CHP, yerelden genele iktidar modeli kurabilir

İktidar ittifakı, İstanbul Maltepe’deki yeniden sayımı engellemek için, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) talimatlarını dikkate almayarak her türlü engellemeyi yapıyor. Bunu yaparken içine düştüğü çelişkiyi önemsemiyor.

Maltepe’de sandıkların yeniden sayılmasını isteyen AK Parti, sandıkların yeniden sayılmasını engelleyen de yine Ak Parti ve ittifak ortağı MHP!

Bunun bir sonu olmalı. YSK devreye girmeli,  yetkisini kullanıp yeniden sayımı sonuçlandırmalı ve sonucu da ilân edip, kazanan adaya mazbatasını vermeli.

Bir belediye başkanlığının iki kaybedeni veya iki kazananı çıkamayacağına göre, kazananı ilân etmek YSK’nın sorumluluğundadır.

İstanbul süreci devam ederken, seçimi kazanan diğer CHP’li belediye başkanları görevlerine başladı.

CHP açısından yerelde olduğu gibi, merkezi iktidarı da kazanmak açısından önemli bir fırsat yakaladığı açık.

Bu fırsat nasıl değerlendirilebilir ?

YENİ YEREL İKTİDAR MODELİ

CHP’nin kazandığı illere bakılınca, Türkiye’nin sosyoekonomik ve sosyokültürel yaşamında çok büyük ve ağırlıklı bir yere sahip oldukları görülüyor.

Türkiye nüfusunun  yarısının yaşadığı; sanayisinin, ticaretinin, eğitiminin, sosyokültürel yaşamının en gelişmiş olduğu illeri kapsayan CHP’nin yerel iktidar alanı, bir sonraki seçimde merkezi iktidarı hedefleyen bir model oluşturmaya uygun bir temel olarak değerlendirilebilir.

CHP’nin, Millet İttifakı'nın desteğiyle kazandığı metropollerin Türkiye’nin gayrisafi milli hasılasındaki (GSMH) payı yüzde 65-70 aralığında, nüfusu ise Türkiye nüfusunun yüzde 49 olarak hesaplanıyor.

CHP, böyle etkin bir ekonomik ve sosyal temel üzerinde yerel yönetim başarısı sağlayabilirse, ilk genel seçimde -aynı ittifakla-  merkezi iktidarı da kazanma olasılığını çok artırabilir.

YERELDEN GENELE İKTİDAR MODELİ

Muhalefet partileri devraldıkları belediye çevrelerinde; Türkiye genelinde hayat pahalılığı, işsizlik, eğitimsizlik ve sosyal güvencesizlik olarak sıralanan temel sorunlarının çözümüne katkı sağlayabilir, böylece bir başarı öyküsü yaratabilirlerse, genel iktidara doğru bir yol döşemiş olurlar.

İktidar partisinden 11 metropol dahil olmak üzere önemli belediyeleri devralacak olan CHP’nin kucağında bulacağı ilk sorun, kaynak sorunu olacaktır. Ayrıca, iktidar partisi CHP’nin yöneteceği belediyelere genel bütçeden ayrılması gereken payların oranları ve ödemeleri konusunda sorun çıkarabileceğini seçim kampanyasında ilân etmiş durumdadır.

Bu nedenle, metropoller başta olmak üzere CHP’li yeni belediye başkanlarının bir kaynak tespiti yapmaları gerekecektir. Bu amaçla yerel yönetim kaynaklarının nasıl kullanıldığının incelenmesi, güvenilir denetim kurumları tarafından denetlenmesi ve kaynak israfının durdurulması gerekecektir.

Kaynak tasarrufu ile sağlanacak olanakların yanı sıra, belediyeler arası dayanışma, işbirliği; üretimde karşılaştırmaları üstünlükler ilkesine göre uzmanlaşma, doğrudan belediye kaynakları ile kamusal yatırım  ve belediye şirketleri yoluyla, sorumlu oldukları iller açısından üretimi ve ihracatı artıracak, ek istihdam sağlayacak bir ekonomi yaratabilirler.

ÜRETİMİN, İHRACATIN VE İSTİHDAMIN ARTIRILMASI

İstanbul’un, İzmit’in, Bolu’nun, Ankara’nın, Antalya’nın, Adana’nın, Mersin’in ve Trakya’nın oluşturduğu bir sosyoekonomik alan, Türkiye ekonomisini önemli ölçüde etkileyecek güce sahiptir.

Bu alanlarda tarımsal ve sınai üretimi ile ihracat, yerel yönetimlerin öncülüğü ve katkısıyla artırılırsa bu ekonominin genelini etkiler.

Bu metropollerin kırsal çevresindeki tarımsal faaliyet, üretim ve satış kooperatifleriyle güçlendirilebilir. Organik üretim ve aracısız dağıtım ve pazarlama ile gıda fiyatları düşürülebilir; TANZİM satışların eskiden olduğu gibi yerel yönetimler eliyle kurumlaştırılması gıda fiyatlarını düşürür, orta ve alt gelir gruplarında ferahlık sağlar.

Belediye şirketleri nepotizmden kurtarılarak, halk için üreten şirketlere dönüştürülürse, ek istihdam yaratılır ve işsizlik sorununun çözümüne büyük katkı sağlar.

Kooperatifler yoluyla ekonomim demokratikleştirilmesi ve sosyal nitelik kazanması sağlanabilir.

Cumhuriyetin temel niteliklerinden aşınmasının temel kaynağı olan genel eğitim, meslek kazandırma kursları, okul öncesi eğitim ve öğrenci yurtlarının bilimsel temelli çağdaş kurumlara dönüştürülmesi, öğrenci burslarına yönelik organizasyonlar yeni bir yerel yönetim modeli oluşturabilir.

Çağdaş demokrasi yaklaşımının yerelde; yüzyüze, çoğulcu ve katılımcı bir modele evrildiği günümüzde, yerel yönetimlerde oluşturulacak, ekonomik,sosyal ve kültürel yeni bir iktidar modeli Türkiye’de genel iktidar modeline ulaşabilir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Fikret Bila Arşivi