Uzayda Yenilen İlk Yiyecek Neydi?
Hepimiz dünyadan başka yaşamın olup olmadığını merak ederiz. İnsanlık, tarihi boyunca adım adım avlanma, beslenme, çoğalma, sahip olma, dağılma, üretme gibi birçok gelişimle bugünlere kadar geldi. Dünya insanlara yavaş yavaş yetersiz gelmeye başladı ve evrenin ev sahipliği yaptığı başka gezegenlerde yaşamın olup olmadığını merak etmeye başladık.
İnsanlık için koca bir soru işareti olan uzay, insanların kendisine yolculuk yapmasıyla, onun büyüklüğünü ve sınırsızlığını öğrenmemizle daha da merak edilir bir hal aldı.
Geçtiğimiz aylarda uzaya çıkması oldukça konuşulan ve ardında birçok soru işareti bırakan Türk Astronot Alper Gezeravcı ve diğer astronotlar Michael López-Alegría, Walter Villadei, Marcus Wandt ile birlikte uzay yolculuğu gerçekleştirilmişti.
Alper Gezeravcı uzayda birçok deney gerçekleştirmiş canlı yayınlara bağlanmıştı. Birçok insanın hayal dünyasını süsleyen, altında uzanılan yıldızların şekli boyutu dahi oldukça merak edilir. Uzayda su var mı, Ay’a ilk ayak basan insan, Satürn’ün çemberine oturabiliyor muyuz, uzaya çıksak yaşayabilir miyiz, uzayda ne yenir? Gibi birçok soru insanların ara sıra aklına düşer ve yoğun düşüncelere dalmasına neden olur. Peki sahi uzayda yaşam nasıl? Uzaya çıkanlar nasıl yaşamış? Uzayda ilk ne yenmiş?
Uzayda yenilen ilk yemek, insanlığın yörüngeye yaptığı ilk yolculukta Yuri Gagarin tarafından yenildi. Ancak bilim insanları uzayda yemek yemenin, astronu ne şekilde etkileyeceği konusunda büyük endişelere sahipti.
1961 yılında Dünya’nın ilk turunu 108 dakikada tamamlayan Yuri Gagarin, uzaya çıkan ilk insan oldu. Astronot, bu 108 dakika içinde elbette herhangi bir şey yemeden yolculuğunu tamamlayabilirdi ancak aksi bir durum gelişseydi ve yolculuğu daha uzun sürseydi, bir şeyler yemesi gerekecekti.
Bu düşünceden yola çıkan bilim insanları, uzayda yemek yemenin Yuri Gagarin’i nasıl etkileyeceğini test etmek amacıyla birçoğumuzun aklına gelmeyecek bir seçim yaptı.
Yuri Gagarin’in Vostok 1 uzay kapsülü, yaşanabilecek olumsuz durumlara karşı 13 günlük erzakla istiflenmişti.
Bu olasılıklar arasında retroketin başarısız olması ve doğal yörünge çürümesi nedeniyle Dünya’ya geri dönmeyi beklemek zorunda kalması vardı. Ancak aslında bu durum, uzayda yemek yemeyi test etmek için bulunmaz bir fırsattı.
Çünkü bilim insanlarının, çiğneme ve yutma gibi temel işlevlerin mikro yer çekiminde mümkün olup olmadığı konusunda çeşitli şüpheleri vardı ve Gagarin’in tüketecekleri arasında kırıntı barındıran herhangi bir şey olmamalıydı.
Böylece çözüm, yiyeceklerin macun hâline getirilip tıpkı metal diş macunu tarzında bir tüpe yerleştirilmesi ve Gagarin’in besinleri bu şekilde tüketmesiydi.
Macun hâline getirilmiş dana eti ve ciğer püresi, yolculuk esnasında Yuri Gagarin’in tükettiği yiyecekler oldu. Ana yemek yerine geçen bu iki tüpten sonra da tatlı niyetine bir tüp, çikolata sosu tüketti.
Bilim insanları o zamanlar, mikro yer çekiminin insanlar üzerindeki etkisini bilemediğinden böyle bir yol izlemişti bu şekilde bile Gagarin’in sindirim sisteminde bir şeylerin ters gideceğini bekliyorlardı.
Ancak beklenen olmadı ve Yuri Gagarin, uzayda yemek yemenin herhangi bir problem yaratmayacağını kanıtlamış oldu.