Bomba detaya dikkat çekti: Erdoğan kaybettiklerini kabul etmişti ancak...

Bomba detaya dikkat çekti: Erdoğan kaybettiklerini kabul etmişti ancak...
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, seçim sonuçlarına ilişkin açıklamalarda bulunuyor.

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, seçim sonuçlarına ilişkin açıklamalarda bulunuyor. Öztrak " Yüzde 49 oy, İBB tarihinde rekor. Bundan daha yüksek oy alan yok. AA'nın ağır manipülasyon yaptığı ilk 5 saatin dışında İmamoğlu bu yarışı hep önde götürdü. Aslında Erdoğan kaybettiklerini kabul etmişti ancak Dolmabahçe'de yapılan toplantısı sonrası bir planın düğmesine basıldı. Mülkiye müfettişleri kesinleşmiş seçmen listelerini istedi. 3 Nisan'da Dolmabahçe'de kumpasın düğmesine basıldı.

“Binali Yıldırım bakanlarla neyin toplantısını yaptı? Toplantıdan sonra yandaş medya büyük usulsüzlükler olduğuna yönelik kampanya başlattı. Sonra AK Parti’nin delilsiz itirazlarına rağmen ilçelerde geçersiz oyların sayımına başlandı. YSK’nın göz yummasıyla sayıma devam edildi.

1 Nisan’da AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, kaybettiklerini anlamıştı. Kazandıkları belediyeler içine İstanbul’u sokmamıştı. Dolmabahçe’de yapılan toplantı sonrası kumpasın düğmesine basıldı.

9 Nisan’da Büyükçekmece’yi polisler bastı. Taşıma seçmen tutanakları toplamaya başladılar. Polislerin evlere gitmesi hukuksuzluğun daniskasıdır. Bahçeli aynı gün seçim yenilensin dedi, icazet verdi. AK Parti Büyükçekmece’de ilk defa seçmen listelerinde yolsuzluk iddiasıyla olağanüstü itirazda bulundu.

AK Parti YSK Temsilcisi’nin sürekli bakanlarla telefonda konuştuğu görüldü. İktidar partisi bizlerle eşit şartlarda seçime girmesi gereken parti, devletin polisi adalet bakanı herkes yardımcı oluyor. Bu ne biçim adaletli seçim anlamak mümkün değil. Şu anda duyduğum kadarıyla Büyükçekmece’de azalmakla birlikte polisler dolaşıyor.

YSK da AK Parti’nin Büyükçekmece talebini yoğunluk nedeniyle görüşmüyor. Saray ve bekçisi FETÖ tipi kumpasla masada geri almanın önünü açmışlardır. YSK’ya yapılan olağanüstü itirazın hukuki kılıfı Büyükçekmece’de taşıma oy ile ilgili usulsüzlük iddialarıdır.

c97b03c0-48db-49d8-9eb8-f8d481fa6783.jpg

Polis toplamaları yaparken biz de boş durmadık. 13-14 yaşındaki çocuklara anne babalarının evde oturmadığına dair tutanak imzalatmaya çalışmışlar. İmzalanan tutanakların bir örneği vatandaşlara verilmiyor. Ne toplanmaya çalışıyorlar insanlar anlamıyor. Polisler polisleri şikayet ediyor. Bunu yapan polisler de hayatlarından memnun değiller. 

"TÜRKİYE'NİN HALA KALKINMA PLANI YOK"

Bu ülkenin hala bir kalkınma planı yoktur. Önce bir yeni ekonomi programı diye bir şey hazırladı. Ondan sonra yeni ekonomi yaklaşımı dedi. Şimdi de yapısal dönüşümler. Türkiye'de finans sektörünün ciddi sıkıntıları var. Kamu bankalarında yandaşlar batmış şimdi devlet tahvilleri veriliyor. Bu krizin yükü buradan milletin sırtına yüklenmiş. Kıdem tazminatı konusunda çalışan kesimler son derece hassastır. Çalışanların onayının alınmaması yanlış. Bütçe disiplini yok.

Liyakata önem verildiğinin gösterilmesi için Türkiye'de ekonominin başındaki Cumhurbaşkanının damadının görevden alınması lazım. 

Öztrak açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı

(YSK'nın KHK'lı başkanlara mazbata vermemesi) Mazbatası verilmeyen kişiler aday olurken bununla ilgili bir sakınca olduğu söylenmemiş. Belediye başkanları seçilmiş kişilerdir. kamu görevlisidir. Seçilmesine aday olamasına izin verdiğiniz kişiyi seçildikten sonra mazbata vermeyip ikinci seçilene sandalyeyi ikram etmek açıklaması milli iradeyi ciddi şekilde sakatlamak demektir. 

(Bolu Belediye Başkanı Özcan'ın açıklamaları) Kendisinin ifadesi şu: Suriyelilere tüm yardımı keserim diye söylemedim. Suriye'den gelenler bir kaç yerden yardım alıyorlar. Başka yerden yardım alan Suriyelilere yardımı keseceğiz. 

(Mevlüt Uysal'ın soyadı açıklaması) Soyadı meselesi. Trajikomik bir ifade. 31 Ocak'a kadar neden itiraz etmediniz?

(Ekrem İmamoğlu'nun medya patronlarını tehdit iddiası) Ben açıkçası sayın İmamoğlu'nun sözlerini dinlediğimde tehdit havası sezmedim ama bir serzeniş var. Patronlarda biz bu lafları dinlediğimizde gerçekten çok üzüldük demişler. Ben de o patronlara soruyorum. Siz o lafları hangi televizyon ekranlarından izlediniz. Her halde kendi televizyonlarından seyretmemişlerdir.