Davada yargı krizi: İmamın 'ahmak'ı İmamoğlu'na çözüm olacak mı?

Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Terkoğlu, İBB Başkanı İmamoğlu'na "Ahmak sözcüğüyle ilgili içtihat bulamadık" diyerek mahkemenin ceza vermesini hatırlatarak, İmam Halil Konakcı'nın Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı İşliyen'e "ahmak adam" dediği tartışmayı yazdı.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na YSK başkan ve üyelerine 'ahmak' dediği gerekçesiyle verilen hapis ve siyasi yasak cezası hala tartışılıyor. Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Terkoğlu'da bugünkü 'İmamoğlu’nu kurtaracak imam' başlıklı yazısında İmamoğlu'na ceza veren mahkemenin "Ahmak sözcüğüyle ilgili içtihat bulamadık" sözlerini hatırlattı. Terkoğlu, bu sözler üzerine 'içtihat' oluşturabilecek bir örnek paylaştı.

Konuşmalarında Cumhuriyet’i ve kadınları sık sık hedef alan İmam Halil Konakcı ile Diyanet İşleri başkan yardımcılığına beş yıl önce atanan Burhan İşliyen arasında başlayan tartışma kilit nokta. Konakcı'nın çıkışlarını Diyanet içinden eleştirenler arasında yer alan İşliyen, 18 Aralık'ta attığı tweette şu ifadeleri kullandı:

"İhtilafları konuşabiliriz. Hatta aynı düşünmediğimiz konularda birbirimize sert eleştiri ve ithamlarda bulunur takipçilerimizi de artırabiliriz. Ama; hiç tartışmalardan etkilenip hidayete erene rastladınız mı? Ya da; gönüllere hitap eden güzel insanların tartıştığını gördünüz mü?"

Bu mesajı üstüne alınan Konakcı, 25 Aralık’taki ilk vaazında, İşliyen’e "Ahmak adam tweet attı geçen" diye başlayan cümleyle cevap verdi.

Konakcı'nın İşliyen'e 'ahmak adam' demesinin yargıda kriz yarattığını belirten Terkoğlu, şu ifadelerle yazısını sonlandırdı:

"Bu durumda, aynı hukuk herkese uygulanacaksa, İşliyen de kamu görevlisi olduğu için, savcıların Konakcı’ya da “ahmak davası” açması ve mahkemenin de ceza vermesi gerekecek. Elbette idari soruşturma da açılacak. Konakcı’nın kürsüden indirilip imamlıktan atılması gündeme gelecek. Öte yandan, yok, savcılar dava açmaz ya da Konakcı’nın sözleri hakkında “Hakaret yok” diyerek takipsizlik kararı verirse, bu kez de İmamoğlu davasına “Ahmak hakaret değildir” içtihatı oluşturmuş olacaklar.

Üstelik...

Savcıların harekete geçmesi için şikâyete de gerek yok. Kamu görevlisine hakaret, resen soruşturma açılabilen bir konu. Yargının son günlerde konuştuğu bu mesele, “Şimdi ne yapacağız?” dedirtmiş durumda. İmam Konakcı’ya İmamoğlu tarifesi uygulamak mı, yoksa uygulamayıp İmamoğlu’nu kurtaracak koz vermek mi? Yargı işin içinden çıkamıyor. Tam bir sakal bıyık diyalektiği!

Annemizin öğütlerini, öğretmenimizin tavsiyelerini, yüreğimizin sesini, aklımızın sözünü bir kenara fırlattık. Başına takke geçirmiş adamların vaazlarını ezberleyerek kendimize yol aradık. Sonunda dünyanın adaletsizliğinin altında kaldık. İlaç sandığımız, hastalığımızın nedeni belki de!"

Siyaset Haberleri