Yıldırım'ın açıklamasından satırbaşları şöyle:

Seçim bittikten sonra itirazları değerlendirme görevi YSK'da. Bu ilk defa olan bir şey değil, bütün seçimlerde bu gerçekleşmiştir.

İstanbul'da olduğu gibi birçok ilde ve ilçede bu işlemler devam ediyor.

Seçimin patronu Yüksek Seçim Kurulu'dur. Seçimin sahibi ne Sayın Ekrem İmamoğlu'dur ne Binali Yıldırım'dır.

Mazbata kime verilirse başkan odur. Ben şimdi soruyorum, Sayın İmamoğlu elinde mazbata var mı? Yok. O halde sağa sola gidip başkan gibi davranmanın anlamı nedir?

İtiraz süreci tamamlanmadan, sorumsuzca davranmak ülkeye zarar verir, millete zarar verir, her şeyden önce adaya zarar verir.

Gördüğüm kadarıyla bir sabırsızlık hali vardır. Sanki benim iki katım oy almış da biz oyalamak, 3-5 gün zaman kazanmak için burada pozisyon alıyoruz. Bunu şiddetle kınıyorum.

Her bir hemşehrimin oyunun gittiği yeri ortaya çıkarmak benim vicdan ve namus borcumdur. Kimin kazandığına bakmıyorum ben.

Bu milletin sinirini bozmaya hakkınız yoktur.

Bu millet siyasette birbirine rakip olabilir ama burayı bir Venezuela gibi bir havaya sokmak isteyenlere karşı tek yumruk olur.

Sokağı hareketlendireceğiz iması yapmaktan vazgeçin.

Seçimin sonucunu beklemek gerekir. Kendisinden daha tecrübeli bir siyasetçi olarak, bir devlet adamı olarak kendisine tavsiyem budur.

Hukuk devleti herkese lazım. Hukukun içinde kalmayı sürekli vurgulayan Sayın Kılıçdaroğlu da "Niye bu süreç tamamlanmıyor" gibi anlamsız laflar etmektedir. Bu da fevkalade yadırganacak bir durumdur.

Ha yarın iş bitti mazbatasını aldı, ilk tebrik edecek olan benim. Bunu da bilmesini isterim. Tersi durumda da aynısını beklemek benim hakkımdır.

Sayın İmamoğlu bir şey konuşuyor, CHP teşkilatı başka bir şey yapıyor. Demek ki bu süreç sadece AK Parti'yi bağlamıyor, CHP'yi de bağlıyor.

Gören de zanneder ki 2 katım oy almış, binde 2 oy farkından bahsediyoruz. 8 buçuk milyon oyda binde 2'den bahsediyoruz.

(Teşekkürler İstanbul pankartlarıyla ilgili soru üzerine) Bugün de CHP pankartlarını gördün mü? Seçimden sonra İstanbullulara teşekkür etmenin anlaşılmayacak nesi var? Kusura bakmayın 181 meclis üyesi kazanmışız, karşı taraf 130 tane kazanmış. Ezici bir üstünlüğümüz var. Bunun için teşekkür etmeyeceğiz de üzgünüz mü yazacağız?

(Bakanlarla görüşmenin sorulması üzerine) Bakanlarla görüşmek yasak mı? Gayet tabii ki seçim sürecini aramızda her an değerlendiririz.

Sabret kardeşim. Yatacağız, kalkacağız; yatacağız, kalkacağız; yatacağız, kalkacağız... Sonra her şey ortaya çıkacak.

(ABD'nin seçim açıklamaları üzerine) Biz YSK'nın çok başarılı bir şekilde bu süreçleri yürüttüğünü ve dünya tarafından takdir edildiğini biliyoruz. Kimse bizim işlerimize burnunu sokmasın. Amerikan sözcüsü bize laf yetiştireceğine, Trump'ın 3 eyalette yeniden sayımla başkanlığı elde ettiğini unutmuş görünüyor.

(Dosya kaçırma iddiaları üzerine) Artık internet çağındayız, kimsenin dosya falan kaçırdığı yok. Kaldı ki mevcut başkan yerindedir, kendisi gereken cevabı vermiştir. Kafa karıştırmaya ve gerginlik çıkarmaya yönelik bir açıklamadır. Kendisi gaza gelmesin. BARO başkanı Metin Feyzioğlu da açıklama yaptı "Herkesin itiraz hakkı vardır" diye.