Galatasaray, Şampiyonlar Ligi'ndeki 6. maçında deplasmanda Monaco'ya 1-0 yenildi. Yenilginin nedeniyle ilgili çeşitli nedenler öne sürülürken, gazeteci Hamit Turhan, çarpıcı bir iddiada bulundu ve TFF ile Hacıosmanoğlu etkisini açıkladı.
Turhan'ın Fanatik'teki yazısından bir bölüm şöyle:
"Ben kendimi bildim bileli bu ülke normal bir zeminde seyretmedi. Her alanda... Yine ben kendimi bildim bileli bu ülke normal bir zeminin yedi katman altına bu kadar gömülmedi. Yine her alanda... Siyaset, ekonomi, kültür, eğitim vs. Bu hayati konular da bizi ilgilendiriyor elbette... Lakin bütün bunlar bu yazının mevzusu değil. Beni ilgilendiren futboldaki pespayelik, yozlaşma, çürüme... Bence, ülkenin hali pür melalini anlatan en önemli gösterge budur. Çünkü herkes kıyısından köşesinden olsa da futbolun içindedir! Adli makamlarca yürütülen bahis, şike vb. olaylardan söz etmiyorum. Bu hadise zaten başlı başına foseptik çukurunun metan gazı sıkışmasıyla patlamasından ibaret! Umarım sonuna kadar gider TC. Savcıları...
"KİNDAR BİR ARGÜMAN"
Bahsedeceğim olay, Galatasaray'ın Şampiyonlar Ligi'nde bir bakıma 'tamam mı devam mı' maçı olan Monaco karşılaşması öncesi, aynı günün öğle saatlerinde Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu (İHO) isimli zatın düzenlediği basın toplantısı... Uzun uzadıya orada ne söylediği ya da ne söyleyemediği veya ne söylemeye çalıştığıyla ilgili ahkam kesmeyeceğim! Zaten buna gerek de yok! Bu çaptaki adama değmez birkaç kelam etmek! Fransız temsilcisinden alacağı puan ya da puanlarla hem Şampiyonlar Ligi'nde ilerleme sağlayacak hem de ülke puanına katkıda bulunacak Türkiye temsilcisi Galatasaray'a bu maç öncesi basın toplantısı düzenleyerek saldırmak için insanın ya aklını, izanını yitirmesi ya da bu ülkeye ihanet etmesi gerek. Üstelik bu basın toplantısını gerekçelendirirken, "Bana Milli Takım için Dünya Kupası kura çekiminin mutluluğunu yaşatmadılar, ben de onlara Şampiyonlar Ligi mutluluğunu yaşatmayacağım" gibi nerden tutsan elinde kalacak kindar bir argümanla ortaya çıkması inanılmaz bir aymazlık. Dünya Kupası kura çekimi mutluluğu ne demekse artık! Bu da ayrı bir mesele! Bu zihin yapısının, son yıllarda büyükşehirlerin varoşlarında türeyen çeteci ergen çocukların zihin yapısından hiçbir farkı yok. İşte bu kafa Türk futbolunu yönetiyor! Ve herkes bunu seyrediyor.