Can Ataklı'dan Süleyman Soylu'ya 'ihanet' hatırlatması: Şimdi ne yapacak?
Geçtiğimiz günlerde FETÖ'den açığa alınan kaymakamlar ülke gündemine oturmuş, FETÖ'nü kamu kadrolarına hala rahatça yerleşebildikleri bir kez daha gözler önüne serilmişti.
Korkusuz yazarı Can Ataklı, operasyonlarla ilgili İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun AKP'li Mehmet Metiner'le yaşadığı FETÖ tartışmasında Soylu'nun, "Bir tek FETÖ’cüyü göreve getirmişsem ve bu söylenmiyorsa bu ülkemize ihanettir" sözlerini hatırlattı.
Ataklı, "Peki Soylu bunun gereği olarak ne yapacak?" diye sordu.
Can Ataklı'nın Soylu yazısından ilgili bölüm şöyle:
Bu lafları ne yapacaksınız?
Önce şu haberi okuyalım birlikte.
Haberi yandaş medyanın önemli televizyonlarından birinin internet sitesinden aynen aldım.
Haber şöyle; “İçişleri Bakanlığı, çok sayıda kaymakamı açığa aldı. Bakanlık talimatıyla FETÖ soruşturması kapsamıyla bazı kaymakamlar görevinden alındı. 10 Eylül 2018’de göreve başlayan Sason Kaymakamı Abdullah Özadalı ile 7 Ağustos 2019’da göreve başlayan Beşeri Kaymakamı Sinan Aşçı, FETÖ soruşturması kapsamında görevden alındı. Bu isimlerin dışında Şanlıurfa’nın Akçakale Kaymakamı Hamza Özer, Karaköprü İlçe Kaymakamı Ufuk Akıl ve Çankırı ili Kurşunlu İlçe Kaymakamı görevinden uzaklaştırıldı.”
Haber iki gün öncesinin haberi.
Şimdi çok değil, bir buçuk ay öncesine 19 Temmuz’a gidelim.
Habertürk ekranında AKP’nin eski milletvekillerinden Mehmet Metiner konuşuyor.
Diyor ki; “
“Buradan İçişleri Bakanlığı’ndaki arkadaşlarımıza hatırlatmak istiyorum, lütfen! Burada açıklamamıza gerek yok. Biz de izliyoruz kendimize göre. Bir ilimizde veya illerimizin herhangi bir yerinde bu tür kritik yerlerde hâlâ isimler varsa, ‘Nedamet gösterdiler, sahiplenmemiz, kazanmamız lazım’ adı altında bu tür atamalar, tayin ve terfiler yapılırsa; korkarım ki FETÖ’yle mücadele konusunda yeniden zafiyet yaşayabiliriz. Ama Gülen yapılanmasına ilişin elimizde listeler var. Burada iktidarı eleştirmek için söylemiyorum. Hükümetimizi eleştirmek için söylemiyorum. Tam tersi Milli Savunma Bakanımızın, İçişleri Bakanımızın, bakanlıktaki bütün yetkili arkadaşlarımızın tayin, terfi, atama konusunda kılı kırk yarmaları gerekiyor.”
Metiner, görüldüğü gibi açıkça FETÖ’cülerin devlet içindeki yerlerini koruduğu gibi, yeni atamalar olduğunu da söylüyor.
Metiner’in bu sözlerinden sonra yayına Süleyman Soylu bağlanıyor.
Hayli öfkeli olan Soylu da özetle şunları söylüyor;
“Nedamet getirdiği için bizim göreve getirdiğimiz kimse yok. Ben sağın solun laflarıyla beraber iş yapacak bir adam değilim. Bizim bir hükümetimiz, politikamız var. Ben hükümetimizin politikasını bir vesileyle yürütmeye çalışan bir adamım. Hayatı risk içerisinde olan bir adamım. Ömrümde iki kaşıkla yemek yemedim. Bir tek FETÖ’cüyü göreve getirmişsem ve bu söylenmiyorsa bu ülkemize ihanettir. Ben getirmişsem ben ihanet ediyorum demektir. Çok üzüldüğümü ifade etmek istiyorum. Üzüldüğümü ifade etmek, böyle bir değerlendirmeyi kabul etmediğimi ifade etmek istiyorum. Bizim yanlış yapma hakkımız yok. Bu milletin verdiği emaneti kılı kırk yararak gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Televizyon kanallarında bir de bizim arkadaşlarımızın ‘Elimizde isimler var’ demesini kendime bizatihi hakaret kabul ediyorum. Bana her zaman ulaşabilecek insanların, basın üzerinden bizle konuşmasını doğru kabul etmiyorum.”
İki haberi okuduğunuzda ortaya şöyle bir gerçek çıkıyor.
Süleyman Soylu, görevde iken yani içişleri bakanı iken atanan bazı kaymakamlar FETÖ’cü çıkmış.
Oysa Soylu daha önce “Bir tek FETÖ’cüyü göreve getirmişsem görevime ihanet etmiş olurum” demişti.
Merakım şu: Son kaymakam operasyonu Soylu’nun, FETÖ’cü isimleri göreve atadığını kanıtlıyor.
Peki Soylu bunun gereği olarak ne yapacak?