Özgür Özel: Uludere katliamı bir utanç olarak duruyor

Özgür Özel: Uludere katliamı bir utanç olarak duruyor
Şırnak Uludere'de 34 sivilin öldürüldüğü olayın yıl dönümünde bir mesaj yayımlayan Özgür Özel, "Acının dili, dini, ırkı olmaz" dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Şırnak'ın Uludere ilçesinde 14 yıl önce meydana gelen ve 34 sivilin hayatını kaybettiği bombardımana ilişkin sosyal medya hesabı üzerinden bir anma mesajı yayınladı.

Yaşanan olayın Türkiye'nin yakın tarihinde bir "utanç" olarak durduğunu vurgulayan CHP Lideri Özel'in paylaşımı şu şekilde:

"Şırnak Uludere-Roboski’de 14 yıl önce bombalanarak öldürülen 34 sivil yurttaşımızı rahmetle anıyorum.

Acının ve gözyaşının dili, dini, ırkı olmaz. Her acı hep birlikte Türkiye’nin acısıdır. Hüznümüz de sevincimiz de ortaktır.

Hala sorumluları korunan bu katliam Türkiye’nin yakın tarihinde bir utanç olarak duruyor.

Biz, mağdurların yanında olmaya devam edeceğiz. Bu ülkeye hep birlikte adaleti getireceğiz."

NE OLMUŞTU?

Kamuoyunda "Uludere Olayı" veya "Roboski Katliamı" olarak bilinen olay, 28 Aralık 2011 gecesi Şırnak'ın Uludere ilçesine bağlı Ortasu köyünde yaşandı. Türk Hava Kuvvetleri'ne ait F-16 savaş uçakları tarafından gerçekleştirilen bombardıman sonucunda, Irak sınırından Türkiye'ye geçiş yapan 34 sivil hayatını kaybetti.

34 SİVİL HAYATINI KAYBETTİ

Resmi makamlar, ölenlerin Irak'tan Türkiye'ye mazot ve sigara getiren bir kaçakçı kafilesi olduğunu açıkladı. Olayda hayatını kaybedenlerin 28'i Encü ailesine mensuptu. Bombardımandan yaralı olarak kurtulan tek isim ise Servet Encü oldu. Genelkurmay Başkanlığı, grubun PKK'nın kullandığı yolları kullanması nedeniyle "terörist" olarak değerlendirildiğini ve TSİ 21.37-22.24 saatleri arasında vurulduğunu belirtti.

1-2.jpg

HUKUKİ SÜREÇ VE TAKİPSİZLİK KARARI

Olayın ardından başlatılan hukuki süreçte Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı "görevsizlik" kararı vererek dosyayı Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı'na gönderdi. Askeri Savcılık, 7 Ocak 2013 tarihli kararında, TSK personelinin TBMM ve Bakanlar Kurulu kararları çerçevesinde hareket ettiğini, görevlerini yaparken "kaçınılmaz bir hataya düştüklerini" belirterek kovuşturmaya yer olmadığına (takipsizlik) karar verdi.

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu tarafından hazırlanan raporda da olayda "kasıt olmadığı" ifade edildi. Mağdur avukatlarının Anayasa Mahkemesi'ne yaptığı bireysel başvurular ise iç hukuk yollarının usulden reddedilmesiyle sonuçlandı.

TAZMİNAT VE AİLELERİN TEPKİSİ

Hükümet, olaydan sonra hayatını kaybedenlerin ailelerine tazminat ödeneceğini açıkladı. Ancak aileler, Başbakanlık tarafından önerilen toplam 4 milyon 182 bin liralık tazminatı "kan parası ve sus payı" olarak nitelendirerek kabul etmedi.

Olay dünya basınında geniş yankı uyandırırken, Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz durumu "felaket" olarak tanımladı. İnsan Hakları Derneği ve MAZLUMDER ise olayı "yargısız infaz" ve "toplu katliam" olarak raporladı. Katliamda yakınlarını kaybeden Ferhat Encü, daha sonra HDP milletvekili olarak meclise girerken, olayın aydınlatılması için kurulan Roboski-Der çalışmalarını sürdürdü.

Kaynak:Halk TV Haber Merkezi