Uçaksız uçak gemisi

Erdoğan yavaş yavaş ‘son defa destek verin’ söylemini dillendirmeye başladı. Daha önce söyledi dün de yineledi. Anlaşılan o ki; seçime doğru kampanyaya dönüştürecek. Seçim stratejisinin ana gövdesine oturtacak.

20 yıldır bu ülkeyi yöneten siyasetçinin son bir kez daha diyerek oy istemesi ne kadar tutar? Üstüne üstlük son beş yıl ülkeyi tek başına olağanüstü yetkilerle yönetmişse…

Bir beş yıl daha yine tek başına yine olağanüstü yetkilerle yönetmek istiyor; ‘bu kadarı yeter artık’ denilmemesi için son kez sözü veriyor…

Aslında rakamları karşılaştırdığımız da Türkiye son beş yılda bozuldu. Son beş yılda ekonomi rayından çıktı. Son beş yılda adalet kalmadı. Son beş yılda yargı iyice siyasallaştı. Son beş yılda denetim mekanizması yok oldu. Son beş yılda kuvvetler ayrılığı ortadan kalktı. Son beş yılda üniversitelere keyfi atamalar yapıldı. Son beş yılda kurumların içi boşaldı. Son beş yılda bir kişinin iki dudağı arasından çıkan kanun oldu. Son beş yılda plan/program kalmadı; keyfilik esas oldu. Son beş yılda fakirleştik. Son beş yılda Avrupa’dan koptuk. Son beş yılda Merkez Bankası’nın rezervleri boşaldı.

Önce 128 milyar dolar satıldı, geçen yıl da kuru tutmak için 100 milyar dolar daha piyasaya verildi.

Kim ne derse desin son beş yıl kabustu…

Şimdi Erdoğan bir beş yıl daha istiyor.

Bir beş yıl daha yetki verirsek ne olacağımız meçhul…

Erdoğan’ın yaldızlı sözlerine bakmayın. İşine geleni ballandıra ballandıra anlatıyor. Başarı öyküsüymüş gibi pazarlıyor, işine gelmeyenin adını bile anmıyor…

Mesele dün ihracatı anlattı, TC tarihinin en büyük ihracatı gerçekleşti diye övündü. Ama ithalat sözcüğünü ağzına almadı. İthalattaki rekor artışı görmezden geldi. İşin gerçeği şu; dış ticaret açığı 100 milyar doları buldu.

100 yılın rekoru!..

Erdoğan kendi icadı olan ekonomik modelin başarılı olduğunu, krizi fırsata çevirdiklerini iddia ediyor ama meselenin temeline inmiyor.

İşin temeli ne?

Cari fazla vermek değil mi? Bütün model bunun üzerine kurgulanmadı mı? Cari fazla verecektik, cari fazla nedeniyle dolar düşecekti, dolar düştüğü için enflasyon aşağıya inecekti.

Hiçbiri olmadı. Cari açık 50 milyar dolarla tüm zamanların rekorunu kırdı.

Ama Erdoğan yine övünecek üç beş satır buluyor…

Dikkatiniz çekmiştir. Erdoğan enflasyonu 2023 sonunda yüzde 20’lere indireceklerini vaat etti. Tutmaz ya, hadi tutu diyelim.

Erdoğan enflasyonu tek haneye indirmek için kendi modelini devreye sokarken enflasyon kaçtı?

Yüzde 19…

Size bir soru: Erdoğan’ın eylül 2021’de 19 olan enflasyonu 2023 yılının Aralık ayında yüzde 20’lere indirme vaadi tutar mı?

Kimse kaybolan 1.5 yılın hesabını sormayacak mı?

Ama bu Erdoğan’a sorulamıyor. Gazeteciler sormayla cesaret edemiyor. Görürsünüz Erdoğan sahte cenneti seçim kampanyası yapacak, son kez diyerek duygu sömürüsünün daniskasına başvuracak.

Uçaksız uçak gemisi

Yıllardır, keyfi yönetim, plansız yönetim diye yazıyorum ya..

Somut örnek vereyim. Yeni amiral gemimiz TCG Anadolu göreve hazırmış. 240 metre uzunluğu 24 uçak veya helikopter inebilen. 4 mekanize çıkarma gemisi olan, daha bir çok üstün teknoloji ürünü silahı barındıran; yüzde 80’i Türk mühendislerin elinden çıkan baş yapıt…

Gurur verici… Alkışlamak lazım.

Uçak gemisi de denilebilir ama değil. Uçak gemileri gibi hantal değil. Hızlı, çabuk, manevra kabiliyeti yüksek. Yeni nesil diyebiliriz… 1200 personel görev yapacak.

Gemiye savaş uçakları sadece dikey iniş kalkış yapabiliyor. Mesela F 16’lar inemiyor, kalkamıyor!..

Gemi ona göre tasarlandı.

Soru şu: Türkiye’nin elinde dikey iniş kalkış yapan uçak var mı?

Yok…

Bu sebeple şimdilik helikopterler inip kalkıyor…

Peki bu gemi neden bu şekilde planlandı. Sebebini söyleyeyim bu modern uçak gemisi F35’ler için düşünüldü. Onlar için inşa edildi. Çünkü F35’ler dikey inip kalkıyor. Türkiye bu uçakların üretim organizasyonunun bir parçasıydı.

Üç F35 uçağının yapımı tamamlanmış geçen yıl teslim edilmesi gerekiyordu.

ABD vermedi, vermediği gibi Türkiye’yi programdan attı…

Sebep?

Rusya’dan S/400’ler aldık diye… Erdoğan Putin ile barışmak istiyordu S/400’leri aldı.

Anadolu gemimiz uçaksız kaldı.

Uçaksız uçak gemisine sahip ilk ülke olarak tarihe geçeceğiz.

Türkiye’nin elinde Anadolu gemisine inecek savaş uçağı olsaydı Savunma Bakanı helikopterle gitmezdi!.

Ankara dikey inip kalkan uçak bulup alırsa… Çok zor ama Washington’u ikna ederse teknoloji harikası Anadolu gemimiz uçağına kavuşacak.

Aksi takdirde, helikopterlerle, SİHA’larla idare edecek.

S/400’lerin zararını gördünüz mü?

Hem F 35’lerden olduk hem de uçak gemimiz uçaksız kaldı.

Keyfi yönetimin… Ortak akılı devreye sokmamanın… Geleceği hesaplamanın. Her şeye iki dudakları karar vermesinin son bedeli de bu…

Plan yok program yok,

Tek adamın ruh hali var, tek adamın keyfiyeti var…

Bedeli çok ağır oldu!...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mehmet Tezkan Arşivi