Migren mitleri: Bir nörolog tarafından çürütüldü

Efsane 1. Basit analjeziklerle (sitramon, parasetamol, ibuprofen) hafifletilen baş ağrısı migren değildir

Bu tamamen doğru değil - modern önerilere göre, akut migren atağının tedavisi tam olarak önerilen dozlarda steroidal olmayan antiinflamatuar ilaçlarla başlar. Ve sonra, etkisizlik nedeniyle özel bir tedavi - triptanlar eklerler. Bazen migren baş ağrısı uykudan sonra kendi kendine bile geçebilir.
Atakların yoğunluğunun ve sıklığının farklı olabileceğini, aşırı ilaç kullanımından kaynaklanan baş ağrılarından kaçınmak istiyorsanız triptanları ayda en fazla 10 kez kullanabileceğinizi hatırlamakta fayda var (evet, maalesef böyle bir şey var). Bu nedenle, ilaçları birleştirmek MÜMKÜNDÜR, yardımcı olanları seçmek GEREKLİDİR ve triptanların diğer steroidal olmayan antiinflamatuar ilaçlarla değiştirilmesi TAVSİYE EDİLİR.

Efsane 2: Migren tedavi edilebilir

Ne yazık ki bu mümkün değildir, kronik bir hastalıktır, ancak doğru tedavi ve tetikleyicileri yönetmeyi öğrenmenin yardımıyla atakların sayısını, yoğunluğunu ve süresini önemli ölçüde azaltma şansı vardır.

Efsane 3. Her migren atağında beyin MR'ı çekilmelidir

Hayır, migrende MR bilgilendirici değildir ve herhangi bir değişiklik göstermez. Bazen spesifik olmayan bulgular gözlenmesine rağmen - dolaşım bozukluğu odakları, subaraknoid boşlukların genişlemesi, araknoid kistler, epifiz gövdesinin kistleri. Bu bulgular baş ağrısıyla ilişkili değildir, normun bir çeşididir ve özel tedavi gerektirmez.

Efsane 4: Migrenin tetikleyicileri herkes için aynıdır; çikolata, sert peynir, alkol

Aslında migreni tetikleyen onlarca şey ya da atağı tetikleyebilecek faktörler var. Ve iki migrenli hastada aynı faktörlerin baş ağrısına neden olması şart değildir. Ayrıca saldırıdan sorumlu olduğu bilinen tüm tetikleyicilere sahip olmanız da gerekli değildir. Sizde birden fazla olabilecek tetikleyicilere karşı bireysel duyarlılığınızı belirlemek ve özellikle bunlardan kaçınmak önemlidir. Alkol, sigara, egzersiz, yemek vb. olabilir.