguldak 1. Aile Mahkemesi, kocanın satış yetkisine sınırlama getirerek söz konusu taşınmazların satışında kadının rızasıyla yapılabileceğine karar verdi.

Davalı koca, karara itiraz etti ve durumu Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi'ne taşıdı.

Sakarya 2. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını kaldırarak davayı reddetti. Bunun üzerine karar Yargıtay'a taşındı. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, davalı kocanın satış yetkisine sınırlama getirilmesinin şartlarının oluştuğuna karar verdi. Daire, yerel mahkemenin kararını yerinde bularak bölge adliye mahkemesinin kararını bozdu.

Boşanma durumunda, eşler arasında ev, arsa, daire gibi taşınmaz malların paylaşımı genellikle önemlidir ve çeşitli yasal düzenlemelere tabidir.

Mal rejimi, evlilik sırasında hangi mal rejiminin geçerli olduğu önemlidir. Birçok ülkede evlilik sırasında mal ayrılığı veya mal paylaşımı gibi farklı mal rejimleri seçilebilir. Bu rejimlerin her biri, boşanma durumunda taşınmaz malların nasıl paylaşılacağını etkiler.

Ortak mülkiyet: Eşler evlilik sırasında birlikte edindikleri malların ortak mülkiyetinde hak sahibi olabilirler. Boşanma durumunda, bu malların değeri genellikle eşit şekilde bölüştürülür, ancak bu, yine yasal düzenlemelere ve mahkeme kararlarına bağlı olarak değişebilir.

Önemli katkılar: Eşlerden biri evin satın alınması veya bakımı gibi önemli katkılarda bulunduysa, bu durum boşanma sırasında taşınmaz malların paylaşımında dikkate alınabilir. Örneğin, bir eş evin satın alınmasında büyük bir mali katkıda bulunmuşsa, bu katkı boşanma durumunda dikkate alınarak o eşin daha büyük bir pay talep etmesine neden olabilir.

Çocukların refahı: Boşanma durumunda çocukların refahı genellikle öncelikli bir faktördür. Bu nedenle, çocukların bakımı ve ihtiyaçları göz önünde bulundurularak taşınmaz malların paylaşımı belirlenebilir.

Adil ve makul paylaşım: Mahkemeler, taşınmaz malların paylaşımında adil ve makul bir sonuca ulaşmayı hedeflerler. Bu nedenle, boşanma durumunda taşınmaz malların paylaşımı genellikle eşlerin mal varlıkları, mali durumları, gelecek beklentileri ve diğer faktörler göz önünde bulundurularak belirlenir.