Halk TV’nin gerçekten çok izlenen bir programı var; Türkiye Nereye…
Bu programın Cumartesi günkü konuğu İyi Parti İstanbul milletvekili ve akademisyen Ümit Özdağ’dı. Sayın Özdağ’ın kendisi de Gaziantepli. Hem bölgeyi (benim gibi çünkü ben de Hataylıyım) bilen bir insan hem de bu işe gerçekten çok kafa yorduğu ortaya koyduğu rakamlarda gözlemleniyor.
Sayın Özdağ; bir çalışma grubu ile birlikte oturup Türkiye’deki Suriyeli sığınmacı sayısı ve bunun ülkeye maliyeti konusunda ayrıntılı bir hesaplama yapmış. Türkiye’ye; bir avuç hayalperest ve içi boş rüyaların peşinde koşan maceraperestin faturası hesaplanabilen maliyetler toplamıyla ne biliyor musunuz;
“56,3 milyar Dolar…!”
Bakın açık ve net hesaba;
“Türkiye’de resmi rakamlara göre sadece 2019 yılında toplam (kayıtlı) 3 milyon 648 bin Suriyeli sığınmacıya kişi başına ödenen 301 Dolar aylık harcamanın yıllık maliyeti 13 milyar 135 milyon dolar. 2012 yılında 71.275 kişiyle başlayan sığınmacı sayısının yıllara göre artışı sonrasında 2019 Aralık ortasına kadar yıllık ödenen destek parasının toplamı 58 milyar 274 milyon 250 bin dolar. AB Fonları ve BM yardımlarının bu toplamdan düşülmesiyle;
Suriyeliler için nakit olarak Türkiye’nin bütçesinden çıkan para: 47,8 milyar dolar
Kayıt dışı istihdamdan dolayı vergi kaybı; 8,5 milyar dolar
Türkiye’nin hesaplanabilen toplam parasal kaybı; 56,3 milyar Dolar”.
Peki bunlara kesin ve net hesabı yapılamayan giderlerin eklenmesinde tahmini rakam ne biliyor musunuz; 80 milyar dolar…Tahmini olduğu için bunu böyle öngörelim…
Size daha da acısını söyleyeyim mi…
“Kayıtlı ve kayıtsız Suriyeli sığınmacıların 2019 yılı toplam sayıları ve 2040 yılı projeksiyonu” başlığı altında yapılan hesaplamaya göre; Bugün kayıtlı bulunan 3,8 milyon Suriyelinin 2040 yılında ulaşacağı sayı ne biliyor musunuz; 7,4 milyon…!
Peki bugün kayıtlı+kayıtsız sayıları 5,3 milyon kişiye ulaşan Suriyeli sığınmacıların 2040 yılında ulaşacakları gerçek nüfus rakamı ne biliyor musunuz;
“10,5 milyon…!”
Türkiye’ye; soygun, rüşvet, usulsüzlük, yağma dışında bu bedelleri yaşatan sadece AKP iktidarındaki bir avuç siyasetçi mi sizce…
17 yıldır kayıtsız şartsız bu anlayışa destek verenlerin hiç günahı ve vebali yok mu…!
Avuçlarımızdan adeta kayıp giden bir ülkenin içinde bulunduğu bugünle ilgili hiç birimizin sorumluluğu yok mu…!
(Herkesin yeni yılını kutlarım. Aydınlık yarınlar için Atatürk’ün yolundan ayrılmayan, çağdaş bir Cumhuriyet için emek veren herkesi saygı ve sevgiyle selamlıyorum…)
