Mayıs ayında Katolik Kilisesi'ndeki seçimde Papa seçilen Papa 14. Leo, ilk dış gezisi kapsamında Türkiye'de.
Bu sabah ITA Havayollarına ait ve üzerinde Papalık arması bulunan özel uçakla yerel saatle 07.40’ta (TSİ 09.40) Roma Uluslararası Leonardo Da Vinci Havaalanı’ndan (Fiumicino) hareket eden uçak, saat 12.30’da Ankara Esenboğa Esenboğa Havalimanı’na iniş yaptı.
Uçak havalandıktan bir süre sonra uçak takip sistemi Flightradar24'te en çok takip edilen uçuş oldu.
Papaya, Vatikan Devlet Sekreteri (Başbakan) Kardinal Pietro Parolin ve Devletlerle İlişkiler Sekreteri (Dışişleri Bakanı) Başpiskopos Paul Richard Gallagher ile 70’ten fazla gazeteci eşlik ediyor.
Papayı havalimanında Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un da yer aldığı heyet karşıladı.
İLK DURAĞI ANITKABİR OLACAK
Papa'nın ilk durağı Anıtkabir olacak. Papa, Atatürk'ün mozolesine çelenk bıraktıktan sonra AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşecek.
Diyanet İşleri Başkanı Safi Arpaguş ile görüşecek olan Papa 14. Leo akşam saatlerinde İstanbul'a gelecek.
İSTANBUL VE İZNİK'TEKİ PROGRAMI
28 Kasım Cuma günü Papa 14. Leo İstanbul'da ilk olarak Harbiye'deki Saint Esprit Katolik Kilisesi'nde (Kutsal Ruh Katedrali) piskoposlar, rahipler, diyakonlar ve ruhani görevlilerle biraraya gelecek ardından da Fransız Fakirhanesi'ni ziyaret edecek.
Papa 14. Leo, 28 Kasım'da Bursa'nın İznik ilçesini de ziyaret ederek burada bir ayin yönetecek.
ANITKABİR'E ULAŞTI
Uçaktan indikten sonra beraberindeki heyetle Anıtkabir'e doğru yola çıkan Papa, Türkiye Cumhuriyeti kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün ebedi istirahatgahına ulaştı.
Papa, burada mozoleye çelenk bıraktıktan sonra Anıtkabir'de poz verdi ve Anıtkabir Özel Defteri'ni imzalamak için Misakı Milli Kulesi'ne gitti.
RESMİ TÖRENLE KARŞILANDI
Papa, ardından AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmek için beraberindeki heyet ile Saray'a doğru yola çıktı. Papa'yı Beştepe'de Cumhurbaşkanı Erdoğan karşıladı.
Erdoğan, Papa ile yapılan görüşmenin ardından Millet Kütüphanesi'nde basın toplantısı düzenledi.
EROĞAN'DAN AÇIKLAMALAR
İkili, Saray'da yapılan görüşmenin ardından Millet Kütüphanesi'nde basın toplantısı düzenledi.
Erdoğan, konuşmasında şunları söyledi:
"Saygıdeğer Papa 14. Leo'yu ve heyetini ülkemizde misafir etmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Kendilerinin göreve başladıktan sonra ilk yurt dışı seyahatini Türkiye'ye gerçekleştirmesini her bakımdan çok anlamlı buluyorum. Bu müstesna ziyaretin Türkiye ile Vatikan arasındaki köklü ilişkilerin güçlenmesine katkı sağlamasını temenni ediyorum.
Kıymetli misafirimizin ziyareti bölgesel ve küresel olaylar bağlamında son derece kritik bir zamana tekabül ediyor. İkili görüşmemizde küresel barışın ve istikrarın tesisi konusundaki gözlemlerimizi ve ortak beklentilerimizi paylaştık.
Türkiye olarak üç kıtanın kalbinde doğu ile batıyı birleştiren, farklı kültür ve inançlar arasında köprü olan istisnai bir konuma sahibiz. Kültürel, dini, etnik farklılıkları bir ayrışma unsuru olarak değil, bir zenginlik kaynağı olarak addediyoruz. Her bir insanımız dili, dini, mezhebi ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti'nin 1. sınıf vatandaşıdır.
Göreve geldiğimiz 2002 yılından bu yana 100'e yakın kilise, manastır ve ibadethanenin restorasyonunu tamamladık. Tek bir insanımızın dahi ayrımcılığa maruz kalmasına müsaade etmeyiz. Bütün insanlarda aynı ruh vardır, fakat bedenler yüz binlercedir.
