Hangisi eğrisi, hangisi doğrusu? 'Ordu Şam'a gitsin'den 'Esad ile görüşsün'e

Tepkilere neden olan Erdoğan-Sisi görüşmesine MHP lideri Bahçeli destek vardı. Bahçeli bununla da kalmadı ve el yükselterek, "Esad ile görüşülmeli" dedi. Bahçeli'nin bu sözleri akıllara 2020'deki "Türk ordusu soluğu Şam’da almalı, zalim ve canavar Esad’ın kafasına çuvalı geçirmeli, kanlı ve kinli rejime son darbeyi indirmelidir" sözlerini getirdi.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Katar'da Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el-Sisi'nin elini sıkması tartışmalara ve tepkilere neden oldu. Yıllar sonra yapılan ilk görüşmenin ardından, Erdoğan'ın geçmişte Sisi hakkında söylediği sözler tekrar gündeme geldi. Erdoğan-Sisi görüşmesini yandaşlardan bazıları görmezken bazıları ise tepkilere kulaklarını kapadı. Fakat yandaş yazarlar köşelerinde tepkilerini dile getirdi.

'Esad ile görüşülmeli'

Erdoğan'ın Sisi ile verdiği fotoğrafı sonrası gözler Cumhur İttifakı ortağı MHP'ye çevrildi. Bugün partisinin grup toplantısında konuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Erdoğan-Sisi temasına destek verdi. Sisi ile temasın arkasının getirilmesi gerektiğini belirten Bahçeli, ayrıca konuşmasında el yükselterek "Suriye Arap Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Beşar Esad ile de görüşme vasatı açılmalı" dedi.

Bahçeli, konuşmasında tam olarak şunları söyledi:

"Sayın Cumhurbaşkanımızın Mısır Cumhurbaşkanı Sisi’yle Katar’da kurduğu temas doğru bir temastır, bize göre arkası getirilmelidir. Bununla da kalınmamalı, Suriye Arap Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Beşar Esad ile de görüşme vasatı açılmalı, terör örgütlerine karşı ortak bir irade oluşturulmalıdır. Türkiye’nin Mısır, Suriye ve Irak’la tarihten gelen çok güçlü bağları vardır ve bilinmektedir. Biz doğrudan ikili görüşmeleri başlatamazsak bozguncular aramızı iyice açacaklardır. Ülkemizin komşularıyla yapıcı, müspet, geliştirici ve samimi diyaloglar kurması aynı zamanda 2023’ün hedefleriyle de müzahirdir."

'Ordu Şam'a gitsin'den 'Esad ile görüşsün'e

Bahçeli'nin bugün Esad ile görüşme çağrısı yaptığı açıklamaları daha önceki "Siyaset ve diplomasi başardı, aksi taktirde Türk ordusu soluğu Şam’da almalı, zalim ve canavar Esad’ın kafasına çuvalı geçirmeli, kanlı ve kinli rejime son darbeyi indirmelidir" sözlerini akıllara getirdi.

İşte Bahçeli'nin 3 Mart 2020'deki konuşmasının tamamı:

"İdlib’de 27 Şubat’ta yaşanan şahadetler milletimizi üzmüş, yaralamıştır.

Türk milletinde verilecek kan da bitmez ayağa kalkacak kahraman da bitmez.

Kurt kışı geçirir ama yediği ayazı unutmaz.

İdlib’in Balyun kasabasında Türk silahlı unsurlarına saldırı düzenlenmiş, hemen arkasından hava bombardımanı ile alenen hedef almıştır. Çok sayıda askerimiz şehit düşmüştür. yardım etmek isteyen askerlerimiz ise başka binaya sığınmış ama ne yazık ki burası da ateş altına alınmıştır. 34 kahramanımız şehit olmuştur.

Bu alçak saldırının altında Suriye vardır, İran vardır.

TSK’ya yapılan her saldırıyı nefretle lanetliyorum.

‘Kudurmuş Esad hayranları…’

Rejim güçlerinin hava saldırısı sonrasında şehit olan askerimizin annesi Zeynep Baykuş, “Kimseye meydan vermeyeceğiz, Bir ölür bin doğarız kuşum. Şehidim ölmedi, ben şehit anası oldum.” demiştir.

Bu kadar asil kahraman evlatlarını sinesinden çıkaran Türk evlatlarına güç yeter mi, zor söker mi? Ezan susar mı, bayrak susar mı? Hele bir söyleyin kurumuş ve kudurmuş Esad hayranları bu kutlu vatan bölünebilir mi?

İdlib saldırısından hemen sonra Türkiye Bahar Kalkanı harekatını başlatmıştır. Suriye’ye karşı Türk’ün Bahar Kalkanı sınırlarımıza set çekmiştir. Sorulacak hesabımız alınacak intikamımız vardır. Rejim unsurları kaçacak delik aramak derdindedir.

