CHP'li Özel Soma Davasının Geldiği Durumu Anlattı!

CHP'li Özel Soma Davasının Geldiği Durumu Anlattı!
Soma davasında birçok madencinin tanıklıktan çekildiğini belirten Özel, “Her şey şirket lehine ilerliyor” dedi.Türkiye tarihinin en ağır maden katliamının yaşandığı ve 301 kişinin yaşamını yitirdiği Soma’daki katliama...

Soma davasında birçok madencinin tanıklıktan çekildiğini belirten Özel, “Her şey şirket lehine ilerliyor” dedi.

Türkiye tarihinin en ağır maden katliamının yaşandığı ve 301 kişinin yaşamını yitirdiği Soma’daki katliama ilişkin davada bir sonraki duruşma 16 Şubat Salı günü görülecek. Faciayı başından beri en yakından takip eden isim olan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, duruşmanın geldiği aşamayı, Milliyet’e şöyle anlattı:

PSİKOLOJİK ATMOSFER TUTUKLULARIN LEHİNE GELİŞTİ

Son duruşmada iki tutuklu tahliye oldu. Çok uzun süre sonra ilk kez ailelerden bayılanlar, sinir krizi geçirenler oldu. Davanın ilk duruşmasında 4 kilometrelik bir insan korteji oluşmuştu. 10 bin kişi dışarıda bekliyordu. Duruşma salonu, “Unutursak kalbimiz kurusun”, “Soma için adalet istiyoruz” sloganları ile inliyordu. Son karar gününde salonda sadece 100 kişi vardı. Birçok aile, eş, parasızlıktan ve imkansızlıktan artık gelmiyordu. Son duruşmada sanık avukatları ağlayan bir şehit eşi ve annesinin, “Duygu sömürüsü yapma yoluyla mahkemeyi etkilediği”ni ileri sürecek kadar ileri gitti. Geçen sürede psikolojik atmosfer ailelerin aleyhine ve tutuklu sanıkların lehine gelişmişti. Hakim de tepki gösterdi. Kamuoyu ilgisinin en az olduğu noktada hakimin tavrı değişmişti. Aileler, ‘Bu salıverilmeler devam edecek, suçlu yine garibanlar olacak, bizimkiler öldüğüyle kalacak’ noktasına gelmiş durumda.

BÜYÜK BİR YILGINLIK VAR

Çok sayıda kişi, tanıklıktan çekildiğini, şikayetçi olmaktan vazgeçtiğini söylüyor. Parasızlık içinde olanların, Soma A.Ş. ile gayrıresmi yollarla sorunu çözdükleri iddia ediliyor. Kazada yaralanan veya kaza sırasında madende bulunan çok sayıda madenci tanıklıktan çekildi. Olay günü madenden yaralı kurtulan madenciler, ‘İşimizden, aşımızdan olduk, tazminatımız ödenmedi, fişlendik, hiçbir yerde çalışamıyoruz, Soma A.Ş. sandığımızdan güçlüymüş’ diyor. 10 binlerin slogan attığı bir yerden salonun 1/3’ünün dolu olduğu bir yere döndü. Büyük bir yılgınlık var.

İŞÇİLERİ FİŞLEDİLER

Birçok dernek ve kuruluş müdahillik talebinde bulunuldu. Kanunlarımıza göre doğrudan mağduru temsil etme yetkisi bulunan sendika ise müdahillik talebinde dahi bulunmadı. Ne Türk-İş’ten ne Maden-İş’ten bir yetkili mahkemeye gelmiyor. Bunlar, ölen işçilerin aidatlarıyla maaş alan insanlar. En büyük hayal kırıklığı da bu. Burada işçiyi temsil yetkisini kullanmadılar ama firma ile işçiler adına anlaştılar. Sendika ile şirket biraraya geldi, bu direnişin önünde olan işçileri fişledi, analarından doğduklarına pişman ettiler. Kazanın olduğu gün istifa eden sendikanın Soma Şube Başkanı şimdi Maden-İş’in genel sekreteri oldu.

KEŞİF ŞİRKET LEHİNE

Soma hem sahipsiz hem iyice arsızlaştı bu iş. Şirket, oyunu kuralına göre oynuyor, savunmayı bıraktılar, hücuma geçtiler. Geçtiğimiz günlerde madende yapılan keşfin amacı davanın seyrini Soma A.Ş. lehine değiştirmekti. Herşey şirket lehine ilerliyor, psikolojik hava, kamuoyu ilgisi... Yargılama biraz daha uzadıkça, ölenler öldüğüyle kalmayacak, suçlu da çıkacaklar. Aileler, bu tahliyelerin süreceğini, birkaç celse içinde tutuklu kimsenin kalmayacağını düşünüyor. Bu konudaki kaygılarının yersiz olmadığını düşünüyorum.

‘Germinal’in 2016 versiyonu’

“Dört siyasi parti bir daha olmaması için gerekli dersin çıkarıldığına dair söz vermişti. Zaman geçtiğinde bu ilginin tamamen yok olduğu görülüyor. İşsizlik ve açlıkla terbiye edilen madenciler artık farklı düşünüyor. Tazminatların ödenmemesi de tesadüf değil. Tazminatın ödenmemesinin hiçbir gerekçesi yok. 2 bin 200 işçi perişan. Bu durum, direnme gücünü kırıyor. Madenciler ve aileleri, ‘Biz iktidara, şirkete ve sendikaya karşı direnç gösterdik, doğruları söyledik, cezası olarak işsiziz, açız, devlet bizi cezalandırıyor’ diye düşünüyor. Hepimizin okuduğu Germinal’in 2016 versiyonunu satır satır yaşıyoruz.”

‘Sorumlular hesap soracak noktada!’

“Soma’da yaşananların sorumluları, mağdurlardan hesap soracak ve zulmedecek bir noktaya geldi. Şirketin avukatları savunmayı bıraktı, saldırıya geçti. Soma’da bir teyze, ‘Vay anam vay, bu devlet dediğin şey, Soma A.Ş. dediğin şey ne güçlüymüş, biz bunlara başedemezmişiz, boşuna gelmişiz’ diyor. Devlet Soma’nın hesabını sormuyor ama bir sonraki faciada oluşacak mağdurların ailelerine, o şehre şimdiden ayar veriyor. ‘Benim karşımda durmaya kalkma, o gün bir şey yapmam ama günü geldiğinde doğduğuna pişman ederim’ diyor. siyaset, sendika ve sermaye üçgeninin facia sonrası işbirliği insanın aklını oynatacak bir noktaya gelmiş durumda. Bu yaşananları bilenlerin yeniden Soma’ya sahip çıkmaları lazım. Salı günü çok önemli.”

Milliyet