Ayşenur Arslan

Ayşenur Arslan

Son gerçek bükücüler!

Unvanı bir hayli etkileyici: AKP Genel Başkan Yardımcısı.
Hüseyin Yayman bu unvanla, genel başkanı / seçimler / gelecek tasarımı üzerine bir şeyler söylerse kuşkusuz ciddiye alınır.
Söyledi de:
“Biz inşallah, 2027 yılının Kasım ayında yapılacak olan bir seçimle Cumhurbaşkanımızı Cumhur ittifakının adayı olarak bir kez daha Başkan yapacağız ve bir kez daha Cumhur ittifakının bayrağını Türkiye’nin semalarında dalgalandıracağız. İşte dün gördünüz Başkan Trump ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenski arasındaki konuşmayı, oradaki fotoğrafı hep beraber gördünüz. Allah’a hamdolsun ki bizim Dünya liderimiz Recep Tayyip Erdoğan tam 23 yıldır böyle bir manzaraya izin vermedi. Bebek katili İsrail Devlet Başkanı’na karşı söylediği sözü hepimiz hatırlıyoruz. Cumhurbaşkanımız, İsrail Devlet Başkanı’na ‘One Minute’ dedi. İşte böyle bir Dünya lideri varken, sayın bilge lider Devlet Bahçeli’nin dediği gibi başka adaya gerek yoktur.“

Erdoğan’ın hafızası da, tıpkı benimki gibi, sorunlu. Esenboğa Havalimanının kendileri, yani AKP tarafından yapıldığını söylediğinde belli ki, daha pek çok örnekte olduğu üzere hatırlamakta sıkıntı çekmişti!
Hüseyin Yayman partisinin Antakya il başkanlığında konuşurken aynı semptomları göstermiş.
“Hamdolsun ki Dünya liderimiz Recep Tayyip Erdoğan tam 23 yıldır böyle bir manzaraya izin vermedi” diyor.

Oysa;

* 2003 yılında Kuzey Irak’ta Süleymaniye’deki Türk Özel Harekat bürosu ABD askerleri tarafından basılmış.. 11 asker rehin alınmış, başlarına çuval geçirilerek önce Kerkük Havaalanı’na götürülmüş.. Orada sorgulandıktan sonra Bağdat’a nakledilip, ancak 60 saat sonra serbest bırakılmıştı. Tepki mi? CHP “ABD’ye nota verilsin” dediğinde de Erdoğan “ne notası.. müzik notası mı diye” karşılık vermişti.

* 2020 yılına gidelim. Şubat ayında Rus hava saldırısında 35 askerimiz hayatını kaybetti. Mart ayında da Erdoğan Putin ile görüşmeye gitti.. Ama Kremlin’deki görüşmeden Erdoğan ve beraberindekileri dakikalarca kapısında beklettiği anlar ortaya çıktı. Hem de resmî televizyon Rossia 1’in “dünyaya servis ettiği” görüntüleriyle.

* Trump ile ilişkilerde de şu meşhur mektup meselesini hatırlıyoruz elbette. Rahip Brunson’ın serbest bırakılmasını isteyen Trump Erdoğan’a “aptal olma” diye yazmıştı. Brunson alelacele tahliye edilip havaalanında çoktan hazır bekleyen uçakla ABD’ye dönünce de Beyaz Saray’da özel bir seremoni ile karşılanmıştı.

Muhatap Putin gibi, Trump gibi narsist / otokrat liderler olunca bunlar yaşanabilir.. Faturası da sizin liderinize çıkartılmaz. Ancak hiç olmamış.. Ya da olmuş ama hatırlanmamış gibi yapılmaz. Ahaliye alenen yalan söylenmez.

