Bugün iki yıldönümü.. Birisi Kurtuluş Savaşı'nın kırılma noktası, birisi düğün dernek

Bugün iki yıldönümü..  Birisi Kurtuluş Savaşı'nın kırılma noktası, birisi düğün dernek
Bugün yan yana geldiklerinde okuyanlar için iki önemli günün yıldönümü. .. Birisinin 100. Diğerinin 99. yılı..

 

1 Eylül 1921…

Tam 100 yıl önce Osmanlı’nın son padişahı IV. Mehmet Vahdettin, Nimet Nevzat Hanım ile evlendi. 5. ve son evliliğini yapan yapan IV. Mehmet Vahdettin 61 yaşında Nimet Nevzat Hanım ise 19 yaşındaydı… Nimet Nevzat Hanım, babası Bartınlı Bahçıvan Şaban Efendi vefatının ardından sarayda büyümüştü. IV. Mehmet Vahdettin’in 19 yaşındaki Nimet Nevzat Hanım ile evlendiğinde kızları Fatma Ulviye Sultan 29, Sabiha Sultan ise 27 yaşındaydı.

Osmanlı’nın son padişahı IV. Mehmet Vahdettin’in evlendiği gece Türk Ulusu, ordusu ile Kurtuluş Savaşı’nın  kırılma gecesini yaşıyordu. Sakarya Meydan Muharebesinin en kanlı çatışmaları sürüyordu. Haymana ve Polatlı arasındaki Çal Dağı’nı Yunan Genel Kurmay Başkanı Papulos, Ankara yolunu açmak istiyordu. Yunan Ordusu tüm gücüyle 1 Eylül’ü 2 Eylül’e bağlayan gece Çal Dağı’na hücum etti. Çal Dağı’nı savunan 190. Alay’ın kurma ve askerlerinin büyük çoğunluğu şehit düştü. 13 Eylül 1638’de Viyana önlerinde başlayan Türklerin geri çekilmesi 238 yıl sonra Sakarya’da durduruluyordu. Sakarya Meydan Muharebesi, aynı zamanda Subaylar Savaşı diye de anılır... Bu savaşta milletin yetiştirdiği en seçkin ve vatanperver askerler Kurtuluş Savaşı için cepheye koşmuştu. Yeni kurulmuş bir orduda, eğitimsiz askerlere öncülük etmek isteyen subaylar süngüyü alıp er gibi siperlerden düşmanın üzerine akın etti.

 

Türkler pes etmiyor, 300 metre geri çekilip yeniden siper kazarak savaşmaya devam ediyordu. Türk Ordusu bu günlerde Mustafa Kemal Atatürk, ‘Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır' düsturu ile toprağa pençelerini geçirmiş geri adım atmadan ölüyordu. 

Turgut Özakman Şu Çılgın Türkler’de Çal Dağı savaşının Yunan komuta kademsini nasıl mahvettiğini şöyle anlatıyor:

Papulas önündeki iki telsiz mesajını Stratigos'un önüne itti: 

"Okuyun! Bunlar, Birinci ve Üçüncü Kolordu Komutanlarımızdan gelen mesajlar. Dağı terk eden düşmanın biraz geri çekilip yerleştiğini, dağın kuzey eteğinde yeniden bir cephe kurduğunu bildiriyorlar." 

Stratigos isyan etti: 

"Fakat mümkün değil bu." 

"Ama böyle. Dağı elde ettik ama düşman ikiye bölünmedi, dağılmadı, Kızılırmak'a doğru geri çekilmedi. Bilmediğimiz bir askeri anlayışla savaşıyor. Kolordulara savunmada kalmalarını emrettim. Çünkü yeniden savaşa başlamak için şimdi her şeyi bir daha değerlendirmemiz gerekiyor. Düşman Çaldağı'nın kuzeyinde kurduğu bu yeni cepheyi güçlendirecektir. Buna karşılık ordumuz bitik halde. Yalnız Çaldağı bize 4.000'den çok subay ve askere mal oldu. İkmal düzenimiz iflas etmiş halde.57 Ankara'yı işgal için ısrar etmenin felakete sebep olacağından çekiniyorum." 

Gelen mesajları avcunun içinde ağır ağır buruşturup top yaptı ve fırlatıp attı: 

"..Kısacası general, orduyu daha fazla zorlarsam, öyle anlıyorum ki, geri çekilecek gücü bile bulamayacağız."


1 Eylül 1922
Mustafa Kemal: Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir ileri

Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nde Türk Ordusunun 26 Ağustos’ta  başlattığı ileri taaruz harekatı sonrasında Yunan Ordusu çözülmüştü… Savaşı Zafertepe’den izleyen Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Yunan Ordularının çevrelenip yok edildiğini izliyordu. Yunan Ordusunun tamamen çözüldüğünü gören Mustafa Kemal Atatürk, askeri zekasıyla artık geri adım atılamanın düşmanın toparlanmasına fırsat vereceğini görerek “Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir ileri” emrini verdi. Böylelikle Yunan ordusuna toparlanma fırsatı vermeyen Mustafa Kemal, General Trikopis’i esir aldığı zaman kendine Yunan Ordusunun Başkomutanlığı’na getirildiği haberini de vermişti.