İmamoğlu'nun bilirkişi davasında hakim bilmecesi
19 Mart'taki şafak operasyonu ile gözaltına alındıktan sonra halk oylaması ile CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı seçildiği 23 Mart'ta tutuklanan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB soruşturmasının dışında jet soruşturmalarla başlatılan çok sayıda davadan da yargılanmaya devam ediyor. O davalar arasındaki kamuoyunda bilinen adıyla bilirkişi davası da yer alıyor.
İmamoğlu, 27 Ocak'ta Saraçhane’de düzenlediği "Turpun Büyüğü" isimli basın toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslendiği konuşmasında bir bilirkişinin adını verdiği gerekçesiyle hakkında açılan davada 12 Aralık'ta hakim karşısına çıkacak. Ancak son HSK kararnamesi ile davaya bakan hakim değişti.
İMAMOĞLU'NUN BİLİRKİŞİ DAVASINDA HAKİM BİLMECESİ
BirGün'ün haberine göre; Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) Kararnamesi ile ise dosyanın asıl hakimi, İstanbul 10. Asliye Ceza Mahkemesi hakimi olarak atandı.
Dosyanın yeni hakiminin ise izne ayrıldığı dönemde görev yerinin değiştiği öğrenildi. Bu nedenle hakim, 22 Aralık’ta göreve başlayacak. Edinilen bilgiye göre, yarınki duruşmayı, komisyon kararıyla, İstanbul 20. Asliye Ceza Mahkemesi hakimi yönetecek. Duruşmanın yeri ve saatinde ise herhangi bir değişiklik bulunmuyor.
İmamoğlu, “Diploma Davası”nın son duruşmasında ise hakim değişikliği nedeniyle “Yakın zamanda adımın geçtiği her davada hakimlerin yeri değiştirildi” diyerek isyan etmiş, davanın ilk duruşmasında İmamoğlu ve avukatları, ilk duruşmaya "duruşma yerinin hem mekan hem de zaman itibariyle hukuka aykırı olarak belirlendiği" gerekçesiyle katılmamıştı.
BİLİRKİŞİ MAHKEMEDE DİNLENMEYECEK
İkinci duruşmada Avukat Hasan Fehmi Demir, İmamoğlu’nun tutuklu avukatı Mehmet Pehlivan’ın savunma avukatı olarak duruşma salonunda yer alması için ara karar verilmesini istemiş, bilirkişi S.B’nin mahkemede dinlenilmesi yönünde talepleri olduğunu da söylemiş ve S.B’nin daha önce ifadesinin alınmamış olmasını eleştirmişti.
Ara kararını veren hakim, S.B’nin dinlenilmesinin dosyaya başkaca yarar sağlamayacağını değerlendirerek talebi reddetmiş, hakim ayrıca, Pehlivan’ın dosya kapsamında zorunlu müdafiilik görevinin bulunmadığı ve duruşmada başka sanık avukatları yer aldığı gerekçesiyle, davaya katılma yönünde mahkemeye talepte bulunulması halinde talebin duruşma arasında değerlendirilmesine karar vermişti.
NE OLMUŞTU?
Ekrem İmamoğlu, o basın toplantısında bir bilirkişinin adını vererek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslenmiş, şunları söylemişti:
"Evet Sayın Cumhurbaşkanı; sizde böyle maharetli bilirkişi (...) beyler oldukça, siz de binlerce bilirkişi arasından, nokta atış (...) bey bilirkişisini bulan yargı mensupları oldukça, bir davanın öncesinde ya da yürüyen sürecin öncesinde, heybenizde büyük turplar taşıdığınızı düşünebilirsiniz. Ne var ki, sizin turp zannettikleriniz, bu milletin gönlünde zerre yer etmez. Sayın Cumhurbaşkanı; turpun büyüğü senin heybenden çıktı. Aslında işin çok kolay. Bu kadar heybe sırtında taşımana gerek yok. Bu kadar yük taşıyacağına, kendini sadece milletin sandıktaki vicdanına emanet ettiğin an rahatlayacaksın. Yastığa başınızı koyduğunuzda huzurla uyumak kadar güzeli yoktur."
İmamoğlu, o sözleri gerekçe gösterilerek "yargı görevini yapan bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs" ve "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" iddiasıyla açılan soruştuma kapsamında açılan davada yargılanıyor.