''65 yaş ve üstü aşı olmaktan çekiniyor''

''65 yaş ve üstü aşı olmaktan çekiniyor''
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Kemalettin Aydın, 65 yaş ve üstünün aşı yaptırma konusunda çekindiğine dikkat çekerek, "Aşı yaptırmayan büyük şehirlerde belirli bir sayının olduğunu biliyorum'' diye konuştu.

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Kemalettin Aydın, 65 yaş ve üstünün aşı yaptırma konusunda çekindiğine dikkat çekerek, "Devletin ücretsiz olarak evinde dahi aşı yapmasına rağmen, aşı yaptırmayan büyük şehirlerde belirli bir sayının olduğunu biliyorum. Örneğin İstanbul'da belirli bir oranda 65 yaş üzeri, devlet aradığı halde aşıya direnenler var" dedi.

''İstanbul'da 65 yaş üzeri aşıya direniyor''

Prof. Dr. Aydın, İstanbul'da 65 yaş ve üstünün aşı yaptırmaktan çekindiğini söyledi. Prof. Dr. Aydın, "Aşı çok kıymetli, özellikle son zamanlarda 'hastalık biraz fazla; ama virüs çok ağır hasta yapmıyor' deniyor. Aslında burada 65 yaş üzerinin ikinci doz aşılarını yaptıranların sayılarının önemli oranda olması önemli.  İkinci doz aşılarını yaptıranların sayısı 5 milyon 100 bin. Bunun 4 milyonu aşağı yukarı 65 yaş üzeri, bunlar bağışık olunca önemli oranda hasta olmuyorlar; böyle bir tablo çok kıymetli. Ama böyle tabloya rağmen, devletin ücretsiz olarak evinde dahi aşıyı yapmasına rağmen, aşı yaptırmayan büyük şehirlerde belirli bir sayının olduğunu biliyorum. Örneğin İstanbul'da belirli bir oranda 65 yaş üzeri, devlet aradığı halde aşıya direnenler var. Böyle olunca da bu kesimde aşıyı yaptırmayan teyzelerimiz, annelerimiz olduğunu biliyoruz rakamsal olarak. O nedenle toplumun ana direği olan anneler, bu süreçte çocuklarına, torunlarına, eşlerine aşı yaptırmaları konusunda pozitif davranmalı. Hastalığın ileri yaşta önemli oranda ölümcül olduğu, aşı yaptıranlarda da ağır ve ciddi hastalık geçirmediğini paylaşmamız gerekiyor. Bazen bilmediğiniz bilgiyi reddederek çözüm üretirsiniz. Muhtemelen büyüklerimiz, konuyu çok takip etmeyerek yaptırmama yoluna gidiyorlar. Aşıya direnmeyi çok sağlıklı bir temele oturtmuyorum. Büyüklerimiz aşılarını yaptırmalı" ifadesini kullandı.

Son bir haftada vaka sayısı en çok artan ilk 5 ilden İstanbul'daki artışa ilişkin değerlendirme yapan Aydın, vakalardaki artışlara rağmen büyükşehirlerin kapatılmayacağı bir süreci gördüklerini söyleyerek, "Kasım ayındaki tsunami döneminin hemen hemen dörtte bir yoğunluğunda, belki geçtiğimiz aya göre sağlık hizmeti talep edenlerin oranı yüzde 100 arttı. Ama şu an, Türkiye'nin vermiş olduğu kasım ayındaki başarılı sağlık hizmeti dörtte 1 kapasite oranında çalışıyor" dedi.

''Apartman, aile konumunda bulaş artıyor''

Prof. Dr. Aydın, bazı kentlerin mimari yapısının da vaka artışında etkili olduğunu belirterek, "Öyle kentlerimiz var ki, İstanbul'da 1 kilometre birleşik yapı mimarisi ile 4-5 katlı, ikişer daireli aile apartmanları var. Bu apartmanlar yapı mimarisi gereği 1 metrekare dahi balkonu olmayan binalar. Buralarda sokağa çıkma yasağı uyguladığınız zaman, hafta sonu bu binalardaki bütün aileler, 'apartman aile' konumuna dönüyor. Apartman aile konumuna dönünce de o zaman, aile içi bulaş çok fazla diyoruz. İçeride bu kadar kapalı kalacaklarına, açık alanda, mesafeli ve maskeli zamanı paylaşmak çok daha kıymetli görünüyor. Bu mevsimde, İstanbul Sultangazi'de, Bayrampaşa'da 5 katlı apartmanda 10 daireyi hafta sonu hareketsiz kılmak yerine, yakında bir park, meydan, kaldırım, deniz kenarında mesafeli ve maskeli yürümeyi salgın açısından daha kıymetli görüyorum. Sağlık Bakanlığı, Türkiye'de en fazla bulaşın aile içi bulaş ile olduğunu açıklıyor. Sokak kısıtlamasının geçirildiği apartmanların aile içi olmasına dikkat çekiyorum. Tek dairedeki bulaş başka bir şey, 10 dairenin hafta sonu kısıtlamasında birbirlerine gitmesinin oluşturacağı bulaşın çok daha fazla olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.