Yayman’ın sözlerinde altı çizilecek bir nokta daha var:

Meclis’in iradesine ipotek koyuyor. Meclis Kasım 2027’de, yani seçimin normal zamanından önce “seçim kararı alabilirmiş”!
Böylece Anayasa’nın arkasından dolanarak Erdoğan’ı bir kez daha aday yapıp seçtirmenin yolları aranabilirmiş.
Siz de rastlıyorsunuzdur; televizyon programlarında, sokak röportajlarında koca koca kadınlar erkekler “okumam yazmam yok” diyor. Böyle büyük bir “toplumsal zafiyet / ayıp” bir yana.. O insanlara anayasal, yasal kurallara uymanın şart olduğunu nasıl anlatacaksınız?

Yayman’ın Saray’ın yol haritasını ifşa etmesi önemli kuşkusuz. Ve bence adına “BARIŞ SÜRECİ” denilen yolculuk hakkında da fikir veriyor.

Erdoğan hem PKK’ya hem de kendi seçmenine iki yıl mühlet tanıyor. Umudu; bu sürede barışı sağlayabilmek.. Böylece “demokratik görünümlü Saray Anayasası’nı” çıkartabilecek noktaya gelmek.. Ve bunların rüzgarıyla da enflasyonu reklamını yapabilecekleri bir seviyeye indirebilmek..

Bakmayın sonuca ulaşmak için 3-5 aylık bir vade biçtiklerine. Bu meseleye azıcık kafa yormuş olanlar bile biliyor ki, kökeni çok daha eskilere giden, 40 yıllık kanlı bir süreç öyle üç-beş ayda sonuca ulaştırılamaz.
Hatta Erdoğan’ın anket tutkusunu bilenlere göre, eğer anketler bu hamle ile Cumhur Ittifakı’nın kan kaybettiğini gösterirse hiç ulaştırılmaz!
Dolayısıyla “yeniden başkanlık” hayalleri de yerine gelemez.

“Demokratik görünümlü” deyince sizin de aklınıza geldi mi?
Bir vakitler yerli arabalar için efsane olmuş bir “Doğan görünümlü Şahin” tanımı vardı.

Saray’ın demokrasi anlayışı tam da böyle. 10. yargı paketine konulan ve LGBT+ için konulduğu izlenimi veren madde mesela..
t24’te Can Öztürk imzalı haber, yasanın derinliğine gizlenmiş bir tehlikeyi haber veriyor:
“ Madde 225’te Biyolojik cinsiyete ve genel ahlaka aykırı davranışlar bölümü var. Bunlar da suç sayılıyor. Şimdi bu da çok vahim. Biyolojik cinsiyete aykırı davranışlar ne demek? Yani birisi sana şikayete konulup bu biyolojik cinsiyetle uygun olmuyor saçlarını uzatmış. Ya da saçlarını kazıtmış. Ne bileyim ‘şunu giymiş, pantolon giymiş, giymemesi lazım. Ya da etek giymiş, giymemesi lazım’ diyerek acayip geniş bir tanım yapıyor. Bu madde de gerçekten çok vahim.”

Genel ahlaka aykırı davranışlar kalıbı gerçekten çok vahim.. Ve daha şimdiden yaşadıklarımızı düşününce ileride başımıza nelerin gelebileceğini gösteriyor.
Hele ellerinin altında onca GERÇEK BÜKÜCÜLER varken!

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ayşenur Arslan Arşivi

"Amok koşucuları"

05 Nisan 2025 Cumartesi 14:24

Erdoğan'ın dostları!

04 Nisan 2025 Cuma 15:20

İmamoğlu da az değilmiş!

03 Nisan 2025 Perşembe 15:43

"Erdoğan yapayalnız kaldı"

01 Nisan 2025 Salı 13:13

Artık gri yok!

31 Mart 2025 Pazartesi 14:53

Erdoğan'ı yine bir kandıran mı var?

29 Mart 2025 Cumartesi 16:00

Aaaa Yalnız Değilmişiz!

28 Mart 2025 Cuma 15:32

Harp hiledir!

27 Mart 2025 Perşembe 13:56

Dün dündür, ya yarın?

26 Mart 2025 Çarşamba 14:50

Çirkinlikte Birinci

25 Mart 2025 Salı 14:35