Sakalınız tuvaletten daha mı kirli? Bilim ne diyor?

Dünya çapındaki araştırmacılar yüz kıllarında yaşayan mikrobiyal popülasyonu incelemeye başladılar. Sakalların tuvaletlerden veya hatta köpek kıllarından daha fazla mikrop içerebildiği ortaya çıktı. Ancak her şey o kadar da net değil.

Sakal, yiyecek parçacıklarının, tozun, yağın ve bakterilerin birikebileceği sıcak, nemli bir ortam yaratır. Bunlar mikropların çoğalması için ideal koşullardır ancak bu her sakalın tehlikeli olduğu anlamına gelmez.

Bazı çalışmalar sakallarda zararlı bakteriler buldu - enfeksiyonlara neden olabilen Staphylococcus aureus dahil. Bir çalışma, sakalların MRI taramaları yapılan köpeklerin kürkünden daha fazla bakteri içerdiğini bile buldu. Ancak diğer çalışmalar bu endişeyi çürüttü.

Örneğin hastanelerde sakallı doktorlar, temiz tıraşlı meslektaşlarından daha fazla enfeksiyon yayma riski altında değildi. Hatta bazı çalışmalar, sakallı erkeklerin Staphylococcus aureus'a sahip olma olasılığının daha düşük olduğunu gösterdi.

Doktorlar sakalların günlük olarak yıkanması, nemlendirilmesi, taranması ve düzeltilmesi gerektiğini vurguluyor. Bunu ihmal etmek tahrişe, kızarıklığa hatta bitlenmeye bile yol açabilir.

Dermatologlar, "Her şey hijyene bağlı. İyi bakılmış bir sakal hiçbir risk oluşturmaz" açıklamasını yapıyor.

Yani, sakallar düzenli olarak temizlenirse kötü bir şey değildir. Vücudun herhangi bir yerinde olduğu gibi, uygun bakım sağlığın anahtarıdır.

Daha önce de belirttiğimiz gibi duş almak günlük rutinimizin keyifli bir parçası olmakla kalmayıp aynı zamanda hijyenin de önemli bir parçasıdır. Kir, yağ ve teri gidermeye yardımcı olur ve böylece kızarıklıkları, kötü kokuyu ve enfeksiyonları önler .