Barış Soydan
Müjde, 1 milyon Avrupalı geliyor, ev fiyatları patlayacak
Hadi gene iyisiniz, Avrupa Birliği vatandaşlarından en az 1 milyonu bu kışı Türkiye’de geçirmek için harekete geçmiş. İstanbul, İzmir, Antalya ve birçok ilde oteller kışı dolu geçireceği için mecburen ev alacak ya da kiralayacaklarmış. Valla ben de Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yiğit Bulut’un yalancısıyım. Yiğit Bulut bütün ev sahiplerini uyarıyor: “Malınızı ucuza kaptırmayın Muhtaçlar! İlahi adalet!”
“Malınızı ucuza kaptırmayın”, “Zam yapın” demek. İlahi adaleti tam anlamadım. Neyin ilahi adaleti acaba? Avrupalıların Cumhurbaşkanı Erdoğan’a dostluk göstermemiş olmalarının mı, Türkiye’nin AB’ye alınmamış olmasının mı? Aman canım ne fark eder, ha Cumhurbaşkanı Erdoğan ha Türkiye Cumhuriyeti devleti, ikisi de aynı şey değil mi?
Ama ucuza kaptırmamak için evlere zam yapma konusu üzerinde biraz duralım. Merkez Bankası’nın Konut Fiyat Endeksi’ne göre son bir yılda Türkiye’de ortalama konut fiyatı yüzde 160.6 arttı. İstanbul’daki artış oranı daha korkunç, yüzde 184.9! Yiğit Bulut’un hatrını mı kıracağız, bunun üzerine bir yüzde 100 zam daha yapalım, malımızı ucuza kaptırmayalım.
Fakat küçük bir sorun var, ev fiyatları astronomik ölçüde pahalandığı için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ev alamaz durumda. Özellikle Z Kuşağı için çalışarak ev almak artık bir hayal. İstanbul’da karı-koca çalışan genç bir çiftin, doktor, mühendis olsalar dahi banka kredisiyle ev alma şansları artık sıfır.
Bu, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez oluyor. Bundan önce bütün kuşaklar, kendi anne babalarından daha iyi bir hayat seviyesine erişmeyi başarmıştı. İstanbul dahil büyük şehirlerde genç bir çiftin banka kredisiyle ev sahibi olması çok zor değildi. Türkiye’de ev sahipliği oranının yüzde 50’nin üzerinde olması bunun bir göstergesi…
Şimdi ilk kez bir kuşak hayata çalışarak ev ve hatta araba alma imkanı olmadan hayata başlıyor. Türkiye genelinde yılda ortalama 1.5 milyon konut satılıyor. Bunun Avrupa’dan gelecek 1 milyon kişiyle 2.5 milyona çıkması fiyatların uçması demek. Bu, gençlerin içinde bulunduğu umutsuzluğu daha da artıracak.
Anketler Z Kuşağı’nda AKP’nin ikinciliğe düştüğünü gösteriyor. Bunun en önemli sebebinin yukarıda gördüğümüz umutsuz tablo olduğunu söylemek için büyük sosyolog olmaya gerek yok. Konut fiyatlarındaki artış oranının Avrupa’dan geleceği söylenen 1 milyon kişiyle yüzde 250’e çıkması belki ev sahiplerini mutlu eder ama iktidar partisinin işine yarar mı, çok emin değilim.
Ama endişelenmeyin, Avrupa’da bu kış gazı kesileceği için 1 milyondan fazla kişinin Türkiye’ye geleceği iddiası zaten doğru değil. Almanya, Rusya-Ukrayna savaşının başlamasından sonra yaptığı 15 milyar Euro’luk dev yatırımla gaz depolama kapasitesini ciddi oranda artırdı. Yaz aylarında depolarını yüzde 80 oranında doldurmayı başardı, önümüzdeki kışı gaz kesintisine gitmeden atlatacak bir seviyeye ulaştı. Diğer Avrupa ülkelerinde de durum farklı değil. Bu grafik hangi ülkede depoların ne kadar dolu olduğunu göseriyor (Kırmızı sütun rezervlerin doluluk oranı, yeşil sütun tüketim):
Rusya’nın Avrupa’ya verdiği gazı geçtiğimiz hafta birdenbire kesmesinin ardında zaten bu gelişme var. Rusya durumu fark etti, özellikle Almanlar depolarını fullemeden gazı kesti.
Ama galiba geç kaldı, Avrupa bu kışı büyük bir kesintiye gitmeden atlatacak. Yani ev sahipleri için üzgünüm ama bu kış Türkiye’ye 1 milyon Avrupalı konut almaya gelmeyecek. “İlahi adalet” başka bahara kaldı.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yiğit Bulut’a söylemeyin ama seçime çeyrek kala bu AKP için kötü değil iyi bir gelişme.