Saraçhane’deki İBB Başkanlık binasında yer alan meclis salonunda İBB CHP Grubu toplantı yaptı. Toplantıya İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun da katıldı. Toplantının ardından salon çıkışında Torun bir basın açıklaması yaparak İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun sözlerini değerlendirdi.
“Yalan bitmeden doğruyu konuşamayan bir İçişleri Bakanı ile karşı karşıyayız” diyen Torun “Uymadığı Anayasa’yı eline almış bize gösteriyor. Güvenlik güçlerimizin terörle mücadelesini kendine siper etmeye çalışıyor. Polisimizin, askerimizin arkasına saklanıp, kendi suçlarını bastırmaya çalışıyor” dedi.
Torun, Türkiye’de bir kişinin terörist ya da suçlu olup olmadığını tespit edecek olanın İçişleri Bakanlığı olduğunu belirterek “Eğer bir suçlu, bir terörist, yıllarca elini kolunu sallayıp dolaşıyorsa bunun sorumlusu İçişleri Bakanlığı’dır. Belediyelerin emniyeti de istihbaratı da yoktur. Süleyman Soylu bugün eğer söylediklerinin binde biri bile doğruysa, kendi görevini yapamadığını itiraf etmiştir. Adli sicil kayıtlarını veren Adalet Bakanlığıdır. Güvenlik soruşturmalarını yürüten İçişleri Bakanlığı’dır. Bir tespit varsa, bulursunuz gereğini yaparsınız. Eğer belediye çalışanları ile ilgili somut bir suç varsa bunu belediyeye bildirirsiniz. Belediye gereğini yapmazsa o zaman konuşursunuz. Ama belediyemize bilgi vermeden tuzak kurmaya çalışmak, basın toplantısında dedikodu yapmak aymazlıktır, utanmazlıktır” diye konuştu.
'Niye önceki yöneticiler hakkında işlem yapmıyorsun?'
Torun özetle şu ifadeleri kullandı:
Devletin İçişleri Bakanlığı koltuğu aklını yitirmiş, psikolojisi bozulmuş birine emanettir. ‘Biz hiç ikiyüzlü olmadık’ diyor. İstanbul ve Ankara’da önceki dönemlere ait milyarlarca liralık yoksuzluk dosyalarını sümenaltı eden sen değil misin? Sen bırak iki yüzlüyü, yüz değiştirmekten yüzü kalmamış bir bakansın. Sen utanma duygusunu kaybetmiş bir bakansın. 1668 terörist var diyorsun. Daha geçen yıl 557 terörist diyordun. ‘İspat edemezsen namertsin’ dedik, hiçbirini ispat edemedin. Şimdi çıkıp ne yüzle konuşuyorsun? 1668 terörist varsa yıllardır neden bu kişiler hakkında işlem yapmadınız? Bunlar bir günde mi terörist oldu? 241 çalışanın önceki yönetimler tarafından işe alındığını kendin söylüyorsun. Niye bunlar için daha önce harekete geçmedin? Niye önceki yöneticiler hakkında işlem yapmıyorsun?
'Hollanda Büyükelçin kim, onun kardeşi nerede?'
Kumpas soruşturmaları açacaksın. Belediyemiz sizden bilgi isteyecek, vermeyeceksin. FETÖ taktikleriyle tuzak kurmaya çalışacaksın. Sonra çıkıp belediyemizi suçlayacaksın, yok öyle yağma. İnsanları ikinci derece yakınları üzerinden terörle iltisaklı ilan ediyorsun. Sen önce dön bir bak: Hollanda Büyükelçin kim, onun kardeşi nerede? Senin Bakan Yardımcının kardeşinin FETÖ’den arandığı ortaya çıkmış, sen hala insanları terörist ilan ediyorsun.
'Eğer onurun varsa o koltuğu terk et'
Kabine toplantısında fırçayı yemişsin. O Bakanlık koltuğundan kalksan sana selam bile vermeyeceklerini biliyorsun. Onun için şimdi çıkmış, altından yalan koltuğu kurtarmak için bize saldırıyorsun. Boşuna uğraşma buradan sana ekmek çıkmaz. Suçluluk psikolojisi içindesin ve çırpınıyorsun. Kendini Saray’a ispat etmeye çalışırken, her yaptığınla rezil oluyorsun. Tekrar sana çağrıda bulunuyorum. Eğer onurun varsa şerefin varsa o koltuğu terk et. O onurlu koltuğa yakışmıyorsun ve her gün seni her yerden istifa etmeye davet edeceğiz çünkü sen gerçekten bu ülkede bir güvenlik sorunusun bu ülkenin huzurunu bozan bir insansın. Her gün seni istifaya davet etmek için bu çağrımızı yenileyeceğiz.