Okul dışı açlığa dikkat çeken Bülent Şık'tan 'ilk bin gün' uyarısı

Gıda Mühendisi Bülent Şık Halk TV'de İsmail Küçükkaya ile Yeni Bir Sabah programına konuk oldu. Hayatın ilk bin günündeki beslenmenin sağlık açısından kritik önemde olduğunu vurgulayan Şık, okul dışı açlığa dikkat çekti. Şık, "Türkiye'de açlık ve yetersiz beslenmeye bağlı sorunlar bir büyük kamusal felaket olarak üzerimize doğru geliyor" dedi.

Şık, "Yapılan çok çalışma var akademik literatürde hayatın ilk bin gününde sağlıklı beslenme hayatın diğer dönemlerinde olmadığı kadar kritik. İlk günden kastım şu anne karnında olduğu dönem ve ilk iki yaş. Bu tıbbi literatürde hayatın ilk bin günü olarak değerlendiriliyor" ifadelerini kullandı.

'Türkiye'de 23 milyon çocuk var'

Çoçuklarla ilgili yapılan çalışmalardan bahseden Şık şunları dile getirdi:

"Türkiye'de 23 buçuk milyon çocuk var. 2021 yılı sonuna göre 18 yaş ve altı olanların içerisinde de 14 yaş ve altı çocuk sayısı 19 milyon. Bize aslında nerdeyse nüfusun dörtte birinin küçük çocuk olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Daha kritik bir şey söyleyeceğim, 4 yaş altı çocuk sayısı 6 milyon. Sağlıklı beslenme, besin öğeleri çeşitliliğinin sağlandığı bir beslenmedir. Tahıllar, baklagiller, çeşitli hayvansal ürünler vs. Bu çeşitlilik daralması yetersiz beslenme sonucunu doğurur. Yetersiz beslenme, çocuk sağlığı için inanılmaz derecede önemli."

İlk bin gün uyarısı

Doğum sonrasında, altıncı aydan sonra anne sütü dışındaki ek besinlere geçen çocuğun beslenmesinin çok önemli olduğunu vurgulayan Şık sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bir toplum o yaş grubundaki çocukları, hayatının ilk bin günü sağlıklı beslenme konusunda ne kadar desteklerse kamusal programlarıyla, besin erişimine yetersizlik içerinde olan insanlara bir takım sosyal destek yardım programlarıyla pek çok sorunu çözüyor. Sorunlarından kastım çocukların zihinsel gelişimi, muhakeme becerileri, bilişsel becerileri ve akademik başarıları. Genel olarak zihinsel sağlıkları, bedensel sağlıkları üzerinde olağanüstü etkili bir dönem. Yani bu şu anlama geliyor, biz kamusal olarak beslenme ile ilgili politikalarımızda hayatın ilk bin gününe çok önem vermeliyiz."


'Okullarda en az bir öğün yemek verilmeli'

Okulların çocuklara ulaşılabilir bir alan olduğunu belirten Şık sözlerine şunları ekledi: "Bu konu da yürütülebilecek bir kamusal politika, Milli Eğitim Bakanlığı'nın ,Sağlık Bakanlığı'nın, Tarım Bakanlığının ve yerel yönetimlerinde içinde olduğu politikayla çocuklara okullarda en az bir öğün verilmeli. Şimdi biz öğün denilince işte bir tabldot yemek veya yemekhane akla geliyor. Öyle olmak zorunda değil, çok basit pratik taşıması kolay servisi kolay, bir yumurta olur, bir sandviç yanına bir ayran. Çocukların besin ihtiyaçlarının büyük bir kısmını karşılar."

'MEB bünyesinde ayrı bir birim kurulsun'

Şık, "Bir program önerdim. Çok hızlı bir şekilde bu programı oluşturmak mümkün. Yani yemekhane kuralım. Uzun vadeli işler taşınabilir, hazırlanabilir hizmet alımı şeklinde olur. Başlangıçta başka hiç önemi yok ama uzun vade için kamusal olarak bir program olsun. Okullara bu tip hizmet verecek, malzeme desteği sağlayacak yemekhaneleri Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde ayrı bir birim olarak oluşturulmasını savunuyoruz. Adı 'gıda beslenme dairesi' olur, başka bir şey olur bütçe ayrılması gereği var. İşin bir yönü bu" ifadelerini kullandı.

'Okul dışına nasıl ulaşacağız?'

Çok daha kritik bir sorun olduğunu ifade eden Şık, "Biz okul dışı alana nasıl ulaşacağız? Yani hamile kadınlar ve hayatın ilk beş yılı. Özellikle de ilk 2 yaşa kadar olan dönem. Çeşitli yerel yönetimlerle bu konuları tartışıyoruz. Birtakım şeyler yapmaya çabalıyor, bazı yerler. Umarım bütün yerel yönetimler bu konuya kulaklarını açar. Hane bazında desteğe de çok büyük ihtiyaç var. Yani yoksul beslenme yetersizliği ya da açlık sorunu yaşayan güvencesizlik ya da işsizlik sorunu yaşayan dairelerin tespit edilip, özellikle bu ailelerde hamile kişi varsa, küçük çocuk varsa, özellikle 2 yaş ve 5 yaş olarak aralıklandırmak lazım. Hane bazında yapılacak çalışmalarla bu ailelere çok hızlı, çok acil bir şekilde bizim beslenme desteği programı başlatmamız gerekiyor."

'Sorunlar kamusal felaket olarak üzerimize geliyor'

Et, süt ürünleri ile yumurta gibi besleyici gıdalara ulaşmanın zorlaştığına dikkat çeken Şık, "Bu durumda insanlar ekmeğe yönelmek zorunda kalacaklar. Karnımızı doyurmak için mecburuz. Keşke başka şeyler tartışıyor olsaydık. Yani 'ekmeğin niteliği nasıl daha besleyici yaparız?' gibi. Ama öyle bir durumda değiliz. Türkiye'de açlık ve yetersiz beslenmeye bağlı sorunlar bir büyük kamusal felaket olarak üzerimize doğru geliyor" uyarısını yaptı.

Sağlık Haberleri