Erdoğan kabullendik dedi, kestirip attı…
Neyi kabullendi?
Yüksek faizi!.. Buna kabullenme denmez, teslim bayrağını çekti denir…
Gerçi ‘ben hala aynı fikirdeyim. Maliye Bakanımızın düşünce noktası’ diyerek dik durmaya çalışıyor
ama kesmez…
2019 yılının temmuz sıcağına dönelim. Murat Çetinkaya’yı neden görevden aldı?
Laf dinlemediği için!.. Sistem değişti dedi, Merkez Bankası’nın bağımsızlığına son verdi. Gerekçesi
‘halka ben hesap veriyorum’ idi.
Yani tek kişilik hükümet olarak sorumluluk ona ait. Mehmet Bey’in düşünce noktası sorumlu değil!
Çünkü Mehmet Bey bürokrat.
(Yeri gelmişken bi parantez açayım. Aslında bakanların ne oldukları belli değil. YSK kamu görevlisi
saymadı. Seçilmiş de değiller. Peki statüleri ne? Cumhurbaşkanı’nın sekretaryası. Peki kamu görevlisi
değillerse devletten nasıl maaş alıyorlar? Bu soruya YSK yanıt versin diyeceğim ama vermez.
Parantezi kapattım)
Gaye Hanım ile Mehmet Bey faizi artıracak. Kulislere sızan bilgilere göre fena halde artıracak. Politika
faizini yüzde 25’e çıkaracakmış. Belki yüzde 30’a…
Faizi yüzde 19’a çıkardı diye gece yarısı Merkez Bankası Başkanlığı görevinden alınan Naci Ağbal’ın
günahı neydi? Adamcağız 132 günde gidiverdi.
Murat Çetinkaya faizi çıkardı diye gitti…
Yerine Gelen Murat Uysal faizi indirdi diye yolcu edildi…
Onun yerine gelen Naci Ağbal faizi çıkardı diye yollandı…
Son kurban Şahap Kavcıoğlu oldu. O da faizi indirdi diye gönderildi.
Merak edilen şu…
Faizi yükseltecek olan Gaye Hanım kaç gün kalacak?
Sorun MB Başkanları’nda değil. Sorun Saray’da… Faizi indirmek de kabahat, çıkarmak da…
Saray’ın daha doğrusu Erdoğan’ın bi karar vermesi lazım.
Ortodoks mu Heterodoks mu?
Çünkü, Ortodoks, Heterodoks falan derken olan millete oluyor. Tek adam yönetimine geçtiğimiz
günden beri ekonomi dikiş tutmadı. Ama bi beş yıl daha böyle gideceğiz; mecbur…
Biraz Ortodoks biraz Heteredoks…
Peki ayın 22’sinde faiz 25’lere çıkarılırsa işler rayına girer mi? Yabancı sermaye gelir mi?
Gelmez… Belki bir miktar sıcak para. O kadar.
Niye?
Güven yok… Erdoğan’ın ne yapacağı belli değil. Bir hafta sonu cumayı cumartesiye bağlaşan gece
yarısı bir bakmışız ki Gaye Hanım’ın da altına karpuz kabuğu konulmuş. Naci Bey gibi…
Peki güven nasıl sağlanır?
Basit… Bir: Merkez Bankası’nı yasayla yeniden bağımsız hale getirerek. İki: Şeffaflıkla. Üç: Yeniden
hukuk devletine dönerek.
Milletvekili seçilen Can Atalay’ı keyfi nedenlerle hapiste tutarsan. İstanbul Anakent Belediye Başkanı
İmamoğlu’na sudan sebeplerle siyaset yasağı getirip saf dışı bırakmaya çalışırsan. Yargı iktidarın isteği
doğrultusunda karar verirse ne dersen de, ne yaparsan yap işe yaramaz.
Benden söylemesi…