Sınav Sorusuna da ‘Propaganda’ Davası

Sınav Sorusuna da ‘Propaganda’ Davası
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Barış Ünlü hakkında, soruşturma açıldı.Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Barış...

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Barış Ünlü hakkında, soruşturma açıldı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Barış Ünlü hakkında, Abdullah Öcalan’ın 1978 ve 2012 yıllarında yazdığı iki ayrı yazının kıyaslanmasını istediği soru nedeniyle “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla dava açtı.

Ünlü, savunmasında, “Türkiye’de Siyasal Hayat ve Kurumlar” dersinde Kürt sorununu da işlediklerini belirterek sorduğu sorunun akademik etiğe uygun olduğunu söyledi. Savcının, sınavda sorulan sorunun “açık ve yakın tehlike” yarattığını ispatlamak gerekçesiyle kampüste çıkan çeşitli olayları örnek göstermesine de karşı çıkan Ünlü, “Şiddetin nedenlerini bilmek kişiyi şiddet yanlısı yapmaz” dedi.

Soruya dava

SBF öğretim üyesi Ünlü, 9 Ocak 2015 tarihinde “Türkiye’de Siyasal Hayat ve Kurumlar” dersinin final sınavında şu soruyu sordu:

“Abdullah Öcalan’ın yazmış olduğu 1978 tarihli ‘Kürdistan Devrimi’nin Yolu / Manifesto’ başlıklı broşürü ile 2012 tarihli ‘Orta Doğuda yeni sistem inşası olarak demokratik modernite’ başlıklı yazıyı, sömürge, ulus-devlet, devrimci şiddet, demokrasi gibi kavramları / olguları, yaklaşımları bağlamında kıyaslayınız. Bunu aradan geçen 34 yıl boyunca dünyada ve Türkiye’de yaşanan değişimleri ve Kürt hareketini/Kürt toplumunun yaşadığı değişimleri içerecek şekilde yapınız.”

Soruya ilişkin haberlerin ardından açılan soruşturma sonunda düzenlenen iddianamede, sınavdan önce ve sonra üniversitenin Cebeci Kampüsü’nde çıkan bazı öğrenci olaylarının tarihlerine yer verilerek “böylece ortada yakın ve gerçek bir tehlikenin bulunduğunun anlaşıldığı” savunuldu. İddianamede “Sözde Kürdistan” ifadesini kullanan Savcı Aytekin Cenikli, sınav sorusunun “polis, asker, doktor, çocuk toplumun her kesiminden insanları öldürmekte beis görmeyen PKK örgütünün sözde önderlik olarak tanıdığı” Öcalan’ın düşüncelerini meşrulaştırmaya ve “onun siyasal bir önder olduğunu zihinlere kazımaya dayalı” olduğunu savunarak soruyla PKK propagandasının yapıldığını ileri sürdü.

‘Akademik etik’ savunması

Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 3 Şubat Çarşamba günü hakim karşısına çıkacak olan Ünlü ise, savcılıktaki savunmasında, 5 yıldır verdiği derste yakın tarihin önemli sorunlarından olan Kürt meselesine de değinildiğini anlattı. Akademik etiğin en önemli ilkelerinden birinin, bir meseleyi anlamak için her bilgiyi kullanmak olduğunun altını çizen Ünlü “Bu metinler arasında, PKK’nin lideri olduğu –‘Çözüm Süreci’ adlı sürecin ve çeşitli Bakanların söylemlerinin de gösterdiği gibi- devlet tarafından da kabul gören Abdullah Öcalan’ın yazdığı metinler belki en önemlileridir. Bu kaynaklardan, devleti, toplumu ve bireyleri rahatsız edebilir diye yararlanmamak bilimsel tutum olamaz. Ben o metinleri okutmasaydım, akademik etikten ödün vermiş olacaktım. Derste tartışılan metinlerin sınavda sorulması ise mesleğimizin doğası gereğidir” dedi.

Ünlü, sorduğu soru ile kampüsteki olaylar arasında bağlantı kurulamayacağını da belirterek “Şiddetin nedenini öğrenmek kişiyi şiddet yanlısı yapmaz. Tam tersine, kişiyi o nedenleri ortadan kaldırmaya yönelik arayışa iter. Şiddetin nedeni anlaşılmadan sadece şiddetin kendisine odaklanılırsa, karşınızda imha edilmesi gereken bir düşman, bir şeytani insan görürsünüz. Bilim insanlarının, dünyanın her yerinde barışçıl insanlar olmaları tesadüf değildir. Çünkü onlar damgalamaktan ve yargılamaktan ziyade anlamaya çalışmaktadırlar” dedi.

Cumhuriyet