Olay, 8 Ağustos günü İskenderun ve Arsuz ilçelerinde meydana geldi. İddiaya göre, bir süre önce cezaevinden çıkan Cengiz Karataş, Suriyeli eski eşi Swzan Zada'dan olan kızı Dilan Karataş’ı görmek istedi. Ayrı yaşadığı eşinin evine giden Karataş, kızını yanına alarak saat 16.00'da geri getireceğini söyledi. Karataş’ın söz verdiği saatte kızını geri getirmemesi üzerine Suriyeli anne durumu polise bildirdi. Cengiz Karataş ve kızını bulmak için çalışma başlatan polis, gece boyunca arama çalışmalarını sürdürdü ancak bir sonuç alamadı. İlçeye bağlı Şekere Mahallesi’ndeki ormanlık alanda 9 Ağustos günü öğle saatlerinde ağaca asılı bir ceset gören çevredekiler durumu polise bildirdi. İhbar üzerine bölgeye gelen ekipler, yapılan inceleme sonucunda ağaca asılı kişinin Cengiz Karataş olduğunu saptadı. Birkaç saat sonra ise polise Arsuz ilçesine bağlı Karaağaç Asri Mezarlığı’nda ağaca iple asılı şekilde bir kız çocuğu cesedi bulunduğu ihbarı geldi. Olay yerine giden polis ekiplerinin çalışması sonucu cesedin Cengiz Karataş’ın kızı Dilan Karataş’a ait olduğu tespit edildi. Baba- kızın cansız bedeni olay yerinde yapılan incelemelerin ardından otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu’na kaldırıldı.

“Ben nasıl dayanacağım”

Anne Swzan Zada, şiddet gördüğü gerekçesiyle Cengiz Karataş'tan 2 yıl önce ayrı yaşamaya başladığını ve kızını eşinin öldürdüğünü ileri sürdü. Gözyaşları arasında kızının cenazesini bekleyen anne, "Keşke ben ölseydim. Neden o küçük çocuğa kıydın cani katil. Benim ciğerimi yaktın. Bu baba değil, bu cani bir katil. Niye öldürdü o kadar eziyet etti, niye astı. Çünkü beni anneme götür dedi. Çocuğumu öldürdü. Beni de al yanına kuzum. Ben seni nasıl unutacağım? Ben gelini götürüyorum Kırkhan'a. Ben bir şehit alıyorum benim kızım şehit. Bir tane çocuğum vardı. O da elimden gitti, ben nasıl dayanacağım" diyerek feryat etti.