Demirören, bu yazıya mı dayanamadı? İşte Faruk Bildirici'nin son yazısındaki eleştiriler

Demirören, bu yazıya mı dayanamadı? İşte Faruk Bildirici'nin son yazısındaki eleştiriler
Hürriyet'in okur temsilcisi Faruk Bildirici'nin polis tarafından taciz edilen kadının haber olarak verilmemesini eleştirdiği yazısının ardından köşesinin kapatılması dikkat çekti.

Hürriyet'in okur temsilcisi Faruk Bildirici'nin polis tarafından taciz edilen kadının haber olarak verilmemesini eleştirdiği yazısının ardından köşesisinin kapatılması dikkat çekti. Bildirici'nin yazısının ilgili bölümü şöyle:

"Haber, “Soylu’dan taciz iddiasına yanıt: ‘Polisin ezilmesine müsaade etmeyeceğiz’ başlığını taşıyordu.

21 Şubat’ta Hürriyet’te yayımlanan bu haberde, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Dayanışma Derneği’nin (TAYAD) Ankara’da yaptığı eylemde üniversite öğrencisi bir genç kızın gözaltına alındığı sırada bir polisin cinsel tacizine uğradığı” iddiasıyla ilgili açıklamalarına yer verilmişti. TBMM Genel Kurulu’ndaki tartışmalar da haberde yer alıyordu.

Oysa bu olay 16 Şubat’ta meydana gelmişti. Ertesi gün olay anına ilişkin fotoğraf ve görüntüler ortaya çıkmıştı; polislerden biri, gözaltına alınan türbanlı genç kızı araca bindirirken bir elini kızın kalçasına götürerek itiyordu. Taciz iddiaları önce sosyal medyada ortaya atıldı, tepkiler paylaşıldı; ardından internet sitelerinde yayımlandı; bazı gazetelerde çıktı. Sonraki günlerde tacize uğradığı belirtilen genç kız, Artı Gerçek internet sitesine konuştu; savcılığa suç duyurusunda bulundu.

Fakat ne ilk günkü olay, ne de sonraki gelişmeler Hürriyet’te haber oldu. Ta ki, Bakan Soylu konuşana ve bu konu Meclis’te gündeme gelene kadar. Ancak o zaman basılı gazetede haberi yayımlandı. Hürriyet internette ise farklı olarak 19 Şubat’ta genç kızın suç duyurusu yayımlandı.

Hatta “Soylu’dan taciz iddiasına yanıt” haberinin çıktığı gün, genç kızla söyleşi yapan gazeteci Derya Okatan gözaltına alındı. Gazetecinin gözaltına alınması da haber olamadı; ertesi gün yine Soylu’nun bu konudaki sözleri yayımlandı.

Elbette İçişleri Bakanı ve parti sözcülerinin taciz iddiasıyla ilgili açıklamalarına gazetede yer verilmesi gerekli. Ama Bakan’ın ve politikacıların sözleri haber taşıyor ise taciz, tacize uğradığı öne sürülen genç kızın sözleri, suç duyurusu ve Ankara Emniyeti’nin konuya ilişkin açıklaması da haber değeri taşıyor demektir. Hatta asıl haber odur. Okurun olayı doğru değerlendirebilmesi için olaya ilişkin bilgilerin eksiksiz ve nesnel bir dille aktarılması gerekirdi. Unutmayalım, eksik ve tek yanlı bilgi, yanlış bilgidir.

Kuşkusuz taciz olup olmadığına yargı karar verecek. Ama şurası açık, polisin gözaltına alınan bir genç kızın kalçasına el atmaya hakkı olamaz. Genç kızın kim olduğunun ya da hangi suçlamayla gözaltına alındığının hiçbir önemi yok."