Barış Soydan
Kendinizi yüzde 7.6 büyüyen bir ülkenin vatandaşı gibi hissediyor musunuz?
Cumhurbaşkanı Erdoğan uyguladıkları ekonomi modelini anlatırken “Çin de böyle büyüdü” demişti. Dün açıklanan ekonomik büyüme oranı Türkiye’nin gerçekten de Çin’e döndüğünü ortaya koydu.
Türkiye İstatistik Kurumu dün Türkiye ekonomisinin bu yılın ikinci çeyreğinde, yani Mart, Nisan ve Mayıs aylarında yüzde 7.6 büyüdüğü açıkladı. Yabana atılacak bir büyüme oranı değil. Gerçi aynı dönemde yüzde 10’un üzerinde büyüyen ülkeler de var ama yüzde 7.6 da az buz değil.
Peki siz kendinizi yüzde 7.6 büyümüş bir ülkenin vatandaşı gibi hissediyor musunuz? Hayır, öyle değil mi? Maaşlı bir çalışan ya da emekliyseniz kendinizi büyümek ne kelime küçülen bir ülkenin vatandaşı gibi hissediyor olmalısınız. Son zamanlarda kimliğinizi kontrol ettiniz mi? Farkında olmadan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkarıp Afrika ülkesi vatandaşlığına geçirmiş olmasınlar?
Eskiden Türkiye’deki derin eşitsizliği anlatmak için “Bu ülkede bir Belçika, bir de Uganda var” derlerdi. Yüzde 7.6’lık büyüme oranı aklıma bu sözü getirdi. Kendinizi yüzde 7.6 büyümüş bir ülkenin vatandaşı gibi hissedemiyorsanız Türkiye’nin Uganda’sında yaşıyorsunuz demektir. Yüzde 7.6 büyüyenler ise Türkiye’nin Belçikası’nda yaşayanlar.
Gerçi aradan geçen sürede Uganda madencilik sayesinde zenginleşti, Türkiye’nin Zimbabwe’sinde yaşıyorsunuz diyelim.
Bu arada Belçika da biraz fakirleşti. Yüzde 7.6 büyüyenlere Türkiye’nin Kaliforniya’sında yaşamı yakıştıralım. Ekonomi Türkiye’nin Kaliforniya’sında yaşayanlara büyüyor. Dünya onlara güzel.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun ekonomik büyümeyle ilgili verileri bu bölünmeyi net bir şekilde ortaya koyuyor. Türkiye ikinci çeyrekte yüzde 7.6 büyürken emeğiyle geçinenlerin milli gelirden aldığı pay yüzde 32.6’dan yüzde 25.4’e düştü! Yani Türkiye yüzde 7.6 büyürken maaşlı çalışanlar yüzde 7.2 küçüldü!
Son bir yılda işgücü ödemeleri yüzde 66.4, artarken net işletme artığı/karma gelir ise yüzde 134.7 arttı. Bu sayede şirketlerin milli gelirden aldığı pay yüzde 49.2’den yüzde 54’e çıktı.
Türkiye’nin önde gelen şirketlerinin borsada açıkladığı ikinci çeyrek bilançoları bu durumu aslında bir ay öncesinden haber vermişti. Bununla ilgili halktv.com.tr’de yazdığım “İnanmayacaksınız ama ekonomi tıkırında” başlıklı yazımda bazı şirketlerin kâr artış oranlarını vermiştim:
İnanmayacaksınız ama ekonomi tıkırında
Kâr Artış Oranları
(2022 ilk 6 ay, bir önceki yılın aynı dönemine göre)
Yünsa: % 1400
Acıpayam Selüloz: % 750
Sasa: %758
Naturelgaz: %3039
Akbank: %414
Yapı Kredi %430
Şişe Cam: %251
Çemtaş %454
Erbosan % 161
Türkiye şirketlere, onların patronlarına, üst düzey yöneticilerine büyüyor. Geri kalan büyük çoğunluk ise sürekli irtifa kaybediyor. DİSK, çalışarak geçinenlerin milli gelirden aldığı yüzde 25.4’lük payın son 20 yılın en düşük seviyesi olduğuna dikkat çekti. Yani Türkiye “Yaşasın, büyüyoruz” derken aslında 20 yıl önceye döndü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Çin de böyle büyüdü” sözüyle kastettiği şeyi şimdi anlıyorum.