Daha da ötesi; insanlar neden âşık olduğu kişi için öldürebiliyor veya intihar edebiliyor? Sinirbilim çalışmaları sadece bunların sebeplerini ortaya çıkarmakla kalmıyor, belki de ileride hukuk sistemini değiştirebilecek veriler de ortaya koyuyor.

Kimya

Aşkın kimyası olur muymuş hiç demeyin. Her şeyin kimyası olduğu gibi aşkında bir kimyası var elbette. Ama sözünü ettiğimiz bu kimya biraz soyut bir kimya türevi. Ten uyumu, ruh kombinasyonu, paralel akış, ortak hazlarsa elementleri.

Baba kokusu

Uzmanların söylediklerine göre özellikle kadınlar birlikte olmak istedikleri erkekte babasının kokusuna benzer notalar arıyormuş.

Kendi yarımızı aramak

Bu aşkın en büyük şifrelerinden… Yine uzmanlara göre aslında insanlar doğdukları andan itibaren erginleştikçe bilinç altlarında yatan ikinci yarılarını aramaya programlıymış ve karşıt cinsle ilgili tüm deneyimleri bu arayış üzerineymiş. Bulanlarsa çok şanslı öyle değil mi?

Heyecansız aşk olmaz

Aşkın en büyük şifrelerinden biriyse aşkta aranan heyecan… Zira karnınızda uçuşan kelebeklere, göz bebeklerinizin büyümesine, terlemenize neden olan aşk duygusu tam bir heyecan işi. Aşkı heyecansız yaşadığımız ilişkilerin çabuk tükenmesinin sebebi de heyecansız olması olsa gerek.

Parfüm yanılgısı

Antropolog ve aşk uzmanı Helen Fisher, parfüm ve makyajın insan duyusundaki gerçek özellikleri kapattığı kanısında. Bunun için gereken tek şeyse doğru insan… İnsanların ten rengi, doğal kokusu dudakların pembe tonu bile karşı cinsi birbirine çeken elementlerden. Yapılan bir araştırmaya göre kadınlara terli tişörtler koklatılarak aynı erkeklerin fotoğrafları gösterildi ve kadınların beğendiği tişört kokularıyla bilmeden beğendikleri erkek fotoğrafları da eşleşti. Bu da aşk – beğeni ve doğal insan kozmetiği ya da natürel koku konusunda en büyük ispattır.

Aşk fotosu

Aşkın da fotoğrafı olur mu hiç demeyin… Londra Üniversitesi’nde manyetik dalga tekniği aracılığıyla aşık insanların beyinlerinin görüntülendi, sonuçlarsa çok şaşırtıcı. Beyinde; gözle görülür parlama, ışık saçma, yani enerji birikimi görüntüde ilgi çeken yanlardan.

Psikolojinin önemli isimlerinden Robert Sternberg de aşkın yapısını bilimsel temellere oturmaya çalışarak, detaylıca ele almış. Sternberg’in üçgen aşk teorisi, oldukça akla yatkın ve açıklayıcı bir teori. Hem yaşadığımız ilişkilerde neyin eksik olduğunu görmemizi sağlıyor; hem de mükemmel aşkın (gerçek aşkın) ne olduğunu bize öğretiyor.

Robert Sternberg’in teorisine göre; yakınlık, bağlılık ve tutku mükemmel bir aşk için olmazsa olmaz 3 öğe. Peki bu öğeler ne anlama geliyor:

Yakınlık: Bir insanı tanıyıp hoşlanmak, yakın hissetmek, iyi bir iletişim yakalamak

Bağlılık: İlişkiyle ilgili sorumluluk almak, birlikte planlar yapmak, aldatmamak, uzun süreli düşünmek

Tutku: Fiziksel olarak etkilenmek, çekici bulmak, cinsel istek duymak

Üçgen Aşk Teorisi Kombinasyonları

Sternberg, bir aşkın mükemmel olması için, yakınlık, bağlılık ve tutku öğelerini dengeli olarak içermesi gerektiğini öne sürmüştür. Fakat kişilikteki farklılıklar ve partnerler arası etkileşimin niteliği nedeniyle, bu üç öğe değişik kombinasyonlar şeklinde kendini gösterebilmektedir.

Sadece Yakınlık: Sadece yakınlığın var olduğu, tutku ve bağlılığın olmadığı bir ilişki arkadaşlıktır.

Sadece Tutku: Bir kişiyi beğenmek ve çekici bulmak, yakınlık ve bağlılık olmadığı sürece ufak bir beğenidir.

Sadece Bağlılık: Tutku ve yakınlık olmadan sadece bağlılık, içi boş bir sözleşmedir. Aralarındaki bütün etkileşimin ve iletişimin koptuğu bazı evli çiftler buna örnektir.

Yakınlık+Bağlılık= Dostluk: Yakınlık ve bağlılığın tutku olmadan bir arada bulunması, iyi bir dostluktur. Hem her şey paylaşabilirsiniz; hem de arkadaşlığınızın kalıcı olduğuna güvenebilirsiniz.

Tutku+Bağlılık= Kara sevda: Yakınlık oluşmadan tutku ve bağlılığın bir arada bulunması, karasevda ya da platonik aşk olarak adlandırılan şeydir. Kişi, karşısındakini tanıyıp bir arkadaşlık kurmadığı için aslında onu gerçek anlamda tanımaz, sadece gözünde büyütür.

Yakınlık+Tutku= Romantik Aşk: Kısa süreli veya tek gecelik ilişkiler, bağlılık olmadan yakınlık ve tutkunun varlığına örnektir. Bireyler arasında yakınlık oluşabilse de, güven olmadığı için bu ilişkiler kalıcı değildir.

Yakınlık+Bağlılık+Tutku= Mükemmel Aşk: Hem yakınlık hem bağlılık hem tutkunun bir arada bulunduğu ilişki mükemmel aşk; yani gerçek aşktır. Bu ilişki iyi bir iletişime dayandığı için sağlam temellere oturur, çiftler birbirlerini çekici buldukları için heyecanlarını kaybetmezler ve aynı zamanda birbirlerine güvenebildikleri için kalıcıdır.