AKP'den "bankamatik akrabaya" danışmanlık!

AKP'den "bankamatik akrabaya" danışmanlık!
CHP’li ve SP’li belediyelerdeki işten çıkarmaları eleştiren AKP Adıyaman Milletvekili Muhammed Fatih Toprak, “İşçilerden birini danışmanım yapacağım” diye söz verdi. Toprak sözünü tuttu, danışmanlığına bankamatik memuru akrabasını aldı.

AKP Adıyaman Milletvekili Muhammed Fatih Toprak, CHP'li Gölbaşı ve SP'li Kahta belediyelerini ‘işçi kıyımı' itham edip “Çıkarılan işçilerden birini danışmanım olarak işe alacağım” açıklaması yaptı.

YAKIN AKRABASI ÇIKTI

AKP'li Toprak sözünde durdu ve Mehmet Öztürk adlı kişiyi yanına danışman olarak almaya karar verdi. Ancak, Öztürk'ün, Toprak'ın yakın akrabası olduğu ortaya çıktı. TÜGVA'nın eski Kahta temsilcisi olan Öztürk'ün Kahta Belediyesi'nde işe gitmeden maaş aldığı ve bu nedenle işine son verildiği bildirildi. SP'li Belediye Başkanı Yusuf Turanlı, Öztürk'ün işe gelmeden maaş aldığını doğruladı. Sözcü'den Ali Ekber Ertürk'ün haberine göre; Öztürk'ün, seçimlerden sonra yeni yönetimin talimatına rağmen işe gitmediği, gittiği günlerde de verilen işi yapmadığına dair tutanaklara da ulaştı. 5 yıldır Kahta Belediyesi'den maaş alan Öztürk'ün, sadece 1 yıl işe gittiği bildirildi.

a.jpg

Mehmet Öztürk'ün, yakın akrabası olan AKP Milletvekili Muhammed Fatih Toprak'a danışman olması, yakınları, arkadaşları ve temsilciliğini yaptığı TÜGVA tarafından sosyal medyada kutlandı. Milletvekili Toprak ise mevcut diğer danışmanı aracılığıyla, “2'nci danışmanlık kadrosu boş. Değerlendirmeler sürüyor. Henüz resmiyette bir şey yok” dedi. Toprak'ın danışmanı, Öztürk'ün sosyal medyadaki kutlama mesajları için de “Akrabaların kutlaması” demekle yetindi.

Toprak, yaptığı açıklamada, Adıyaman'ın Gölbaşı ve Kahta belediyelerini işten çıkarma ve mobbing uygulamaları nedeniyle eleştirerek, “Kim işçinin yanında, kim işçinin karşısında bunu da vatandaşımızın takdirine bırakıyorum” demişti. Toprak, yanına danışman aldığı yakın akrabasının “bankamatik memuru” olduğu iddiasıyla işten çıkaran Saadet Partili Kahta Belediyesi'ni de “Sözde ‘hak, hukuk' diyenlerin işçilerin alın teriyle nasıl oynadıklarını görüyoruz” diye eleştirmişti.