Erdoğan'dan özel hastane övgüsü: Sermayenin rengi olmaz
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da Medistate Çekmeköy Hastanesi’nin açılış töreninde konuştu. Sağlık sisteminde kamu-özel iş birliğini öven Erdoğan, konuşmasının önemli bir bölümünü muhalefete ve yerel yönetimlere ayırdı. Erdoğan, vatandaşın cebini yakan özel hastane ücretleri tartışmalarının gölgesinde, "Parası olanın değil ihtiyacı olanın hizmet aldığı bir sistem kurduk" dedi.
"SERMAYENİN RENGİ OLMAZ"
Açılışta yaptığı konuşmada hastanenin teknik kapasitesine değinen Erdoğan, 150 yataklı (nörolojik bilimler merkeziyle 200’e çıkacak), 16 genel ve 13 yeni doğan yoğun bakım ünitesine sahip hastanenin İstanbul’a hayırlı olmasını diledi. Ancak konuşmanın seyri hızla siyasi bir zemine kaydı. Sağlıkta özelleştirme eleştirilerine sert çıkan Erdoğan, "Eskiden olduğu gibi sermayeyi renklerine göre tasnif etmeyen, yatırımcılar arasında yerli-yabancı ayrımına gitmeyen, ülkenin hayrına olacak her işi, her projeyi destekleyen bir iktidar olarak bu yatırımları çok kıymetli görüyoruz. Özellikle sağlık alanında vatandaşlarımızın kaliteli sağlık hizmetlerine erişimini kolaylaştıran her türlü çabayı takdirle karşılıyoruz." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, muhalefetin kamuculuk anlayışını "1960 ve 70’lerin jargonlarına hapsolmakla" eleştirerek şunları söyledi:
Şimdi biz böyle konuşunca nedense birileri rahatsız oluyor. Ülkemizde hangi alanda olursa olsun özel teşebbüs deyince hemen eleştiri oklarını çeken, hemen saldırıya geçen bir kesim var. 1960 ve 70’lerin jargonlarına hapsolmuş bu çevreler, güya kamuculuk adına son derece yanlış bir şekilde her türlü özel girişime karşı çıkıyorlar.
Özel sektör okul yapar, hastane yapar; kamuyla iş birliği içinde yol, köprü, havalimanı yapar; bakarsınız bunlar anında kötülemeye başlar. Ama makul, mantıklı, pratik ve sürdürülebilir hiçbir öneri de getirmezler. Türkiye’nin ufkunu açacak, ekonomimize katma değer sağlayacak, millete ve memlekete faydası dokunacak hiçbir projeleri, hiçbir fikirleri yoktur.
Biz 23 yıl boyunca attığımız her adımda, hayata geçirdiğimiz her eserde, özel sektörümüzle iş birliği içinde ülkemize kazandırdığımız her yatırımda bunlarla çok sık muhatap olduk. Nasıl elinde çekiç olan her şeyi çivi görürse, bunlar da her konuyu getirip bir şekilde özel teşebbüs düşmanlığına bağladılar. Oysa asıl kamuculuk sermaye düşmanlığı yapmak değil, gerektiğinde özel sektörle el ele verip kamu yararına değer üretmek, halkın hayatını daha güvenli, daha huzurlu hale getirmek, temel hizmetleri en uygun şekilde, en üst kalitede vatandaşına sunabilmektir.
Erdoğan imzayı attı: Şirketlerin borçlarına yapılandırma geldi!
SALGIN VE DEPREMİ ÖRNEK GÖSTERİP AVRUPA’YI ELEŞTİRDİ
Sağlık sisteminin gücünü savunurken pandemi ve deprem süreçlerini referans gösteren Erdoğan, Avrupa ülkelerinin sağlık sistemlerinin çöktüğünü, Türkiye’nin ise bu süreci başarıyla yönettiğini savundu. Erdoğan şu ifadeleri kullandı:
Biliyorsunuz etkilerini halen atlatamadığımız küresel bir salgın yaşadık. Tüm dünyayı kasıp kavuran ve milyonlarca insanın hayatını kaybettiği bu salgın, ülkelerin hem ekonomisini hem de sağlık sistemini test etti. Sağlık sistemi zayıf olan ülkeler salgın döneminde ağır bedeller ödedi. Senelerdir bize örnek gösterilen, muhalefetin hala öve öve bitiremediği Avrupa’da hangi trajik sahnelerin yaşandığını hepimiz hatırlıyoruz.
Türkiye son asrın en büyük sağlık krizi olan koronavirüs salgınını en iyi yöneten ülkelerden biri oldu. Bu süreçte kamu-özel fark etmeksizin sağlık altyapısının önemini hepimiz bizzat tecrübe ettik. Devlet ve şehir hastanelerimizle birlikte özel sağlık kuruluşlarımız salgını başarıyla yönetmemizde gerçekten kritik roller üstlendi.
6 Şubat depremlerinde de benzer durumlarla karşılaştık. Acil afet durumlarında özel hastanelerimiz Sağlık Bakanlığımızın yürüttüğü koordinasyonla ciddi yük aldı. Buradaki hizmet bedelleri devletimiz tarafından karşılanarak en iyi sağlık hizmetini, ilave maddi bir külfet oluşturmadan halkımıza sunduk."
Türkiye’nin sağlıkta "farklı bir ligin oyuncusu" olduğunu belirten Erdoğan, son 23 yılda sadece İstanbul’a 170 milyar liralık sağlık yatırımı yapıldığını, devam eden projelerle bu rakamın 250 milyar liraya çıkacağını kaydetti.
SAĞLIK TURİZMİNDE "AÇGÖZLÜLÜK" UYARISI
Konuşmasının son bölümünde sağlık turizmi verilerini paylaşan Erdoğan, 2023’ün ilk 9 ayında 1,1 milyon kişinin şifa bulmak için Türkiye’ye geldiğini ve 2,2 milyar dolara yakın gelir elde edildiğini açıkladı. Ancak bu noktada sektördeki "merdiven altı" uygulamalara ve fahiş fiyatlara da üstü kapalı değindi.
Sağlıkta ticarileşmenin getirdiği riskleri "müessif haberler" olarak niteleyen Erdoğan, şu uyarıda bulundu:
"Hükümet olarak sağlık hizmetlerinin sunumunda kara düzen çalışan kim varsa, tespit ettiğimiz an gözünün yaşına bakmıyoruz."
Erdoğan konuşmasını, "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" düsturuyla hareket ettiklerini ve sağlık hizmetlerini 86 milyon için birinci sınıf hale getirmeyi amaçladıklarını belirterek sonlandırdı.