Zamanın ruhu var. İçinde yaşanılan dönemin duygusu, psikolojisi, beklentileri ve ihtiyaçları iyi anlaşılmalıdır. Planlama ve strateji buna göre belirlenmelidir. Yoksa hüsran.
2024 Türkiye’sinde zamanın ruhu bize ne diyor?
Halkın kollektif duygusu bize ne anlatıyor? Nedir beklenti?
Hafta sonunda Ankara'daydım. Hep bunu düşündüm. İYİ Parti kurultayında da… Hikmet Çetin gibi duayen sosyal demokrat isimlerle görüşüp tecrübelerini dinlediğimde de, Kürşat Zorlu gibi genç kuşak milliyetçi siyasilerle görüştüğümde de…İktidar/ Muhalefet siyasetin temsilcileriyle konuştuğumda da…
Hatta Cern Modern’de açılan Karanlıkta Bir Işık: ATATÜRK sergisinde de aklımda hep bu soru dolandı durdu.
Hiç tartışma götürmeksizin bu sorunun yanıtı: DEĞİŞİM’dir. Halk YENİLENME bekliyor. Tazelenme istiyor. Bu, umudu taşıyacak. İyimserliği yayacak.
Partili Cumhurbaşkanlığı sistemini hiç sevmedik. Kabullenemedik. Bir Cumhurbaşkanı’nın diğer partilerle rekabete girmesini, onları eleştirmesini çok yadırgıyoruz. Sistem yenilenmeli, revize edilmeli.
Başka?
Hukuk sisteminden şikayetçiyiz. Her kesim ADALETSİZLİKTEN muzdarip. Bunun da AK Partilisi CHP’lisi yok.
Ve ekonomi.
Halk geçinemiyor. Hayat çok pahalı. Bu da ortak derdimiz. İşsizin de geçinemeyenin de emeklinin de partisi yok. Herkes aynı sorunlarla boğuşuyor.
Başka var mı?
Var.
ELBETTE MÜZAKERE EDECEĞİZ
Demokrasi, özgürlükler, huzur içinde yaşama arzusu, eşit vatandaşlık… Bunlar da ortak özlemlerimiz.
Bizi barıştıracak yaklaşımlara ihtiyacımız var. Onarıcı liderliğe, tedavi edici söylemlere…
Partizanca yaklaşımlara değil..
Kutuplaştırıcı söylemlere değil.
Atatürk işte burada devreye giriyor.,ORTAK DEĞERİMİZ. Kurucu felsefenin birleştiriciliği...
Ve diyalog. Konuşabilmeliyiz. Farklılıklarımızın olması ülke menfaatleri için aynı masa etrafında oturmamıza asla engel değildir. Evet müzakere edeceğiz.
Zamanın ruhu işte bunları söylüyor. Türkiye’yi içe kapatmayı düşünen yanılır. Kolektif bilinç dışa açılma, dünyayla entegrasyon talep ediyor.
İster CHP’deki değişim…
İster AK Parti'deki seçim sonrası sorgulama süreci…
İsterse İYİ Parti kurultayı…
Hatta spor kulüpleri ve dernekler.. Sivil toplum örgütleri..
Farketmez.
Her kurum için ZAMANIN RUHUNA UYGUN hareket etmek zorunluluğu var. Zaman dışı kalmamak için, geleceği kuşatabilmek için bugünün gereklerini yerine getirmek şart. Evet ‘iyiler kazanabilir’ Yeter ki; doğru takvimde, doğru yerde, doğru zamanda, doğru hamleler yapılsın.
