Liseye giriş sınavı kalktı mı, kaldırabildiler mi?
Yooo…
Liseye giriş sınavını kaldıramayan iktidar üniversiteye girişi nasıl kaldıracak ki… Kaldıracaklarını söylerler ama kaldıramazlar…
Nedenini izah edeyim…
2017 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan durup dururken ve hiçbir hazırlık yokken. Liseye giriş sınavının kaldırılacağını söyledi…
Dönemin Milli Eğitim Bakanı’na aldı mı bir telaş!.. O tarihte TEOG diye bir sınav sistemi vardı. (Temel Orta Öğretime Geçiş Sınavı)
Bakan TEOG’u kaldırdığını açıkladı. ‘Evlatlarımızı at yarışı olmaktan çıkaracağız’ diye fiyakalı demeçler verdi. Formül şuydu: isteyen istediği okulu tercih edecek, sadece bazı elit okullara merkezi sınavla girilecekti…
Bakan’ın söylediğine göre yüzde 95 tercihle lisesini seçecek, yüzde 5 merkezi sınavla az sayıdaki elit okula girmek için yarışacaktı…
Elit dediği okullar; Robert Kolaj, Alman Lisesi, Galatasaray Lisesi, İstanbul Erkek gibi yerli ve yabancı okullardı…
Yarış bu okullar için olacaktı. Bakana göre taş çatlasın 100 bin kişi sınava girerdi. Diğerleri tercihle okullara yerleştirilecekti…
İyi güzel de çocuklar neden sınava girmekten vazgeçip mahalle okulunu tercih edecekti?
Bakan’ın bu soruya da yanıtı vardı. Türkiye genelinde okulların standardı eşleştirilecek bir program geliştirilecek…
Yani Ardahan’daki lise ile İstanbul’un göbeğindeki Etiler’deki lisedeki eğitim düzeyi aynı olacak. Öğretmen kalitesi falan aynı. Anadolu’nun ücra köşesindeki liseyle başkentin göbeğindeki lise aynı olacak.
Alkış!...
İktidar gazeteleri manşeti attı: Eğitimde devrim.
Bir süre sonra anlaşıldı. Meğer amaç düz liseleri imam hatibe çevirmekmiş! Bilal Erdoğan söyledi; ‘hedefimiz bir milyon imam hatip öğrencisi’ dedi…
Standarttan kasıtları buymuş. İmam hatipleştirmek… Uyguladılar da… Birçok liseyi talep var adı altında İmam Hatip lisesine çevirdiler…
Peki projeleri tuttu mu? Sınav kalktı mı?
Ne gezer…
Bu yıl 1 milyon 250 bin öğrenci liseye giriş sınavında ter döktü. Çünkü; kazandın kazandın, kazanamadın ya imam hatip ya da açık lise… Evden eğitim!
İmam hatipleştirme işinde de problem çıktı. İmam Hatibi bitirenlerin çoğu üniversite sınavında barajı bile aşamadı. Aşanların büyük kısmı istediği fakülteye giremedi…
İktidarın amacı şuydu: Her çocuk temel eğitimini imam hatipte yapsın sonra isterse doktor olsun, mühendis olsun, hakim, savcı, avukat olsun, fizikçi olsun, matematikçi olsun…
Olmadı… Sosyal bilgiler temeli olmayan, matematik fizik, kimya temeli olmayan nasıl mühendis, doktor, diplomat, kaymakam, vali, savcı olabilirdi ki…
MHP Lideri Bahçeli’nin teklifiyle bu sorunu aşmak için üniversite sınavında baraj kaldırıldı. Eskiden yeterlilik 180 puandı, sıfırlandı.
İki doğru yapana fakültelerin kapısı açıldı. Tabii ki politik yatırımdı, Türkiye’nin on yılını, yirmi yılını düşünen karar değildi. Seçmene şirin gözükme kararıydı.
Fakat fayda etmedi. Çünkü bütün gençler biliyor ki; AKP iktidarının 81 ilde açtığı üniversitelere girmek kolay ama mezun olunca bir iş bulmak imkansız!. (Tabii AKP kart vizitiyle kamuya girmek hariç)
Mesela; Binali Yıldırım üniversitesinden mezun olanı kimse tanımıyor?
Binali Yıldırım diye üniversite mi olur ya!...
Yarış lisede olduğu gibi üniversitede de iyi okullara girebilmek yarışı. Yoksa Yozgat’taki, Hakkari’deki üniversitede kontenjan çok, kontenjan boş ama hoca yok!..
Bahçeli dün ‘umut ediyorum ki üniversite sınavlarını kaldıracağımız günler çok uzak değil’ dedi…
Arşive baktım geçen yıl haziran ayında yine aynı sözleri söylemiş. Geçen yıl ‘yakın gelecekte üniversite sınavlarının kalkacağına inanıyorum’ demiş…
Önümüzdeki yıl da söyleyecektir…
Ondan sonraki yıl da… Belli rutine bağlamış…
Son sözüm şu… Plansız, programsız irrasyonel eğitim politikasıyla ne lise sınavı kalkar ne üniversite…
Kalksa kalksa lafta kalkar…