Yanardağ tutuklandıkları anı anlattı: 'Bizi tutuklayanlar gözlerimize bakamadılar'
“Casusluk” suçlamasıyla 4 Temmuz’da tutuklanan Hüseyin Gün isimli kişinin etkin pişmanlıktan yararlanmak için verdiği ifadeler doğrultusunda yürütülen soruşturma kapsamında geçtiğimiz pazar günü CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, danışmanı Necati Özkan ve TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ hakkında tutuklama kararı verilmişti.
Olağanüstü güvenlik önlemlerinin alındığı Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde yaşananlara ilişkin yeni ayrıntılar, Yanardağ’ın avukatları aracılığıyla paylaştığı mesajla ortaya çıktı.
Yanardağ, sabah saatlerinde adliyeye getirildiklerini, saatlerce nezarette tutulduklarını ve sabaha karşı Marmara Cezaevi’ne götürüldüklerini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“Tutuklandığımız gün yaşadıklarımızın haber değeri olduğu için kamuoyunun bilgisine sunmak isterim. Sabah saatlerinde önce doktor muayenesine, ardından da eskortlar eşliğinde konvoy halinde adliyeye getirildim. Sayın Ekrem İmamoğlu ve Sayın Necati Özkan da aynı şekilde adliyeye getirilmiş. Çağlayan Meydanı’na geldiğimizde, mezun olduğum lisenin bulunduğu yerde kurulan İstanbul Adliyesi’nin binlerce polis tarafından kuşatıldığını gördüm.”
"5 SAATE YAKIN NEZARETTE KALDIKTAN SONRA SAVCIYA ÇIKTIM"
"Beş saate yakın nezarette kaldıktan sonra savcıya çıktım ve ifademi verdim polis sorgusunda olduğum gibi savcılık sorgusunda da bütün suçlamaları ve kumpasa özgü iddiaları reddettim. Yeniden adliye nezaretine indirildim.
"İMAMOĞLU VE ÖZKAN'I İLK ORADA GÖRDÜM"
Yine saatler sonra mahkemeye çıktım. Mahkemede de ifadelerimi tekrarladım. Aynı işlem sayın Ekrem İmamoğlu ve Sayın Necati Özkan için yapılmış.. Sonra yeniden nezarete indirilerek beklemeye başladık. Gece yarısına doğru 12. Sulh Ceza Hakimliği’ne çıkarıldık. Sayın Ekrem İmamoğlu ve sayın Necati Özkan’ı ilk olarak orada mahkeme önündeki koridorda beklerken gördüm. Hatta Sayın Ekrem İmamoğlu "geçmiş olsun Merdan bey" diye seslenince kendisini fark ettim. Kısa süre ayakta sohbet ettik. Ben de aynı dileklerimi ifade ettim.
EKREM İMAMOĞLU HAKİME SESLENDİ: SEN BAŞINI EĞİP NEREYE KAÇIYORSUN
Yarım saat kadar sonra duruşma salonuna girdik. Aynı hakim hızla salona girip yerine geçti ve yüzümüze bakmadan ve sanki elinde bir metni okuyor gibi ayrı ayrı tutuklandığımızı söyledi. Açıklaması tek cümleydi. Sonra yerinden kalkıp hızla salonu terk etmeye çalıştı. Biz sıra ile Necati Özkan, ben ve Ekrem İmamoğlu yan yana kararı dinledik. Tam bu sırada hakim çıkmaya çalışırken Ekrem İmamoğlu yüksek sesle "Burada yargılama yaptığınızı zannediyorsunuz. Şimdi burası bir mahkeme mi yüzümüze bile bakmıyorsun, Türk yargıçları ve verdikleri karardan emin olur ve başları diktir, sen başını eğip nereye kaçıyorsun" diyerek arkasından seslendi. Salonda bizim dışımızda, avukatlar, polis, jandarma ve mahkemenin çalışanları vardı. Bu yaşananlar haber olmadıysa bilinmesini isterim. Bizi tutuklayanlar gözlerimize bakamadılar. Bu sırada saat gece 2.30 idi Silivri’ye gelişimiz sabah altıyı bulmuştu."