Şirin için dağları delen Ferhat görse kıskanırdı: Hazine için koca dağı 15 metre deldiler

Ferhat ile Şirin efsanesi gerçek oldu... Amasya'da define avcılarının Ferhat Dağı'nı 15 metre kazdığı ortaya çıktı. Polis ekipleri, kaçak kazı yaptığı tespit edilen kişi ve kişileri yakalamak için harekete geçti.

Amasya'da kaçak kazı yapıldığı ihbarı alan polis ekipleri, Ferhat Dağı'na operasyon düzenledi.

Bölgede yapılan çalışmalarda define avcılarının, Ferhat Dağı'nın içine doğru 15 metre kazı yapıldığı tespit edildi.

ŞİRİN İÇİN DAĞLARI DELEN FERHAT GÖRSE KISKANIRDI

Amasya İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü ile Müze Müdürlüğü ekipleri, kaçak kazı yapıldığı ihbarı üzerine Şehirüstü Mahallesi’ne sevk edildi.

defineciler-dagi-15-metre-kazmislar-1000357-296820.jpg

FERHAT DAĞI'NI 15 METRE KAZAN DEFİNECİLER ARANIYOR

Ekiplerin bölgede yaptığı incelemede, definecilerin Ferhat Dağı Çakallar Tepesi mevkisinde dağın içine doğru 15 metre kazdığı belirlendi.

Kazılanın alanın içinde 2 kürek, 1 balyoz ve kazıda kullanılan çeşitli malzemeler ele geçirildi.

Polis, kaçak kazıyı yapan kişi veya kişilerin yakalanması için çalışma başlattı.

defineciler-dagi-15-metre-kazmislar-1000359-296820.jpg

FERHAT İLE ŞİRİN EFSANESİ

Ferhat, nakkaşlık yapan, Şirin’e sevdalı yiğit bir delikanlıdır. Saraylar süsler, fırçasından dökülen zarafetin Şirin’e olan duygularının ifadesi olduğu söylenir.

Amasya Sultanı Mehmene Banu’ya, kız kardeşi Şirin için, dünürcü gönderir Ferhat. Sultan; Şirin’i vermek istemediği için olmayacak bir iş ister delikanlıdan. “ Şehir'e suyu getir, Şirin'i vereyim” der, demesine de su, Şahinkayası denen uzak mı uzak bir yerdedir.

Ferhat'ın gönlündeki Şirin aşkı bu zorluğu dinler mi? Alır külüngü eline, vurur kayaların böğrüne böğrüne. Kayalar yarılır, yol verir suya. Zaman geçtikçe açılan kayalardan gelen suyun sesi işitilir sanki şehirde.

Mehmene Banu, bakar ki kız kardeşi elden gidecek, sinsice planlar kurarak bir cadı buldurur, yollar Ferhat’a. Su kanallarını takip edip, külüngün sesini dinleyerek Ferhat’a ulaşır. Ferhat’ın dağları delen külüngünün sesi cadıyı korkutur korkutmasına da, acı acı güler sonra da. “Ne vurursan kayalara böyle hırsla, Şirin'in öldü. Bak sana helvasını getirdim” der. Ferhat bu sözlerle beyninden vurulmuşa döner. “Şirin yoksa dünyada yaşamak bana haramdır” der. Elindeki külüngü fırlatır havaya, külüng gelir başının üzerine bütün ağırlığıyla oturur. Ferhat'ın başı döner, dünyası yıkılmıştır zaten “ŞİRİN !” seslenişleri yankılanır kayalarda.

Ferhat'ın öldüğünü duyan Şirin, koşar kayalıklara bakar ki Ferhat cansız yatıyor. Atar kendini kayalıklardan aşağıya. Cansız vücudu uzanır Ferhat'ın yanına.

Su gelmiştir, akar bütün coşkusuyla, ama iki seven genç yoktur artık bu dünyada. İkisini de gömerler yan yana. Her mevsim iki mezarda da birer gül bitermiş, sevenlerin anısına, ama iki mezar arasında bir de kara çalı çıkarmış. iki sevgiliyi, iki gülü ayırmak için.

Kaynak:DHA, Halk TV haber merkezi