KPSS'de yaşanan skandalın ardından ÖSYM Başkanı Halis Aygün görevden alınmıştı. Bugün yeni ÖSYM Başkanı Bayram Ali Ersoy ise 31 Temmuz'da gerçekleşen oturumlar ve sonraki oturumların iptal olduğunu duyurmuştu.
Tüm bu yankılar sürerken KPSS skandalına ilişkin yeni iddialar ortaya atıldı.
TBMM'de düzenlenen basın toplantısında konuşan CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, "ÖSYM cemaatlerin ve tarikatların birbirlerine yaptıkları operasyonlara sahne olmaktadır. Bu konunun da kendi içlerinde yapılan bir operasyon olabileceğini de bir köşeye not etmek istiyorum” iddiasında bulunarak, "Devletin tüm bakanlıkları ve kurumları cemaatler arası savaşa sahne olmaktadır" dedi.
Mustafa Adıgüzel ise konu ile alakalı şu açıklamayı yaptı:
"AKP bir siyasi parti ya da siyasi oluşum değildir. AKP çeşitli cemaat ve tarikatların bir üst kuruluşu niteliğinde bir organizasyondur. Rant paylaşımını, koltuk paylaşımını, parselleşmeyi yöneten bir kurumdur. Bütün bakanlıklarda ve kurumlarda AKP'nin izdüşümünü görebilirsiniz. AKP nasıl cemaatler ve tarikatlar arasında bölüşülmüşse kurumlar da bu şekilde bölüşülmüştür. Geçmişte FETÖ ağırlıktaydı şimdi onun boşalttığı alanlara başka tarikat ve cemaatler girmiştir. Bu yüzden Sayın Erdoğan'ın ÖSYM Başkanını görevden alması ‘neden soruları sızdırdın?’ tepkisi değil ‘neden soruları acemice sızdırdın?’ tepkisidir. FETÖ gitti maşa düştü gerçek el ortaya çıktı. Yani FETÖ'nün eğitimli kadrolarının daha ustaca yaptığı bu işlerde şimdi acemilikler yapılmaktadır. Bu nedenle ortaya dökülmektedir. ÖSYM başkanının görevden alınmasından sonra bu işi daha ustaca yapan yani soruları daha gizlice çaldıran kişiler göreve gelecektir. ÖSYM cemaatlerin ve tarikatların birbirlerine yaptıkları operasyonlara sahne olmaktadır. Bu konunun da kendi içlerinde yapılan bir operasyon olabileceğini de bir köşeye not etmek istiyorum.
'Devletin tüm bakanlıkları ve kurumları cemaatler arası savaşa sahne olmaktadır'
Bazı sorular noktasına virgülüne kadar aynı olduğu gibi örneğin 26. sorunun sırası dahi aynı. Artık bu bir acemilik olamaz bir operasyon da olabilir. Bir önceki Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'u uyardım. Sizi cemaatler getirdi cemaatler götürecek dedim. Yıldırım Kaya başkanımızın talebini bir kere daha güçlü bir şekilde tekrar etmek istiyorum. Eğer ÖSYM Başkanını görevden alıp Devlet Denetleme Kurumu'nu göreve çağırıyorsanız Milli Eğitim Bakanı'nın orada ne işi var? İşin başı o zaten. Devletin tüm bakanlıkları ve kurumları cemaatler arası savaşa sahne olmaktadır.”
'ÖSYM’yi ele geçirmek için kurulan bir tuzak olabilir mi?'
Gazeteci Timur Soykan ise sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarla bir analiz yaparak, benzer bir iddiayı dillendirdi. Soykan, “KPSS olayı bazı tarikatların ÖSYM’yi ele geçirmek için kurduğu bir tuzak olabilir mi? Çok komplo teorisi gibi görünebilir ama bu ihtimali göz önünde bulundurmayı gerektiren gelişmeler var” dedi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın’ın bugün Habertürk’ü hedef gösteren 27 tweetlik serisinden söz eden ve bu serideki bir tweete dikkat çeken Soykan, “Bir tanesi çok çarpıcı. Semih Yalçın'ın tweet’i şöyle yorumlanabilir: MHP, Berhan Şimşek’in anlattığı bilgileri programın moderatörü, Habertürk Yayın Yönetmeni Kürşad Oğuz’a kendilerinin verdiğini anlatıyor. Bu bilgileri Şimşek anlatınca tepki gösteriyor” ifadelerini kullandı.
Soykan’ın bahsettiği bilgi ise görevden alınan ÖSYM Başkanı Halis Aygün’ün MHP’li olması ve Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer ile anlaşamaması.
“Yani MHP, KPSS olayının Milli Eğitim Bakanı ve tarikatların ÖSYM Başkanı’nı görevden aldırmak için uyguladığı bir kumpas olduğunu mu iddia ediyor? Öyleyse bu Cumhur İttifakı’nda çok büyük bir gerilimi ortaya koyuyor” Soykan, değerlendirmesini şöyle sürdürdü:
"Zaten olayın başından beri Cumhurbaşkanı ve AKP, normal reflekslerinden çok farklı hareket ediyor. Pek çok devasa skandalda bakanlara, kadrolara sahip çıkan Erdoğan, Devlet Denetleme Kurulu’nu harekete geçirdi ve ÖSYM Başkanı’nı hemen görevden aldı. Gerçekten garip.
Söz konusu program sırasında, yani dün akşam Twitter’da bir sosyal medya kampanyasını görmüş ve mana verememiştim. #MahmutÖzerSeninleyiz diye binlerce paylaşım yapılmıştı. Milli Eğitim Bakanı için ilk defa kampanya gördüm.
Belki de en önemlisi Türkiye KPSS olayı ile çalkalanırken MHP'den ve Devlet Bahçeli'den hiçbir açıklama gelmemesi. Çok derin bir sessizlik ve çok ilgi çekici. Bahçeli halen bu konuda açıklama yapmadı.
Sonuç olarak KPSS olayı Cumhur İttifakı'nda büyük gerilime neden olmuş gibi görünüyor. Yani geriye çok önemli bir soru kalıyor: KPSS skandalı bazı tarikatların ÖSYM’yi ele geçirmek için kurduğu bir kumpas olabilir mi? Yeni ÖSYM Başkanı’nın profiline bakınca şüphe büyüyor.
ÖSYM Başkanlığı’na atanan Prof. Dr. Bayram Ali Ersoy, İsmailağa Cemaati’nin sohbetlerine katılıyor, İlim Yayma Cemiyeti ile sıkı ilişkileri var. Cihannüma Derneği’nde etkin bir isim.
Muhalefet ve toplum, KPSS olayına tepki gösterirken yeni bir tuzağa düşürülüyor olabilir mi? Aslında iktidarın ve tarikatların hamleleriyle soruların çalınacağı yeni bir kadrolaşmaya gidiliyor olabilir mi? Bu sorular akıldayken binlerce genç ve öğrencinin hayatı belirleniyor."