Fatih Ertürk
“3 Y ile geldiler beddua ile gidiyorlar…!”
Siyaset hayatımızda seçimleri liderler ve sloganlar kazanırdı. Her seçim dönemine bir siyasi partinin sloganı damga vurmuştur. Ve o slogan hafızalara kazınmış; daha sonraki siyasi mecralarda siyaset yapanlara yol gösterici olmuştur.
1950’li yıllardan günümüze seçimler için siyasi partiler tarafından binlerce slogan üretildi. Örneğin; Selçuk Milar tarafından 1946’da DP için hazırlanan “Yeter..! Söz Milletindir” slogan ve afişi siyasal tarihimizin ilk sloganı olarak kabul edilmiştir. “Dur” anlamında el işareti ve üzerinde yazılan “Yeter! Söz milletindir” sloganı, DP’nin 1950’li yıllardaki üç seçime damgasını vurmasını sağladı. Bu slogan yıllar içinde AP, DYP, ANAP ve AK Parti olmak üzere birçok parti tarafından da çeşitli değişiklikler yapılarak kullanıldı. Bu afiş aynı zamanda o dönem parti lideri resmi kullanılmadan hazırlanan ilk afiş oldu.
Müzik ilk kez 1965 seçimlerinde kullanıldı. O seçimlerde Türkiye İşçi Partisi (TİP), “Yarının Şarkısı” isimli parçayı kullanarak propaganda yaptı. Bu kampanya aynı zamanda müziğin kullanıldığı ilk seçim kampanyası oldu. 27 Mayıs 1960 darbesinin ardından DP yerine kurulan AP, 1965 ve 1969 seçimlerinde birinci parti olarak çıktı. İsmet İnönü’lü CHP’nin varlık gösteremediği 1960’lı yıllara Süleyman Demirel damgasını vurdu. Ve o dönemde AP tarafından kullanılan, CHP ve İsmet İnönü’ye atıf yapılan “Ağlama değmez Paşa, Çoban Sülo geçti başa” şarkısı büyük beğeni topladı. 1960’lı yıllara damga vuran Demirel’in seçim kampanyaları ise; o dönemin yüzde 70 çoğunlukla köylerde yaşayan seçmene yönelikti. Demirel; “Su ve yol ana davamızdır” slogan ve afişleriyle seçmenden oy aldı. Bu dönemde CHP’nin kullandığı “Ortanın solu” kampanyası da ilgi topladı.
O dönemde siyaset bugünkü kadar kaba, argo, küfürlü ve hakarete maruz değildi.
1973 yılındaki seçimde CHP’li Ecevit de müzikli propaganda yürüttü. “Halkçı Ecevit” sloganlarıyla halktan destek isteyen Ecevit için meydanlarda ise, “Sev kardeşim” ve “Hayat bayram olsa” şarkıları kullanıldı. Bu kampanyalar 1973’te Ecevitli CHP’ye birincilik getirdi. Ecevit sonraki dönemlerde ise “Ak Günler” kampanyasını yürüttü. Ama Ecevit deyince akla gelen ve halka mal olan tek sözcüklü slogan ise; “Karaoğlan” oldu.
1980’li yıllar ise, Turgut Özallı yıllar oldu. ANAP, o dönem kampanyalarında üzerine siyasi sözler yazdırdığı, dönemin popüler bestelerini kullandı. O dönemde “Arım Balım Peteğim” parçası büyük ilgi gördü. Özal ayrıca Başbakan seçildikten sonra ayda bir TRT’de yayınlanan “İcraatın İçinden” isimli programla yaptığı çalışmaları anlattı. Bu programlarda Özal’ın elinde kalem tutarak konuşması hafızalara kazındı.
1987 seçimlerinde Türkiye’de en etkili propagandalarından biri de SHP’nin yürüttüğü “5 yıl daha limon gibi sıkılmaya gücünüz var mı?” reklam kampanyası oldu. Ayrıca; “Süpürün bunları” sloganı altında mitinglere süpürge ile gelen “Aslan Sosyal Demokrat”’lar halkın gönlünü kazandı. Büyük bir yankı uyandıran kampanya SHP’ye seçimlerde ikincilik getirdi. SHP ayrıca 1991’deki seçimlerde ise, “Yok birbirlerinden farkları” mesajı vermek için iç içe geçmiş liderlerin resimlerinin bulunduğu matruşkaları kullandı.Sağın ilk ciddi yenilgisi bu dönem yaşandı.
Meydanlarda kendisiyle sembolleşen fötr şapkasını elinden hiç düşürmeyen Süleyman Demirel’li DYP’nin en önemli projesi ise, “Her eve iki anahtar” ve “Ekonomiyi 500 günde düzlüğe çıkarma” sözü oldu. Bir ev bir arabayı sembolize eden bu kampanya DYP’ye 1991 seçimlerinde birincilik getirtti. Demirel’in Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından yerine gelen Tansu Çiler, vaatleri daha da ileriye götürerek, iki anahtarın yanı sıra bir de “Her mahalleye bir milyoner” sözünü verdi. 1991’deki seçimlere Mesut Yılmaz başkanlığında giren ANAP, dönemin en popüler bestelerinden “Haydi bakalım” ve “Aboneyim” parçalarına siyasi söz yazdırarak seçim meydanlarında kullandı.
Refah Partisi ise, 1991 seçimlerinde kampanyalarında “Adil Düzen” sloganını işledi. Bu kampanya özellikle 1994 yerel seçimlerinde RP’nin İstanbul ve Ankara başta olmak üzere birçok büyükşehri almasının yanı sıra, bir yıl sonra yapılan genel seçimlerde birinci parti olmasını sağladı.
Türkiye’nin en ilginç seçimi ise, şüphesiz 2002 yılında yapıldı. 1999 seçimlerinde yüzde 10’luk barajı geçip TBMM’ye girmeyi başaran DSP, MHP, RP, ANAP ve DYP 2002 seçimlerinde meclis dışında kaldı. 2002 seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki AKP yüzde 35’lik oy çoğunluğu ile meclisin yüzde 65’ini ele geçirdi ve bir daha bırakmadı.
Peki AKP’nin ana seçim sloganı neydi diye sorarsanız; “3Y” idi. Yani; “Yolsuzluk, Yoksulluk ve Yasaklarla Mücadele”.
Sizi de gülümsetti değil mi…!
Bir de; “Her şey Türkiye için” ve “Durmak yok yola devam” sözleri vardı ama pek de önemsenmedi.
Benim çok sevdiğim bir hemşerim var. Adı telefonumda Yoğurtçu Halil Abi diye yazar. Beni telefonda kısa bir süre arar ve siyasi saptamasını yaptıktan sonra aynı hızda telefonunu kapar. Dedikleri de son 10 yıldır adım adım çıktı.
Yoğurtçu Halil Abi (yaşı 80’e dayandı Allah uzun ömür versin) dün yine beni aradı ve çok kısa konuştu.
Burada ağır olan açılış ve kapanış sözlerini vermeyeceğim ama özetle şöyle dedi;
“Evlat; bunlar 3 Y ile milleti kandırarak geldiler ama inan bana beddua ile gidiyorlar”.
Bakalım yine Yoğurtçu Halil Abi haklı çıkacak mı…?