12 yaşındaki çocuğa tecavüz eden imam tutuksuz yargılanıyor.
Aktarıldığına göre hakim "Beraat etse de suçsuz olmadığı anlamına gelmez, üst mahkemeye gidin" demiş. Düşünsenize ailesi, 12 yaşındaki kızlarını Kuran öğrenmesi için yazın camiye göndermiş. İmamı 30 yıldır tanıyor, güveniyorlarmış. İmam kızın cami temizliğine kaldığı bir günü seçmiş çirkin yüzünü göstermek için. Çocuğu ışığı olmayan karanlık depoya göndermiş, kendisi de gitmiş ardından… Tecavüz ettikten sonra da otoyol kenarına bırakmış…
Aradan zaman geçmiş ve rehber öğretmenin yatılı okuyan kızın uyuyamadığını, sürekli huzursuz olduğunu fark edip, üzerine gitmiş olayın. Ailesiyle görüşünce öğrenmiş küçük kızın üç kez intihara kalkıştığını.
Savcı, delillerin ışığında imam Mehmet Doğan’ın “çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişi hürriyetinden yoksun bırakma” suçlarından cezalandırılmasını talep etmiş. Deliller toplanmış, suça dair önemli kanıtlar çıkmış ortaya. Ama hakim savcının, yeniden tutuklanması talebini reddetmiş. Gerekçesi de daha önce bir süre tutuklu kalması ve delillerin toplanmış olması. Ayrıca hakim itiraz eden mağdur çocuğa da “Yerine otur, sus konuşma” diye bağırmış ve duruşmayı 29 Mart'a ertelemiş.
Zanlı imamın avukatı ise Çukurova AKP İlçe Başkanı… Duruşmayı izleyen CHP Milletvekili Ali Mahir Başarır, şüpheli şahsın mahkemeye gelmediğini belirtirken, ''Bu şahsı kim koruyor?" sorusunu soruyordu.
Sonuçta ülkemizde bir cami imamının, bir ibadethanede bir kız çocuğuna tecavüz ettiği iddiasıyla yargılanıyor. Buna rağmen serbestçe yaşantısını sürdürebiliyor, imam olarak faaliyetine devam ediyor. Ülkemizde bir kız çocuğu şefkat değil hoyrat bir şekilde yargıyla-devletle tanışıyor ve buna herkes seyirci kalıyor.
Sözün bittiği yer.
İçişleri Bakanlığı, 'Dünyada ve Türkiye'de kadın cinayetleri 2016-2017-2018 verileri ve analizi raporu' yayınlandı. Üç yılda 726'sı polis, 206'sı jandarma kayıtlarına geçen toplam 932 kadın cinayeti işlendiği belirtiliyor raporda. En çok dikkatimi çeken veri, maktuller arasında 0-17 yaş hanesinin bulunması.
Maktullerin yaş aralıklarına dağılımları (%)
0-17 yaş %8,6
18-25 yaş %19,2
26-35 yaş %25,7
36-45 yaş %20,2
46-55 yaş %12,4
56-65 yaş %6,9
66+ %7,1
Çocuklarla ilgili bu veride, yüzde kaçının 'cinsel motif'li cinayet olduğu belirtilmemiş ancak cinayet saikleri (motif) başlığında cinayetlerin en çok psiko-sosyal ve cinsel motiflerle işlendiği ortaya konmuş.
Ülkemizde istatistiklerle ilgili büyük bir sıkıntı olduğunu da belirtelim, kadın cinayetleri hakkında çalışma yapan uzmanlar cinayetlerin sebeplerinin karartıldığını, intihar süsü verildiğini dolayısıyla istatistiklerin yeterli olmadığını vurguluyor.
Sonuçta büyük bir şüphe daha ortaya çıkıyor ve çocukları koruyamadığımız gerçeğiyle baş başa kalıyoruz.
İnfial yaratan Tarsus haberini aktarırken 'sözün bittiği yer' demiştim, şimdi eklemek istiyorum;
Sözün bittiği yerde yapılacak çok şey var. En önce çoğalacağız ve mahkemelerde mağdur olmuş ailelere kadınlara destek olacağız, onları yalnız bırakmayacağız. Yan yana gelelim, gerisi gelir.
Dava bitmediğine göre mücadeleye devam etmeliyiz. Mahkeme koridorlarında ve duruşma salonunda yaşananları, yargının kabul edilmesi mümkün olmayan tutumunu sergilemeliyiz. Farkındalık ancak böyle artırılabilir…
