Büyümenin formülü değişiyor: Odak artık yetenek yönetiminde

Büyümenin formülü değişiyor: Odak artık yetenek yönetiminde
İş dünyasında kurallar yeniden yazılırken, geleneksel yönetim modelleri yerini stratejik çevikliğe bırakıyor. Şirketler artık sadece işe alım yapmıyor, kendi içindeki çalışanları en üst seviyeye taşımak için yetenek inşasına odaklanıyor. BMI Business School, teorik bilgiyi sektörün en güncel pratikleriyle buluşturarak liderlerin yeni rotasını çiziyor.

Küresel ölçekte yaşanan ekonomik belirsizlikler, daralan işgücü piyasaları ve artan operasyonel maliyetler, şirketlerin insan kaynakları stratejilerinde köklü bir paradigma değişimini beraberinde getiriyor. İnovasyon Akademisi’nin verilerine göre son 3 yılda ortalama bir iş için gereken becerilerin %32'si değişirken; yöneticilerin neredeyse yarısı, işgücünün strateji sunacak becerilerden yoksun olmasından endişe duyuyor. Buna rağmen, şirketlerin çoğunluğu başarısı kanıtlanmış bir avantajı kaçırıyor ve kariyer gelişimine öncelik vermeyerek, daha düşük ciro ve yavaş dönüşüm riskiyle karşı karşıya kalıyor. Tam da bu noktada kurumların büyüme ve gelecek stratejilerinde mevcut insan kaynağının dönüştürülmesi ve geliştirilmesi öne çıkan başlıklardan birisi haline geliyor.

bmi-oo4.jpg

Geleceğe dönük yetenek yönetimini iş dünyasının sürdürülebilirliği açısından değerlendiren BMI Business School Direktörü Dr. Emirhan Altunkaya, şirketlerin yalnızca yetkinlik açığıyla değil, aynı zamanda ciddi bir kurumsal hafıza kaybı riskiyle karşı karşıya olduğunu belirterek şu açıklamada bulundu:

“Sektör bağımsız olarak gözlemlediğimiz temel sorun şu: Şirketler, dışarıdan yetenek bulmak için harcadıkları bütçe ve enerjiyi, içerideki potansiyeli geliştirmek için kullanmadıklarında uzun vadede kaybediyor. Bir yöneticinin ya da kritik bir uzmanın kurumdan ayrılması, yalnızca boşalan bir pozisyon değil; aynı zamanda yıllar içinde biriken bilgi, deneyim ve ilişki ağının da şirketten kopması anlamına geliyor.”

“EN VERİMLİ STRATEJİ, ÇALIŞANLARI GELECEĞE HAZIRLAMAK”

Kurum içinde yetişen liderlerin, şirket stratejisine ve değerlerine daha hızlı uyum sağladığını, karar alma süreçlerinde daha tutarlı ve uzun vadeli bir perspektif sunduğunu ifade eden Dr. Emirhan Altunkaya, “Bugünün ekonomik konjonktüründe en verimli strateji, çalışana ‘seni geleceğe hazırlıyoruz’ mesajını veren, sürekli öğrenmeyi destekleyen bir ekosistem kurmaktan geçiyor. Sahip olduğumuz veriler, düzenli ve nitelikli eğitim alan çalışanların aidiyet duygusunun yalnızca ücret artışı yapılan çalışanlara kıyasla, çok daha kalıcı ve güçlü olduğunu gösteriyor” dedi.

6-002.jpg

“EĞİTİMLER, TEK SEFERLİK AKTİVİTELER OLMAKTAN ÇIKARAK KURUM KÜLTÜRÜNE DÖNÜŞÜYOR”

2026 yılı itibarıyla kurum içi akademilere, liderlik gelişim programlarına ve gelecek odaklı yetkinlik eğitimlerine yapılan yatırımlarda belirgin bir artış beklendiğine işaret eden Dr. Emirhan Altunkaya, “Şirketlerin eğitim taleplerinde önemli bir dönüşüm yaşanıyor. Standart içeriklerden oluşan eğitimler yerini, şirketin sektörüne, büyüme hedeflerine ve liderlik ihtiyaçlarına özel olarak tasarlanan butik ve hedefe yönelik programlara bırakıyor. Özellikle stratejik liderlik, veri odaklı karar alma, finansal okuryazarlık, dijital dönüşüm ve değişim yönetimi, kurumların eğitim gündeminde öncelikli olarak yer alıyor. Bu yaklaşım, eğitimi tek seferlik bir aktivite olmaktan çıkararak, şirket stratejisiyle bütünleşmiş bir gelişim sürecine dönüştürüyor” diyerek değerlendirmelerine şunları ekledi:

“Söz konusu dönüşüm, Türkiye’deki büyük ölçekli holdinglerden orta ölçekli işletmelere kadar geniş bir yelpazede etkisini gösteriyor. Şirketler artık kurumsal akademi yapılanmalarına lider yetiştirme, yetenek havuzu oluşturma ve kritik pozisyonlar için gelişim modellerini dahil ediyor. Bu yaklaşım, yalnızca maliyet avantajı sağlamakla kalmıyor. Şirketlerin belirsizlik dönemlerinde daha hızlı karar alabilen, dayanıklı ve ortak bir vizyon etrafında kenetlenmiş ekipler oluşturmasına da katkıda bulunuyor.”

1-003.jpg

“KURUMLARIN DEĞİŞEN İŞGÜCÜ DİNAMİKLERİNE UZUN VADELİ ÇÖZÜMLER ÜRETMESİNİ DESTEKLİYORUZ”

İş dünyasında yetenek inşası ve liderlik dönüşümüne odaklanan eğitim yaklaşımı kapsamında kurumlara özel tasarlanan liderlik ve yetkinlik geliştirme programları yürüttüklerine dikkat çeken BMI Business School Direktörü Dr. Emirhan Altunkaya, “Özellikle beyaz yakalı çalışanlar arasındaki yüksek sirkülasyon oranları, dış kaynaklı işe alımların beklenen verimi sağlamaması ve kurum kültürüne uyum süreçlerinin uzaması, şirketleri stratejik bir karar almaya zorluyor” şeklinde konuşarak sözlerini şöyle sonlandırdı:

“BMI Business School olarak biz de kurumlara özel tasarlanan liderlik ve yetkinlik geliştirme programları yürütüyoruz. Bu çerçevede şirketlerin mevcut insan kaynağını güçlendirmeyi hedefleyen ve kurum içi lider yetiştirme, veri odaklı karar alma ve stratejik düşünme başlıklarını odağına alan eğitim programlarını hayata geçiriyoruz. Böylece kurumların değişen işgücü dinamiklerine daha sürdürülebilir ve uzun vadeli çözümler üretmesini desteklemeyi hedefliyoruz.”

Kaynak:TANITIM BÜLTENİ