Ruslar 8 yıl önce başlatmışlar / SWIFT'e karşı SPFS sistemi: İşte Putin'in B planı

Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba, Rusya’nın SWIFT ile bağlantısını kesilmesi için hazırlıklara başlandığını açıkladı. Fakat Putin'in yıllar önce SWIFT'e karşı SPFS sistemini geliştirdiği ortaya çıktı. İşte Putin'in B planı olarak açıklanan ve 2014 yılında uygulamaya alınan SPFS sistemini hakkındaki tüm ayrıntılar..

Rusya'ya uygulanacak yaptırımları arasında yer alan 'SWIFT' ile tüm bağlantısının kesilmesi , henüz uygulanmaya konulmadı. ABD, AB, İngiltere, Almanya, Japonya tek tek yaptırımları açıklarken Rus iş insanlarını kara listeye alınırken Rus bankaları ile işlemler donduruldu. Şimdi gündemde Rusya’nın SWIFT ile bağlantısını kesilmesi var. Fakat Moskova yönetiminin, 2014 yılında kendine ait ve aynı işlevi gören SPFS sistemini geliştirdiği belirtiliyor. İddialara göre Putin B planı olarak yıllar önce kendi küresel ödeme ağını geliştirdi. Öte yandan uzman isimler, Rusya'yı SWIFT'ten çıkarmanın sadece Rusya'ya değil, işbirliği yaptığı diğer Batı ülkelerine de zarar vereceğini ifade ediyor.

SWIFT Sistemini 200’den fazla ülke kullanıyor

ABD başta olmak üzere batılı ülkeler Rusya'ya karşı yaptırım kartlarını teker teker devreye alıyor. Bazı Rus şirketlerini ve şahısları hedef alan ilk yaptırımların ardından, Rusya’nın ‘SWIFT’ sisteminden çıkarılması da gündeme geliyor. Uluslararası ticarette aktif olarak kullanılan SWIFT sistemi, her türlü döviz cinsinin anlık olarak karşı ülkelerdeki hesaplara gönderilmesine imkân veriyor. 1973 yılında Belçika’da 15 ülkenin anlaşmasıyla kurulan ve 1977 yılında fiilen çalışmaya başlayan sistem; bugün 200’den fazla ülkede 11 binden fazla resmî kurum, tüzel ve özel hesap sahipleri tarafından kullanılıyor. Tamamen ülkeler ve para birimleri üstü bağımsız bir platform olan SWIFT; sağladığı her bir kod ile, dünyadaki bütün bankalar arasında ve özellikle ihracat-ithalat işlemlerinde, güvenli, hızlı şekilde elektronik para transferinin gerçekleşmesine fırsat sunuyor.

Batılı ülkeler, Rus bankalarının SWIFT’ten çıkarılması teklifi ile, bu ülkenin dünya finans piyasalarına erişimini kısıtlamak istiyor. Ancak Rusya, SWIFT’e alternatif olarak 2014’te, SPFS (Mali Mesajlaşma Sistemi) adını verdiği ve yine küresel anlamda finansal ödemelerin transferini sağlayan, kendine ait sistemi geliştirdi.

Rusların geliştirdiği SPFS sistemini kimler kullanıyor?

Türkiye gazetesinin haberine göre; Aralık 2017’de aktif olarak kullanıma açılan SPFS sistemini, Çin ve İran başta olmak üzere birçok ülke destekliyor. Rusya Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Olga Skorobogatova, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, çeşitli ülkelerden birçok katılımcının SPFS’e dâhil olduğunu söylemişti. SPFS’e erişim sürecini kolaylaştırmak için birçok adım attıklarına işaret eden Skorobogatova “Şimdiden Almanya, İsviçre, Belarus, İsviçre, Ermenistan, Kazakistan ve Kırgızistan’dan katılımcılar sisteme bağlı durumda” diye konuştu. Rusya Maliye Bakanlığı da Ekim 2019’da yaptığı açıklamada, Türkiye ile ulusal para birimleriyle ticaret konusunda anlaşma imzalandığını, söz konusu anlaşmanın, Türk bankalarının SPFS’ye bağlantısını da genişletebileceğini duyurmuştu.

Uzmanlar: Ruslar SWIFT'ten çıkarılırsa batı doğalgazı nasıl alacak?

Konuyla ilgili olarak analistler “Rusya, Avrupa Birliği üyesi ülkelere sattığı doğalgaz ve petrol ödemelerini SWIFT üzerinden alıyor. Rusya’nın bu sistemden çıkarılması hâlinde, alacaklarının önüne geçilir. Ancak ticaret nasıl yapılacak? Rus gazı söz konusu olduğunda, Avrupalı alıcıların alternatif bulması da zor. Bu sebeple AB kaynakları, Rusya’nın sistemden çıkarılmasının önünde güçlükler bulunduğunu kabul ediyor. Özellikle Almanya ve Hollanda, Rusya’nın en büyük ticaret orakları arasında... Kaldı ki Rus bankaları SWIFT’ten çıkarılırsa, Rusya’ya mal göndermek daha riskli ve pahalı hâle gelebilir. Hem ürün ve hizmet tedarikinde hem de tahsilatlarda riskler yükselebilir. Böylece Rusya ile ticaret yapan bütün ülkeler olumsuz etkilenir. Yine aynı şekilde Rusya’nın SWIFT’ten soyutlanması, SPFS’yi alternatif olarak daha da güçlendirebilir. SWIFT’ten bağımsız bir finansal işlemler ağı, ABD’nin ve doların egemenliğini ‘bypass’ etme olasılığını da beraberinde getirebilir. Bu da Batı tarafından çok göze alınacak bir gelişme olmaz” şeklinde görüş belirtiyor.

Ruslar işgal öncesi rezervlerini güçlendirmiş

Bu arada Moskova yönetiminin, Ukrayna'ya işgal harekâtı başlatmadan önce maddi rezervlerini de güçlendirdiği belirlendi. SWIFT'ten çıkarılma ihtimaline karşılık Rusya, nakit para rezervini ABD'den getirdiği yüklü miktarda bir tutarla artırdı. Ülkeye aktarılan banknotların toplam ağırlığının 50 ton olduğu belirtiliyor. Rusya Merkez Bankası'nın kasasında halihazırda yaklaşık 600 milyar dolarlık döviz ve altın olduğu, bu rezervin de Batı'nın uygulayacağı ekonomik yaptırımlar karşısında en az 5 yıl yetebileceği vurgulandı.

SWIFT’ten çıkarma İran'a karşı kullanıldı

Türkiye Gazetesi'nde yer alan habere göre; Bağımsız bir sistem olan SWIFT, önceki yıllarda belirli ülkelere yasak getirilmesine karşı çıkmıştı. Kendini “tarafsız” olarak tanımlayan platform, siyasi baskılarla kurumların ve ülkelerin, sistemden çıkarılması kararı alınamayacağını vurguluyor. Rusya’nın SWIFT’e erişiminin engellenmesi çağrıları, 2014 yılında Kırım olayları sırasında da dile getirilmiş ancak hayata geçirilmemişti. Ancak Mart 2012’de Avrupa Birliği, nükleer programla bağlantılı uygulanan yaptırımlar kapsamında İranlı şirketlere ve bireylere, SWIFT’in hizmet vermesini engellemişti.

Ekonomi Haberleri