AB'nin yürütme organı görevini yürüten Komisyon, genişleme sürecindeki ülkelerin başta Kopenhag kriterleri ve AB müktesebatına uyum düzeylerini gösteren ülke raporunu 19 Ekim'de açıkladı. Raporda, muhalefet partilerinin hedef alınmaya devam edildiği ve Türkiye'nin AB'ye uyum konusunda bir ilerleme göstermediği belirtilirken söz konusu rapora Dışişlerinden tepki geldi.
'Çifte standart var'
Dışişleri Sözcüsü Tanju Bilgiç rapora ilişkin açıklamasında, "AB Genişleme Strateji Belgesi ülkeler raporunda zaten çok çifte standartla yazılmış bir rapor. Bizim açımızdan AB’nin ne söylediği çok önemli değil. Çünkü rapor baştan aşağı çifte standartla yazılmış ve pek çok iddia var. Biz bunların hiçbirisini kabul etmiyoruz" ifadelerine yer verdi.
Türkiye için hazırlanan 128 sayfalık raporda Haziran 2020-Haziran 2021 döneminde siyasi, sosyal, ekonomik gelişmeler ile 35 müzakere başlığı yer alıyor.
'Haksız iddialar kabul edilemez'
Dışişleri Bakanlığı da dün yazılı bir açıklama yaparak söz konusu raporda AB tarafından çifte standartlı yaklaşım sergilediğini belirtmişti. Dışişlerinden yapılan açıklamada, "Üye devletler bakımından bile tartışmalı olan pek çok konuda, ülkemize özgü koşulları değerlendirmeden, yönetim ve siyasal sistemimize, temel haklara, bazı yargı/idari kararlar ile terörle mücadelemize yönelik haksız ve orantısız tespitlerini reddediyoruz" ifadeleri kullanıldı.
'Demokraside gerileme devam ediyor'
AB tarafından yayınlanan AB Genişleme Strateji Belgesi ülkeler raporunda , Türkiye'nin demokratik kurumlarının işleyişinde ciddi eksikliklerin olduğu belirtilirken "demokraside gerileme devam etti" ifadeleri yer alıyor.
'Karar ve kararnamelerin aşırı kullanımı meclisi zayıflattı'
Cumhurbaşkanlığı sistemine ilişkin değerlendirmelerin de yer aldığı raporda, "Cumhurbaşkanlığı sistemi, Cumhurbaşkanlığı karar ve kararnamelerinin çok aşırı kullanımı nedeniyle Meclisin yasal fonksiyonlarını zayıflattı" değerlendirmelerinde bulunuldu.
'Yargıda gerileme devam ediyor'
Yargıya ilişkin, "Yargı sisteminde 2016'dan beri gözlenen ciddi gerileme devam ediyor. Yargı bağımsızlığının sistemik eksikliği ve hakim ile savcılara dönük baskılardan kaynaklanan endişeler devam ediyor" ifadelerine yer verilirken, "yargının bağımsızlığından kaynaklanan temel eksiklikleri ortadan kaldıracak adımları içermiyor" denildi.
'Yolsuzlukla mücadelede ilerleme sağlanamadı'
Yolsuzlukla mücadele konusunun da yer aldığı raporda Türkiye'de bu konuda "ilerleme sağlanamadığı" belirtilirken, "Yasal boşluklar ve kurumsal mimari, yolsuzluk dosyalarının soruşturulması ve kovuşturulması süreçlerinin siyasi etki altında kalmasına yol açtı" ifadeleri yer aldı.
'Türkiye AB ile karşı karşıya gelmeye devam etti'
Türkiye'nin dış politikasına dair değerlendirmelerin yer aldığı raporda, "Kafkasya, Suriye ve Irak gibi bölgelerde AB'nin politik öncelikleriyle karşı karşıya gelmeye devam etti" denildi. Türkiye'nin AB'nin Ortak Dış ve Güvenlik Politikasına (CFSP) uyum oranının yüzde 14'te kaldığına vurgu yapılan raporda, "Türkiye'nin askeri destek vermesi, sahada asker bulundurması ve AB'nin İrini operasyonuna karşı çıkması Libya'da karşıt yaklaşımların çıkmasına neden oldu" diye kaydedildi.