Türkiye İdlib’de savaş oyunlarının içinde değildir. Gaye vatan, sınır ve toprak güvenliğidir. Sınırları kalbura dönmüş, girenin çıkanın belli olmadığı bir devletin egemenlik hakları çiğnenmiştir.

Bu gerçeği görmeyen, göstermeyen, çarpıtan iç ve dış odaklarının alayı birden aynı şerde toplanmıştır.

İdlib’den geri çekilirsek elinde sonunda Hatay’dan olmamız kaçınılmazdır. Böyle olursa Suriye’deki kaosun Anadolu’ya ithali de mukadderdir.

Bu savunmayı yapamaz, tereddüt edersek, herkesi uyarıyorum ki Anadolu’yu veririz, Anadolu’yu teslim ederiz.

Hatay on yıllardır Suriye haritalarında açıkça gösterilmiştir. Şimdi ‘Çalınan şehir Hatay’ diye haberler yapılmaktadır. Kim Hatay’a göz dikiyorsa o gözü oyarız, kim el uzatıyorsa o eli kökünden keseriz. Hatay’ı tartışmaya açmak cinayettir, ihanettir, rezalettir.

Sayın Kılıçdaroğlu ve ipini ele vermiş siyasi çürükler, sizin bunlara dair bir fikriniz var mıdır? Şayet varsa, kimlerin hizmetkarısınız, kimlerin hizasındasınız? Hadi yok diyelim o zaman ne işiniz var Türkiye’de, ne arıyorsunuz siyasette? Misak-ı Milli coğrafyasında bir kuşun kanadı kırılsa, bir kuzu av olsa, bir mazlum feryad etse Türk milleti mesele eder, tavır gösterir. Bedelini de peşinen ödetir.

Putin ne derse desin, kahramanlarımızın kasıtlı olarak hedef alındığı kesindir. Rus makamlarına bilgi verilmesine rağmen, inkar etmişlerdir. Radar gerçekleri başka şeyler söylemektedir. Ambulansları bile vuran barbarlar ile İdlib’de muhattap olunmuştur.

Esad’ın son kullanma tarihi bittiğinde fişini ilk Putin çekecektir. Esad topraklarını Rusya’ya hibe etmiştir.

Eğer biz gitmezsek bir gün mutlaka onlar gelecek, vatana millete kast edecekler.

Kan ve bal kokusu bir ayıyı çılgına çevirecek, zincirlerinden kopuşuna neden olacaktır. Hodri meydan… Ayı gelirse gelsin, göreceği sadece bozkurt ruhunun dirilişi ve kahramanlığıdır.

‘Türk ordusu Esad’ın kafasına çuvalı geçirmeli’

(Göçmenlere kapıların açılması) Nerede medeniyet, nerede gelişmişlik, nerede insani değerler?

Uyarıyorum… Türkiye’nin şakası falan yoktur. Rusya ve Suriye Türkiye’nin sabrını daha fazla zorlamamalıdır.

Muradımız her zeminde şirretin kalelerini teker teker devirmek ve yıkmaktır. Siyaset ve diplomasi başardı, aksi taktirde Türk ordusu soluğu Şam’da almalı, zalim ve canavar Esad’ın kafasına çuvalı geçirmeli, kanlı ve kinli rejime son darbeyi indirmelidir.

Kılıçdaroğlu ve avaneleri bir kez olsun milli itirazınızı seslendirin. Esad sözcüleri İdlib’deki mücadeleden rahatsız. Düşmana düşman derseniz sadece adam olursunuz. Her şart altında dik dururuz. Şehitlerimizin acısı bile CHP yönetimini ıslah etmemiştir. CHP siyasi rejim peşine düşmüştür. Bu edepsizdir. Şehitler tepesi boş kalmayacak sözünü bile başarısızlık olarak görmüşlerdir. Şehidi bilmez, tepeden anlamaz, vatanı bilmez. Şehitler tepesi boş kalınca zalimler yurdumuzun tepesine musallat olur bunu da mı anlayamadın. Sayın Kılıçdaroğlu senin gibilere rağmen şehitler tepesi hiçbir zaman boş kalmayacak. Kılıçdaroğlu sen Suriye’nin muhalefet partisi değilsin. Esad’ın yancısı, rejimin kuklası değilsin. Mehmetçik katillerinin yoldaşı olamazsın. CHP’ye oy veren kardeşlerimize yazık etme, ihanet etme.

‘Esad ile görüşelim’ diyen maskaralar yaşadığımız ülke Türkiye’dir. Kötü konuşmayın, kifayetsiz konuşmayın. Bari milletten utanın, olmadı Allah’tan korkun. ‘Savaşa hayır’ diyen reziller, objektif olarak geçmişinizi okuyun."

Siyaset Haberleri