Türkiye ve İspanya olarak ilk adımını attığımız Medeniyetler İttifakı girişimi hassasiyetimizin en somut örneğidir. Milli gelire oranla dünyada en fazla insani yardım yapan ülkelerden biriyiz. 3,6 milyona aşkın Suriyeli kardeşimize ev sahipliği yaptık. Karadeniz tahıl girişiminden esir ve cenaze takaslarına pek çok adım attık.
Herkes için adalet, herkes için barış, herkes için huzur. Bizim gayemiz ve başarmak istediğimiz işte bunlardır.
"FİLİSTİN HALKINA EN BÜYÜK BORCUMUZ ADALETTİR"
İsrail hükümeti aralarında kiliselerin, camilerin, hastanelerin, okulların da olduğu sivil yerleşim yerlerini aylardır bombalıyor. İsrail'in vurduğu ibadethanelerden biri de Gazze'deki tek Katolik kilisesi olan Kutsal Aile Kilisesiydi. İnsanlık ailesi olarak Filistin halkına en büyük borcumuz adalettir. Bu borcu ödemenin yolu ise 1967 sınırları temelinde iki devletli çözüm vizyonunu bir an önce hayata geçirmektir.
Gazze'de varılan ateşkesin tahkim edilmesi, sivillerin güvenliğinin teminat altına alınması ve insani yardımların kesintisiz biçimde Gazze'ye ulaştırılması gerekiyor. Kudüs-i Şerif'teki tarihi statükonun korunması çok önemlidir. Türkiye vatandaşlarının yüzde 99'u Müslüman bir ülke olarak Hristiyan topluluklar dahil tüm inançlara saygıyı her yerde teşvik etmektedir.
Mabetlerin, tarihi eserlerin, kültür ve inanca dayalı kadim mirasın korunmasına büyük önem atfediyoruz. Şurası bir gerçek ki tahammülsüzlük çatışmayı, çatışma da ayrışmayı, nefreti ve şiddeti besler. Batıda giderek tırmanan İslam düşmanlığı ve yabancı karşıtlığı bu kısır döngünün birer tezahürüdür. Türkiye olarak uzun süredir bu tehdit ve tehlikeye dikkat çekiyoruz.
Katolik kilisesinin 2. Vatikan Konsili sonrasında diğer dinlerin mensuplarıyla iyi ilişkiler geliştirme anlayışını önemsiyoruz. Saygıdeğer misafirimizin de selefi Papa Francois gibi bugün Diyanet İşleri Başkanlığımızı ve Sultanahmet Camii'ni ziyaretlerini Müslümanlarla yapıcı ilişkiler geliştirme iradesinin bir işareti olarak değerlendiriyorum.
Cenabı Allah insanı bir erkek ve bir kadından yaratmıştır ve birbirleriyle tanışıp kaynaşmaları için soylar, toplumlar olarak var etmiştir. Dolayısıyla aileyi koruyamazsak bireyi koruyamayız. Hangi inançtan olursak olalım hepimiz büyük insanlık ailesinin üyeleriyiz. Çevremize, diğer insanlara ve dünyaya merhamet nazarıyla baktığımız ölçüde huzura, güvenliğe, barışa doğru yol alabileceğimize inanıyorum.
Bu ziyareti ortak zeminimizi güçlendiren çok önemli bir adım olarak değerlendiriyorum. Katolik aleminin ruhani lideri, Vatikan Devlet Başkanı Papa 14. Leo'ya nazik ziyaretleri için teşekkür ediyor, bu anlamlı ziyaretin tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum."
*****
"BU ÜLKENİN HRİSTİYANLIĞIN KÖKENLERİYLE AYRILMAZ BAĞLARI VARDIR"
Vatikan Devlet Başkanı Papa 14. Leo ise yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"Papalık döneminin yurt dışı yolculuklarına ülkenizi ziyaret ederek başlamaktan memnuniyet duyuyorum. Bu ülkenin Hristiyanlığın kökenleriyle ayrılmaz bağları vardır. Yaşadığınız bu toprakların kültürel, sanatsal ve ruhani zenginliği farklı nesiller, gelenekler ve fikirler bir araya geldiğinde büyük medeniyetlerin şekillendiğini bizlere hatırlatmaktadır.
Yolculuğumun logosu olarak seçilen boğaz üzerindeki köprü imgesi ülkenizin özel rolünü çok güzel ifade etmektedir. Bir toplum çoğulculuğu varsa canlıdır. Oysa bugün insan toplulukları onları parçalara ayıran aşırı görüşler nedeniyle giderek daha fazla kutuplaşmakta ve bölünmektedir. Hristiyanların ülkenizin birliğine olumlu katkıda bulunmak istediklerini size içtenlikle temin ederim.
