Fenerbahçe'de uzun yılları forma giyen ve taraflı tarafsız herkesin sevgisini kazanan Brezilyalı futbolcu Alex De Souza, The Player Tribune'de bir yazı paylaştı.

Türkiye'de futbolun Brezilya'da bile tutkulu olduğunu belirten Alex, "Fenerbahçe’de yaşadığım senelerin en çılgın seneler olacağını hayal bile edemezdim. Kelimelere dökmek gerçekten çok zor. Türkiye’deki futbolun eşsiz olduğunu düşünüyorum ve başka hiçbir şeye benzemediğine eminim. Herkes kulübüne tutkuyla bağlı. Evet, Brezilya’dan daha kuvvetli bir tutku." yorumunu yaptı.

"Türk halkına olan sevgimi hiçbir şey silemez"

Rakip takım taraftarlarının kendisine hep saygılı davrandığının altını çizen ve Türkiye'yi sevme nedenlerinden biri olarak gösteren Alex, "Bana her zaman Galatasaray, Beşiktaş, Trabzonspor, Bursaspor taraftarı tarafından iyi davranıldı. Havaalanında, sokakta beni gören rakip takım taraftarları gelip benimle gayet hoş muhabbet ediyorlardı. İşte bu yüzden Türk halkına olan sevgimi hiçbir şey silemez." şeklinde konuştu.

"Evimin etrafını çeviren insanları hatırlıyorum"

Sarı lacivertlilerden ayrıldığı dönemde, taraftarların kendisine gösterdiği desteği unutamadığını ifade eden Brezilyalı Futbol adamı, "Kulüpten ayrıldığım gün evimin etrafını çeviren insanları hatırlıyorum. Duvarlardan atlayıp, evin bahçesine girip, kilometrelerce öteden her şey için teşekkür edip elimi sıkmaya gelen insanları unutmuyorum." dedi.

"Akibine kaybettiysen, tam bir şampiyonluk sayılmaz"

Fenerbahçe - Galatasaray rekabetine değinen Alex, "Rekabet orada büyük. Fenerbahçe - Galatasaray maçları adeta birer savaş. Sen lig şampiyonu olabilirsin ama eğer rakibine kaybettiysen, tam bir şampiyonluk sayılmaz. Eğer her ikisi de şampiyon olmadıysa da tüm başarı ligi diğerinden üstte bitirmek üzerine." diye konuştu.

"Benim heykelim varsa, Alex’in de olmalı"

Heykelinin yapılma hikayesini de paylaşan Brezilyalı efsane, "Bir keresinde Fenerbahçe tarihinin en büyük oyuncusu Lefter ile öğle yemeği yemeye gittik. 80'li yaşlarındaydı. Konuşma sırasında takılarak 'Benim heykelim varsa, Alex’in de olmalı' dedi. Heykel de yapıldı." dedi.

"Ailemle evde otururken kapı çaldı"

Fenerbahçe'de oynadığı dönemde Galatasaraylı bir taraftarla yaşadığı anıyı da paylaşan Alex, "Ailemle evde otururken kapı çaldı. Devasa biri çıktı karşıma. Daha önce hapse girip çıkmış Galatasaraylı bir fanatikti. Kapıyı açtım ve adam bana: 'Merhaba, benim için bir kaç forma imzalayıp bir de benimle fotoğraf çekilir misin? Bize az çektirmedin ama sana hayranlık ve saygı duyuyorum.' dedi. Sarıldı, teşekkür etti ve gitti. Çılgınlık" açıklamasını yaptı.

"Fenerbahçe’nin futbolcusuyken yaşadığım yıllar gibi..."

Futbolcularına yaşananlardan ders çıkarmaları için anılarını hafızalarında tutmalarını telkin ettiğini söyleyen Alex, "Şunun farkındayım ki; yaşananlar, başarılanlar veya kazanılanlardan daha çok, geride kalıcı olan hep 'duygular' oluyor. Duygular kalıcı olduğuna göre, onlara iyi bakmalıyız. Onları hafızamızda iyi saklamalıyız. Bugün bir antrenör ve eğitmen olarak, kariyerimde mutlu olduğum anları hatırlamayı seviyorum. Tıpkı İstanbul’da Fenerbahçe’nin futbolcusuyken yaşadığım yıllar gibi. Bütün bunlar, futbolda hayallerin kabuslardan daha fazla olduğunu bana hatırlatıyor. 'Her zaman hafızanızı taze tutun ve sabırlı olmayı öğrenin' diye tavsiyede bulunuyorum çocuklara… Yolunuzda karşınıza çıkan aksilikleri unutmamak için hafızanıza ihtiyacınız var. Sabır ise bu aksilikleri yaşayınca vazgeçmemek için..." diye konuştu.