Türk bilim insanları 'yapay tendon' geliştirmek için çalışıyor
Hacettepe Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü'nden mezun olan Dr. Öğretim Üyesi Burçak Alp, 1998'de doktora eğitimi için İngiltere'ye gitti.
University College London Doku Mühendisliği Bölümü'nde araştırma görevlisi olarak göreve başlayan Alp, tendonundaki yaralanmadan dolayı bu alanda çalışma karar verdi.
Çalışmalarını bir grup bilim insanıyla yoğunlaştıran Dr. Alp, deve kuşu bacaklarını kullanarak kolajen üretti. Bilim ekibi, o dönem İngiltere'de bu kolajen için patent aldı.
2014 yılında İngiltere'den Türkiye'ye dönen ve İzmir Ekonomi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Bölümü'nde görev yapmaya başlayan Dr. Alp, Prof. Dr. Murat Bengisu ve Dr. Öğretim Üyesi Işınay Ebru Yüzay ile birlikte, 2 yıl içinde yapay tendon geliştirmeyi hedefliyor.
Alp, "Tendon yaralanmaları tedavi edilirken sağlıklı bir dokudan tendon parçası alınarak yaralı olan kısma aktarılıyor. Bu, hastada ekstra bir operasyon, tekrar bir ameliyat stresi ve ağrıya neden oluyor. Alınan parçanın sağlıklı sonuç verebileceğinin bir garantisi yok. Onun için 2 yıl içinde laboratuvar ortamında yapay tendon geliştirmeyi hedefliyoruz." dedi.
Hedeflerinin, üretilen kolajeni 3 boyutlu biyobaskı teknolojisi ile birleştirerek laboratuvar ortamında tendon altyapısını oluşturacak malzemeyi ürettikten sonra hücrelerin ilavesiyle yapay tendon elde edebilmek olduğunu dile getiren Alp, öğrencilerine 3 boyutlu biyobaskı yöntemi üzerinde eğitim verdiğini ve tendona yakın bir malzemeyi 2 yıllık süre sonra elde etmeyi planladığını kaydetti.
"Yaptığımız iş çok kapsamlı"
İngiltere'de başlattığı çalışmayı Türkiye'de sürdürmeyi istediğini anlatan Alp, "Yaptığımız iş çok kapsamlı. Ülkeme dönmek hep aklımdaydı. Aslında fırsat yaratıldığı zaman Türkiye'ye dönmek isteyen çok bilim insanı var." şeklinde konuştu.
Dr. Alp'e destek veren Prof. Dr. Murat Bengisu da biyobaskı yöntemiyle kolajenden tendon elde etmeyi amaçladıklarını kaydetti.
Üç boyutlu biyobaskının uzun zamandır üzerinde çalışılan sistemler olduğunu anlatan Bengisu, "Bu yöntemin avantajı, küçükten başlayarak doğadaki gibi giderek büyüyen bir yapı elde edebiliyorsunuz. Artık hücrelerle baskı yapılmaya başlandı. Bizim de üzerinde yaptığımız çalışma bu." dedi.