Aziz 23. Yonna Katoliklerin yeni cumhuriyetimizin devam eden kalkınma sürecinde dışlanmamaları için yorulmak nedir bilmeden çalışmıştır. İncil ve Katolik ilkeleri ışığında bu mantık yanlış bir mantıktır. Bu sözlerin günümüzdeki yankısı hala güçlüdür.
Saygıdeğer selefim bizleri başkalarının acısını hissetmeye yoksulların ve yeryüzünün çığlığına kulak vermeye davet ederek kayıtsızlığın küreselleşmesine karşı çıkmıştı. Bu bağlamda muhteşem köprünüzün imgesi de yardımcıdır. Tanrı da kendini göstererek yerle gök arasında da bir köprü kurmuştur.
Adalet ve merhamet şefkat ve dayanışmanın kalkınmanın gerçek ölçütleri olarak kabul edilmesini talep eder. Türkiye gibi dinin görünür bir rol oynadığı bir toplumda tanrının bütün çocuklarının onurunu ve özgürlüğünü korumak çok önemlidir. Hepimiz tanrının çocuklarıyız ve bu durumun kişisel, sosyal ve siyasi sonuçları vardır.
Birlikte çalışalım ki kalkınmanın yörüngesini değiştirelim ve insanlık ailemizin birliğine verilen zararı onaralım. Aile Türk kültüründe hala çok önemlidir. Toplumla birlikte yaşam için gerekli tutumlar ile ortak iyiliğe yönelik ilk ve temel duyarlılık tam da ailenin içinde olgunlaşmaktadır.
Tüketimci ekonomiler aldatıcıdır. Bu duruma sevgiyi ve kişisel bağlara değer veren bir kültürle karşılık vermeliyiz. İç yaşamımız ancak sevgiyle derinleşir ve kimliğimiz güçlenir. Aynı zamanda aile yaşamı içerisinde eşler arasındaki sevginin değeri ve kadınların katkısı çok özel bir biçimde ortaya çıkar.
Kadınlar eğitimleri ve mesleki, kültürel ve siyasi hayata aktif katılımlarıyla ülkenize ve ülkenizin uluslararası alandaki olumlu etkisine giderek daha fazla hizmet etmektedirler.
Bu nedenle aileye ve de kadınların toplumsal hayatın tüm yönleriyle gelişmesine yaptıkları katkıyı destekleyen bu önemli girişimlere çok değer vermeliyiz. Türkiye adil ve kalıcı barışın hizmetinde halklar arasında istikrar ve yakınlaşma kaynağı olsun. Papa ziyaretleri Kutsal Makam Vatikan'ın Türkiye Cumhuriyeti ile sadece ilişkiler sürdürmekle kalmayıp aynı zamanda daha iyi bir dünya inşa etmek için iş birliği yapmak istediğini göstermektedir.
Ziyaret sebebim olan İznik Konsili'nin 1700. yıldönümü bize karşılaşma ve diyalogdan bahsetmektedir. Bugün diyaloğu teşvik edecek ve bunu sağlam bir irade ve sabırlı bir azimle uygulayacak kişilere her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Şu anda ekonomik ve askeri güç stratejilerinin hakim olduğu küresel düzeyde çatışmaların yoğunlaştığı bir dönemden geçiyoruz.
Bu durum Papa Franciscus'un deyimiyle parça parça yürütülen 3. bir dünya savaşını mümkün kılmaktadır. Buna asla boyun eğmemeliyiz. İnsanlığın geleceği tehlikede. Bu yıkıcı dinamiğin enerjisi ve kaynaklar barış, açlık ve yoksullukla mücadele, sağlık ve eğitimle yaratılışın korunması gibi gerçek zorluklar yerine başka yönlere saptırılıyor.
Kutsal Makam Vatikan her bir insanın bütünsel gelişimi önemseyen tüm uluslarla işbirliği yapmak istemektedir. Öyleyse Tanrı'nın yardımına alçak gönüllülükle güvenerek doğruluk ve dostluk içinde birlikte yürüyelim."
PAPA İSTANBUL'DA
Papa 14'üncü Leo, Türkiye ziyaretinin ilk ayağında Ankara'daki temaslarını tamamladı. Papa 14'üncü Leo, Vatikan Büyükelçiliği ziyareti sonrası Esenboğa Havalimanı'na geçerek İstanbul'a yola çıktı. Papa'yı, havalimanından Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy uğurladı.
Yaklaşık 1 saat 15 dakika süren yolculuğun ardından Papa'yı taşıyan uçak Atatürk Havalimanı'na iniş yaptı. Papa'yı burada İstanbul Valisi Davut Gül karşıladı.