Telefonunu gece şarjda bırakanların merak ettiği yanıt uzmanından geldi
Evlerdeki elektrikli ve elektronik cihazların güvenli kullanımı için orijinal batarya kullanımı ve doğru şekilde şarj etmenin tehlikeleri önlediği bildirildi.
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa (İÜC) Mühendislik Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Fırat Kaçar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, elektronik ve elektrikli cihazların günlük yaşamda yaygınlaştığını söyledi.
BATARYA TEKNOLOJİLERİ GELİŞTİ
Eskilere nazaran yeni nesil cihazların akıllı sistemlerle donatıldığını dile getiren Kaçar, batarya teknolojilerinin de eskiye göre oldukça gelişmiş olduğunu anlattı.
Prof. Dr. Kaçar, evlerdeki elektrik tesisatının kontrol ettirilmesinin yangın ve patlamalara karşın güvenlik açısından önemli olduğunu belirterek, "Kullanmış olduğumuz bataryaların orijinal olması lazım. Özellikle yeni nesil bataryalar dediğimiz lityum iyon/polimer gibi bataryaları kullanırsak patlama riskini azaltmış oluruz. Bir diğer önemli husus, orijinal şarj cihazlarını kullanmamız lazım. Kesik veya hasarlı olan adaptörler veya şarj cihazları varsa bunları da mümkün mertebe kullanmamamız tavsiye edilir." diye konuştu.
Şarj cihazlarının doğru konumlandırılması gerektiğini kaydeden Kaçar, şöyle devam etti:
"Özellikle şarj istasyonu olan cihazları kullanırken bunları ortam ısısından uzak tutmamız lazım. Güneş ışığına direkt maruz kalmaması gerekir veya ısı kaynaklarından bir miktar uzak olması lazım. Bir diğer önemli husus da havalandırma sisteminin düzgün olmasıdır. Yani etrafında hava alabilecek bir mesafeyi bırakmamız gerekir. Bunların yanında aldığımız cihazların belirli sertifikalara sahip olması gerekir. Bilinen markaların tercih edilmesini ve mümkün mertebe gece özellikle şarjda bırakmamayı tavsiye ediyoruz."
"İŞİMİZ BİTTİKTEN SONRA ŞARJDAN ÇEKMEMİZ EN GÜVENLİ YOLDUR"
Prof. Dr. Kaçar, gece cihazları şarjda bırakmanın riskli, iş bittikten sonra şarjı çekmenin en güvenilir yöntem olduğunu ifade ederek, akıllı sistemlerde aslında bu sorunun çözüldüğünü söyledi.
Yüzde 100 aşamasına geldikten sonra akıllı sistem batarya üretim sisteminin onu dengelediğine ve şarjı kestiğine dikkati çeken Kaçar, "Fakat bir süre sonra yüzde 99'lara düştüğü zaman yeniden şarj etmeye başlıyor. Aslında bunun cihaza bir zararı yok. Yangın çıkarma ihtimalini düşürüyor. Fakat olabilecek tüm tehlikeleri önlemek istiyorsak bence işimiz bittikten sonra şarjdan çekmemiz en güvenli yoldur." ifadelerini kullandı.
BİLİNEN MARKALAR VE ORİJİNAL PARÇALAR KULLANMAK GEREKLİ
Elektrikli cihazlarda yangın çıkması riskini en aza indirmenin yolunun doğru cihaz seçmekten geçtiğini belirten Kaçar, "Bilinen markaları almak güvenlik açısından oldukça önemli. Çünkü kaliteli malzemeler kullanılıyor ayrıca bazı güvenlik testlerden geçmiş oluyor. Aldığımız cihazların mutlaka CE belgesine sahip olması lazım." dedi.
Prof. Dr. Kaçar, hasarlı cihazların herhangi bir arıza veya anormal ısınma durumunda derhal şarjdan çekilmesi gerektiğini dile getirerek, elektrikli cihazların yanıcı malzemelerin yanında bulundurulmamasının önemli olduğunu kaydetti.
Elektrikli araç şarj istasyonlarının çevreye bir zararı olmadığını aktaran Kaçar, bunlarla çalışan otomobillerin doğru ve kaliteli kablolarla şarj edilmesinin önemini anlattı.
UZUN KABLO FAZLA ISINMAYA NEDEN OLUYOR
Prof. Dr. Kaçar, yanlış kablo kullanımının yangınlara yol açabileceğine dikkati çekerek, bazı vatandaşların evlerinde kablo sarkıtarak araçlarını şarj etmeye çalıştığını, kablo mesafesinin uzamasının ısınmaya sebep olacağını, bunun ciddi sorunlara yol açabileceğini vurguladı.
Aracın modeli ve markasına uygun şarj istasyonun tercih edilmesinin faydalı olacağının altını çizen Kaçar, elektrikli şarj istasyonlarının çevreye yaydığı elektrik alanının kabul edilebilir sınırlar içinde olduğunu dile getirdi.
Prof. Dr. Kaçar, bu alanların yerleşim yerlerinin içerisinde olmadığını ifade ederek, "Bir benzin istasyonu riskinden belki daha düşük olduğu söylenebilir." dedi.
Elektrikli cihazların yazılımlarının güncellenmesinin de önemli bir güvenlik unsuru olduğunun altını çizen Kaçar, şunları kaydetti:
"Bütün akıllı cihazlar, bu süpürge olabilir, aracımız olabilir veya cep telefonları olabilir, belirli sürelerde yazılımlarını güncellememiz gerek. Bu sadece cihaz performansını artırıcı özellik değil, aynı zamanda güvenlik açısından da önemli bir unsur oluşturuyor."
