Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM) bu döneki yasama yılının açılışı ilginç karelere sahne oldu. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Meclis konuşmasından sonra ilk DEM Partililerin ellerini sıkarken resepsiyon öncesi de muhalefeti yanında topladı.
CHP hariç tüm muhalefet partileri ile resepsiyondan önce geniş bir kareye imza atan Erdoğan'ın yeni ittifakların peşinde olduğu iddia edildi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve CHP kurmayları demokrasi de partilerin iletişim kurmasında bir sakınca olmadığını belirtip olumsuz cümle kurmazken Erdoğan, ana muhalefeti o kareye tepki gösterdiler iddiası ile eleştirmeye başladı.
Benzer bir tepki de Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan'dan geldi.
BABACAN: ANA MUHALEFET DAHA DA YALNIZLAŞIR
AKP'den ayrılıp DEVA Partisi'ni kuran Babacan, "O fotoğrafa bakıp bize saldıranlar 'Kurtuluş yok tek başına’ diyorlar ya, ana muhalefet daha da yalnızlaşır. 'Cumhuriyet Halk Partisi yapayalnız bir parti olsun, sağında solunda daha önce işbirliği yaptığı hiç kimse kalmasın. Biz bize yeteriz' diyorlarsa kendi bilecekleri iştir. Biz hep iktidarı gözü kapalı şekilde onaylayan ve destekleyen medyadan, iktidar trollerinden şikâyetçiydik. Ana muhalefet medya ve trollerinin de iktidar trollerinden farkı kalmadı" ifadelerini kullandı.
AKP iktidarına en yakınlardan Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, bugünkü köşe yazısında da Babacan'ın AKP'ye dönebileceğini iddia etti. Hakan şunları söyledi:
"Ali Babacan, DEVA Partisi’ni kapatarak Muharrem İnce’nin CHP’ye dönmesi gibi AK Parti’ye dönebilir."
DEVA PARTİSİ SÖZCÜSÜ KISACIK: İKTİDARIN BABACAN'IN HİKAYESİNE İHTİYACI VAR
DEVA Partisi Sözcüsü Sadullah Kısacık, Hakan'ın yazısına yanıt verdi. Kısacık şunları ifade etti:
Hürriyet Gazetesi yazarı Ahmet Hakan, bugünkü köşe yazısında Genel Başkanımız Sayın Ali Babacan’ın DEVA Partisi’ni kapatıp Ak Parti’ye katılacağı yönünde bir “kehanette” bulunmuş.
Bu tür yazılar aslında bilinçli şekilde servis edilen bir arzunun, bir özlemin dışa vurumudur.Çünkü biliyoruz ki iktidar ekonomi yönetiminde, siyasette ve devlet idaresinde ciddi bir tıkanmışlık içerisinde.
İktidar güven bunalımı yaşıyor ve yeni bir başarı hikayesi yazamıyor.
Çünkü biliyoruz ki iktidarın Ali Babacan hikayesine çok ihtiyacı var.
Böylesi bir ortamda, yıllar önce Türkiye’yi güven, istikrar ve reformlarla tanıştıran bir isim olan Ali Babacan ile aynı fotoğraf karesinde bulunmak, buradan çeşitli kehanetler çıkarmak bile iktidara moral kaynağı olmuş görünüyor.
Şunu NET olarak belirtmek isterim ki;
Sayın Babacan’ın yeri geçmişte değil, gelecektedir.
Türkiye’nin ihtiyacı, eskiye dönüş değil; DEVA kadrolarının vizyonuyla yepyeni bir başlangıçtır.
Bizim iddia edildiği gibi kapatmak, katılmak ya da geri dönmek gibi bir gündemimiz yok.
Bizim gündemimiz; demokrasi, adalet ve ekonomi alanlarında ülkeyi yeniden ayağa kaldırmaktır.
Kısacası, iktidarın Ali Babacan’ın dönüşüne ihtiyacı olabilir.
Ama Türkiye’nin ihtiyacı, Ali Babacan’ın liderliğindeki DEVA Kadrolarındadır.