AKP’den THY’ye, oradan Hindistan’a, oradan…

İlker Aycı THY CEO’luğu ve yönetim kurulu başkanlığından neden istifa etti? İstifa ettiği günlerde bazı sitelere, “Yaşamının geri kalanını Amerika’da sürdürmek istediği” haberleri düşmüştü. Güzel hikaye. Sanki bir İskandinav ülkesinde geçiyor. Mental açıdan yorulan kamu yöneticisi, çalışma hayatına nokta koyma ve hayatının geri kalanını başka bir ülkede geçirmeye karar verir. İstifayı basıp kapıdan çıkar. Perde…

Heyhat olaylar İskandinavya’da değil Türkiye’de, Avrupa tipi bir demokraside değil Türk tipi başkanlık sisteminde geçiyor. Bu topraklarda istifa müessesesi yok, burada olsa olsa görevden af talebi iletilebilir. Kabul edilip edilmeyeceği yukarısının bileceği iştir.

Aycı’nın THY’den neden ayrıldığını anlamaya çalışırken bu sefer sitelere Hindistan Hava Yolları’nın (Air India) başına geçeceği haberleri düştü. 2022 başında özelleştirmeden Air India'yı satın alan Tata Group’un Yönetim Kurulu Başkanı N Chandrasekaran, “İlker Aycı, havacılık dünyasında bilgi birikimi ve vizyoner yönetim tarzıyla kendini kanıtlamış bir lider. Aycı’nın yönetiminde Tata Group bünyesindeki Air India için yeni bir dönem başlayacağından dolayı mutluluk duyuyoruz” diyordu.

Aycı’nın kendini kanıtlayıp kanıtlamadığını bilmiyorum ama “Havacılık dünyasında bilgi birikiminden” söz etmek bana biraz abartılı göründü. İlker Aycı, bundan 6 yıl önce THY’nin yönetim kurulu başkanlığı ve CEO’luğuna getirilmeden önce havacılıkla ilgisi olmayan bir yöneticiydi. AKP İstanbul il teşkilatının kurucuları arasında yer aldıktan sonra devletin sigorta şirketleri Başak ve Güneş Sigorta’da genel müdürlük yapmıştı. En önemli özelliği ise Kartal İmam Hatip Lisesi mezunu olmasıydı. Zaten onun döneminde THY’de Kartal İmam Hatip kadrolaşması yaşanacak, şirket yönetimindeki 80’e yakın ismin, bu okuldan mezun olduğu ortaya çıkacaktı.

Yanlış anlaşılmasın, imam hatip lisesi mezunları devlette görev alamaz demiyorum. Liyakatin geçerli olduğu bir sistemde kendisini iyi yetiştirmiş imam hatip mezunları da devlette görev alabilir elbette. Ama bir imam hatip lisesinden 80’e yakın kişinin THY’nin yönetici koltuklarını doldurması sadece başka okulların değil, Türkiye’nin farklı yerlerindeki imam hatip liselerinin mezunlarına da haksızlık.

Aycı’nın jet hızıyla yükselip THY’nin başına geçmesinde ve görev süresinde Kartal İmam Hatip Lisesi mezunlarının etkinliğinin artmasında aynı okuldan mezun Bilal Erdoğan’ın rol sahibi olduğu hep söylendi.

Aile içinde onu sevenler kadar sevmeyenlerin de bulunduğunu, Berat Albayrak çevresinin İlker Aycı’ya sıcak bakmadığını söyleyenler de vardı.

Hindistan Hava Yolları İlker Aycı’ya CEO’luk teklifini getirirken bütün bunları biliyor muydu?

Dün internete bu kez İlker Aycı’nın Hindistan Havayolları CEO’luğu teklifini reddettiği haberleri düştü. Hoppala…

Aycı, teklifi reddetmesinin gerekçesini “Hindistan kamuoyunda bazı çevreler tarafından farklı bir zemine çekilme çabası” diye açıkladı.

Hindistan eski bir İngiliz sömürgesi olduğu için İngilizce çok yaygın. Biraz araştırınca Aycı’ya CEO’luk teklifine bazı Hintli politikacıların itiraz ettiğini bulmak zor değil.

Aycı’ya yönelik itirazın tek kaynağı Müslüman ve Türk kimliği miydi? Bir kaynağım, AKP hükümetinin gidici olduğu yönünde oluşan algının dünyada da yayılmaya başladığını, “topal ördek” (Günlerinin sayılı olduğu düşünülen bir iktidara İngilizcede verilen isim) olarak algılanan bir iktidarın bürokratına kimsenin yatırım yapmak istemeyeceğini belirtti.

İlker Aycı’nın Hindistan işinin olmamasında THY’deki yöneticilik karnesi de etkili olmuş olabilir mi? Evet, THY son yıllarda büyük bir atak yaptı. Ama bu atak dev bir borcun altına girerek gerçekleşti. THY’nin şu anda 8.2 milyar dolar döviz borcu bulunuyor. (Net yabancı para yükümlülüğü.) Açık ara Türkiye’nin en borçlu şirketi.
İlker Aycı’nın THY’den istifasının gerçek sebebinin “Yaşamının geri kalanını Amerika’da geçirme kararı” olmadığı açık.

Havacılık sektöründe sadece 6 yıllık tecrübesi bulunan, THY’yi 8 milyar dolarlık borcun altına sokmuş bir yöneticiye Hindistan Havayolları CEO’luğu teklifinin gelmesinin sebebinin (Veya tek sebebinin) “Havacılık dünyasında bilgi birikimi ve vizyoner yönetim tarzı” olmadığı da.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Barış Soydan Arşivi